"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2023/181 Esas, 2023/168 Karar
I. YARGI YERİ BELİRLENMESİNE KONU KARARLAR
A. Şanlıurfa 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 18.01.2023 Tarihli ve 2022/2304 Esas, 2023/263 Karar Sayılı Kararı
Somut olayda, davalı tarafça usulüne uygun ve süresinde yetki itirazında bulunulduğu, ayrıca tarafların arasında akdedilen sözleşmenin ifa yerinin birden fazla olmasının yanı sıra Şanlıurfa'da ifa edileceğine ilişkin bir belgenin sunulmadığı dikkate alındığında davalının yetki itirazında haklı olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.
B. Ordu 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 22.05.2023 Tarihli ve 2023/181 Esas, 2023/168 Karar Sayılı Kararı
Taraflar arasındaki sözleşmeden kaynaklı alacağın tahsili istemine ilişkin davanın Şanlıurfa 2. Asliye Hukuk Mahkemesinde açıldığı, genel yetki kuralına göre yetkili mahkemenin davalının davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi olan Ordu Mahkemeleri olduğu, para alacağına ilişkin davalarda aksi kararlaştırılmadıkça para borcunun alacaklının yerleşim yerinde ödenmesi gerekli olup alacaklı davacının yerleşim yerinin (icra dosyasında) .../Şanlıurfa olduğu, dolayısı ile davacının birden çok mahkemenin yetkili olduğu ve kesin yetki kuralının bulunmadığı bu davada, davayı kendi yerleşim yerinin bulunduğu Şanlıurfa ilinde açarak yetkili mahkemeyi seçmiş olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.
II. GEREKÇE
A. Uyuşmazlık
Uyuşmazlık, alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
B. İlgili Hukuk
1. Farklı bölge adliye mahkemelerinin yargı çevresinde kalan ilk derece mahkemeleri ile bölge adliye mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarının giderilmesi isteminin hukuki dayanağı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 21 ve 22 nci maddeleri ile 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun’un (5235 sayılı Kanun) 36 ncı maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan düzenlemelerdir.
2. 6100 sayılı Kanun’un 6 ncı, 10 uncu ve 115 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 89 uncu maddesi ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 50 nci maddesi
C. Değerlendirme
1. İlamsız bir takipte yetkili icra dairesi de 2004 sayılı Kanun'un 50 nci maddesinin yollaması ile 6100 sayılı Kanun'un genel hükümlerine göre belirlenecektir. 6100 sayılı Kanun'un 6 ncı maddesine göre genel yetkili icra dairesi, davalı gerçek veya tüzel kişinin takibin yapıldığı tarihteki yerleşim yeri icra dairesidir. Yine aynı Kanun’un 16 ncı maddesine göre ise haksız fiilden doğan uyuşmazlıklarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi icra dairesi de yetkilidir. Aynı Kanun’un 10 uncu maddesine göre ise sözleşmeden doğan davaların sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinde de açılabileceği hüküm altına alınmış olup, bu sebeple sözleşmeden doğan para borcunun tahsili için başlatılan takipte, sözleşmenin ifa edileceği yer icra dairesi de yetkili kılınmıştır. Takibin konusu sözleşmeden kaynaklı para borcu olduğunda, 6098 sayılı Kanun'un 89 uncu maddesine göre, aksi kararlaştırılmadıkça para borçları alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde ifa edilecektir.
2. Dosya kapsamından, davacı vekilince, borçlu olan davalının müvekkili şirkette hizmet sözleşmesi kapsamında danışmanlık faaliyetleri yürütmekte olup söz konusu danışmanlık faaliyetlerini yani hizmet edimini icra ederken edimlerini ifa etmesi amacı ile şirketten takip konusu miktar kadar borç aldığı, ancak faaliyetleri yerine getirmediği gibi almış olduğu miktarları da danışmanlık hizmetleri çerçevesinde kullanmadığı ve iade de etmediğini iddia ettiği, davalı vekilince de müvekkilinin böyle bir borcu bulunmadığını ileri sürdüğü, bu hali ile taraflar arasında bir havale ilişkisi bulunduğunun itilafsız olduğu anlaşılmaktadır.
3. Bir davada, birden fazla genel ve özel yetkili mahkeme varsa, davacı bu mahkemelerden birinde dava açmak hususunda bir seçimlik hakka sahiptir. Davacı, davasını bu genel ve özel yetkili mahkemelerden hiçbirinde açmaz ve yetkisiz bir mahkemede açarsa, o zaman seçme hakkı davalılara geçer.
4. Somut olayda, davacının alacağının tahsili için Şanlıurfa 1. İcra Dairesinde takip başlatıldığı, davalının sadece borca itiraz ettiği, böylelikle icra dairesinin yetkisinin kesinleştiği anlaşılmaktadır. İcra dairesinin yetkisine itiraz edilmemesinin o yerdeki mahkemeyi itirazın iptali yönünden yetkili hale getirmezse de merkezi Haliliye/Şanlıurfa olan davacı şirketin davayı Şanlıurfa 2. Asliye Hukuk Mahkemesinde açtığı, 6098 sayılı Kanun'un 89 uncu maddesi uyarınca para alacağına ilişkin davalarda aksi kararlaştırılmadıkça para borcunun alacaklının yerleşim yerinde ödenmesi gerektiğinden alacaklının bulunduğu yer mahkemesi de yetkili olup davacı tercih hakkını bu yönde kullandığından, uyuşmazlığın Şanlıurfa 2. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülerek sonuçlandırılması gerekir.
III. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
6100 sayılı Kanun’un 21 ve 22 nci maddeleri ile 5235 sayılı Kanun’un 36 ncı maddesinin üçüncü fıkrası gereğince Şanlıurfa 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE,
20.11.2023 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.