"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1998 Esas, 2022/2954 Karar
KARAR : Düzeltilerek yeniden esas hakkında verilen karar
İLK DERECE MAHKEMESİ : Yüksekova 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2017/200 Esas, 2019/615 Karar
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 Sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı idare ve bir kısım davalılar vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Hakkari ili, Yüksekova ilçesi, ... Mahallesi 319 ada 45 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tesciline, yol olarak terkinine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar cevap dilekçesi sunmamıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile davalılara ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tescili ile yol olarak terkinine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare ve bir kısım davalılar vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; anılan kararın usul ve kanuna aykırı olduğunu, eksik inceleme sonucu hüküm tesis edildiğini ve belirlenen bedelin çok yüksek olduğunu, hükme esas alınan bilirkişi raporunun Yargıtay’ın yerleşik görüşlerine ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 281 inci madde ve devamı hükümlerine aykırı olduğunu ileri sürerek istinaf etmiştir.
2. Bir kısım davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; taşınmaza karşılık yapılan ödemenin yetersiz bilirkişi incelemesi ve keşif yapılmadan belirlenmiş olduğunu, bu kararın eksik inceleme sonucu alındığını, gerekçeli kararda taşınmaz bedelinin son bilirkişi raporu doğrultusunda belirlendiğini; ancak bedelin belirlenmesi için esas alınan emsallerin taşınmazın bulunduğu mahaldeki hiçbir resmi unvanı ve görevi olmayan taşınmaz sahiplerine sorularak seçildiğini ve dava konusu taşınmazın gerçek değerinin çok altında bir bedel tespit edildiğini, bilirkişi raporlarına karşı yaptıkları itirazların Mahkemece dikkate alınmadığını ileri sürerek kararı istinaf etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile arsa niteliğindeki dava konusu taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsal karşılaştırması yapılarak bedeli tespitinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak dava konusu taşınmazın ada ve parsel numarası tashih kararı ile düzeltilmiş olmasına karşılık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma planında belirtilen 6436,97 m²lik kısmının tapusunun iptali ile yetinilmesi gerekirken, tamamının tapu kaydının iptaline karar verilmesi, dava konusu taşınmazın aynının ihtilaflı olmamasına karşılık, karar tarihinde yürürlükte bulunan mevzuata göre kıymet takdir raporunda belirlenen bedelin derhal davalılara ödenmesi yönünde hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde "ileride belirlenecek hak sahiplerine ödenmesi" şeklinde hüküm kurulması ve karar tarihinden sonra kıymet takdir raporunda belirlenen bedelin ilgililerine ödenmesi için bankaya müzekkere yazılması suretiyle karar ile uygulama arasında çelişki oluşturulması, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesi'nin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 tarihli ve 30791 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan kararı da gözönüne alınarak davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması ve 27.11.2020 tarihli ve 31317 sayılı Resmi Gazete 'de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 16.7.2020 tarihli ve 2018/104 Esas, 2020/39 Karar sayılı kararı ile 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin değiştirilen sekizinci fıkrasının dördüncü cümlesinde yer alan “.... idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit edilen bedelden az olması durumunda hâkim tarafından tespit edilen bedel, fazla olması durumunda idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedel, peşin ve nakit olarak hak sahibi adına, kalanı ise bedele ilişkin kararın kesinleşmesine kadar üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılmak ve kesinleşen karara göre hak sahibine verilmek üzere....” bölümünün Anayasa’ya aykırı olduğu gerekçesi ile iptal edildiğinden, kamulaştırma bedelinin tamamının derhal ödenmesine karar verilmesi gerektiğinden davacı idare ve bir kısım davalılar vekillerinin istinaf başvurularının kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmuştur..
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Arsa niteliğindeki; Hakkari ili, Yüksekova ilçesi, ... Mahallesi 319 ada 45 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesi uygundur.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukukî ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı idare vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
10.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.