Logo

5. Hukuk Dairesi2023/6208 E. 2024/417 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın tapuda idare adına tescili için açılan davada, bazı davalılar yönünden davanın reddine karar verilmesi nedeniyle uyuşmazlık çıkmıştır.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, kamulaştırma bedeli davası açan ve kamulaştırmanın kesinleştiği davalılar yönünden tescile, diğer davalılar yönünden ise kamulaştırma işleminin kesinleşmediği gerekçesiyle davanın reddine karar vermesi usul ve yasaya uygun görülerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1478 Esas, 2023/651 Karar

KARAR : Düzeltilerek yeniden esas hakkında verilen karar

İLK DERECE MAHKEMESİ : Gaziosmanpaşa 5. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/753 Esas, 2021/414 Karar

Taraflar arasındaki 2942 sayılı Kamulaştırma Kanun’un (2942 sayılı Kanun) mülga 17 nci maddesi uyarınca tescil istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu İstanbul ili, Arnavutköy ilçesi, ... mahallesi 1111 parsel sayılı taşınmazın idarece kamulaştırıldığını, kamulaştırma bedelinin yatırıldığını ve noter tebligatının çekildiğini, taşınmaz malikince Çatalca 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1996/350 Esas sayılı dosyası ile davacı idare aleyhine tezyidi bedel davası açıldığını, mahkeme kararı ile hükmedilen bedelin de ödenmesine rağmen tapu malikinin ferağ işlemini yaptırmadığını, 2942 sayılı Kanun'un mülga 17 nci maddesi gereğince dava konusu taşınmazın idare adına tescilini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

1. Davalı ... cevap dilekçesinde özetle; davayı kabul ettiğini, devir için idarenin herhangi bir talebinin olmadığını, dava açılmasında bir kusurunun olmadığını, uzun yıllar geçtiğini, aleyhine yargılama giderine hükmedilmemesini talep etmiştir.

2. Davalılar ..., ... ve ... vekili cevap dilekçesinde özetle; bedel artırımı için avukata vekâlet verdiklerini, parsel numaralarını hatırlayamadığını, üzerinden 25 yıl geçtiğini, davanın açılmasına sebebiyet vermediğini, vekille temsil edildiği için davalı lehine vekâlet ücreti verilmesi gerektiğini, davacı lehine ise vekâlet ücreti ve yargılama gideri verilmemesi gerektiğini talep etmiştir.

3. Davalılar ...'in cevap dilekçesinde özetle ; kendisinin davayı kabul ettiğini, devir için idarenin herhangi bir talebinin olmadığını, kendisinin dava açılmasında bir kusuru olmadığını, uzun yıllar geçtiğini, aleyhine yargılama giderine hükmedilmemesini talep etmiştir.

4. Davalılar ... ve ... vekili cevap dilekçesinde özetle; bedel artırımı için avukata vekalet verdiklerini, parsel numaralarını hatırlayamadığını, üzerinden 25 yıl geçtiğini, davanın açılmasına sebebiyet vermediğini, vekille temsil edildiği için davalı lehine vekâlet ücreti verilmesi gerektiğini, davacı lehine ise vekâlet ücreti ve yargılama gideri verilmemesi gerektiğini talep etmiştir.

5. Davalılar ..., ..., ..., ..., ... vekili cevap dilekçesinde özetle; bedel artırımı için avukata vekâlet verdiklerini, parsel numaralarını hatırlayamadığını, üzerinden 25 yıl geçtiğini, davanın açılmasına sebebiyet vermediğini, vekille temsil edildiği için davalı lehine vekâlet ücreti verilmesi gerektiğini, davacı lehine ise vekâlet ücreti ve yargılama gideri verilmemesi gerektiğini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kısmen kabulü ile dava konusu taşınmazın bir kısım davalılar ve murislerine ait tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tapuya kayıt ve tesciline, bir kısım davalılar yönünden davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın kabulüne karar verilmeyip kısmen kabul kararı verilmesinin hatalı olduğunu, müvekkili idare lehine vekâlet ücreti verilmesi gerektiğini, aksi yönde karar verilmesinin usul ve kanuna aykırı olduğunu, taşınmazın takyidatlardan ari olarak tesciline karar verilmesi gerektiğini ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dava konusu taşınmazın tapu kaydı malikleri davalılar ve murislerinin davadan önce tapuda ferağ için davet edilmedikleri, ancak davalılardan ..., ... ve ...'in ilk duruşmadan önce dilekçe ibraz ederek davayı kabul ettiklerini bildirdikleri, bu davalılar yönünden 6100 saylı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun 312 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesinin yerinde olduğu; ancak diğer davalılara usulüne uygun dava dilekçesi tebliğ edilmiş olup, davayı kabul ettiklerine dair beyanda bulunmadıkları gibi tapuda tescil için ferağ da vermedikleri anlaşıldığından, davacı idare vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile kendilerini vekille temsil ettiren davalılar lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesi ve taşınmazın takyidatlardan ari olarak tesciline karar verilmesi gerektiği halde, yazılı şekilde tescil hükmü kurulması doğru görülmediğinden yeniden esas hakkında hüküm kurulmuştur.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürülen nedenleri tekrar ederek vekâlet ücretinin hatalı olduğunu ve resen belirlenecek sebeplerle kararın bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, 2942 sayılı Kanun’un mülga 17 nci maddesi uyarınca tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Dava konusu İstanbul ili, Arnavutköy ilçesi, ... Mahallesi, 1111 parsel sayılı taşınmazın tamamının davacı idare tarafından kamulaştırıldığı, tapu malikleri murisler ..., ..., ..., ..., ... ve davalılar ... , ... , ..., ... tarafından Çatalca 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1996/350 Esas, 1997/354 Karar sayılı dosyası ile bedel artırım davası açıldığı, bu murisler ve bu murislerin mirasçıları ve ismi geçen davalılar açısından kamulaştırmanın kesinleştiği, bu sebeple 2942 sayılı Kanun'un 17 nci maddesinin şartlarının oluştuğu, ismi geçenler açısından davanın kabulüne, tapuda malik gözüken ..., ..., ..., ... açısından ise açılmış bir tezyidi bedel davası olmadığı gibi usulüne uygun yapılmış bir noter tebligatı da bulunmadığından kamulaştırma işlemi kesinleşmediği için bu kişiler yönünden davanın reddine karar verilmesinin yerinde olduğu anlaşılmıştır.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukukî ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmamasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

15.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.