Logo

5. Hukuk Dairesi2023/6730 E. 2023/8713 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Belediye tarafından yapılan ıslah imar planı uygulaması sırasında, Hazineye ait taşınmazların bedelsiz terkin edilmesi nedeniyle, Hazine'nin taşınmaz bedeli tahsili istemine ilişkindir.

Gerekçe ve Sonuç: Hazineye ait taşınmazlara 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 11. maddesine uygun olarak değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmediği ve bozma kararında kesinleşen hususlar nedeniyle Hazine'nin bedel talebinin kısmen reddine ilişkin yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/231 Esas, 2022/45 Karar

KARAR : Kısmen kabul

Taraflar arasında görülen belediye tarafndan ıslah imar planı uygulaması sırasında, umumi hizmetlere ayrılmış yerlere rastlayan ve mülkiyeti Hazineye ait olan taşınmazların, Maliye Bakanlığının onayı alınmaksızın 3194 sayılı İmar Kanunu'nun (3194 sayılı Kanun)11 inci maddesi uyarınca bedelsiz olarak terkin edilmesi nedeniyle, taşınmaz bedelinin tahsili davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı Hazine vekili dava dilekçesinde özetle; Ankara ili, ... ilçesi, ... Mahallesi, 951 parsel sayılı 9570 m² ve 952 parsel sayılı 18090 m² yüzölçümlü taşınmazların Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki tescil harici tapusuz arazilerden iken 27.02.1979 tarihli ve 621 yevmiye nolu işlem ile Hazine adına tescil edildiğini, taşınmazların davalı ... tarafından Atapark 2. Etap İmar Planı kapsamına alındığını, kesilen düzenleme ortaklık payı miktarının düzenleme sahasındaki umumi hizmet alanlarını karşılamaya yetmemesi nedeniyle fazla olan düzenleme ortaklık payının (%35) düşürülmesi amacıyla 3194 sayılı Kanun'un 18 inci maddesi uyarınca düzenleme sahasındaki Hazineye ait 951 ve 952 parsel sayılı taşınmazların tamamının terki yoluna gidildiğini, 3194 sayılı Kanun'un 18 inci maddesi ile ilgili Yönetmeliğin 32 nci maddesine aykırı olarak yapılan işlemle bedelsiz olarak terkin edilen ve düzenleme ortaklık payının %35 oranını geçen kısmının 951 parsel için 6220,50 metrekare, 952 parsel için 11758,50 metrekare karşılığının, davalı idareden tahsilinin talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konusu 951 ve 952 parselleri de kapsayan Atapark 2. Etap Islah İmar Planının, 21.02.1991 tarihli ve 428/543 sayılı Encümen kararı ile onandığını, söz konusu imar uygulamasının 11.03.1991 tarihinde askıya çıkartıldığını, herhangi bir itirazla karşılaşmadan kesinleştiğini, davaya konu uyuşmazlığın 3194 sayılı Kanun ve ilgili mevzuatın uygulanmasından kaynaklandığını, Yerleşik yargı kararlarında da belirlendiği üzere, bu ve benzeri uyuşmazlıkların görüm ve çözümünün İdari Yargının görev alanına girdiğini, bu nedenle öncelikle Mahkememizin görevsizliğine karar verilmesini istediklerini, davaya konu alacağın gerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu gerekse Borçlar Kanunu hükümlerine göre zamanaşımına uğradığını, uygulama esnasında düzenleme ortaklık payının %35'i geçmesi nedeniyle 3194 sayılı Kanun'un 18 inci maddesi Uygulama Yönetmeliğinin 32 nci maddesi uygulanarak Belediye hissesi yetmediği için mülkiyeti Maliye Hazinesine ait davaya konu parsellerin dağıtım cetvelinde terk olarak gösterildiğini, söz konusu ıslah imar planında okul olarak ayrılan 951 parsel üzerinde önceden de okul bulunmakta, yeşil alan olarak kullanılan 952 parselin de park alanı olarak ayrıldığını, 3194 sayılı Kanun'un kamuya ait gayrimenkullerle ilgili düzenleme getiren 11 inci maddesindeki, imar planlarında meydan, yol, park, yeşil saha, otopark, toplu taşıma istasyonu ve terminal gibi umumi hizmetlere ayrılmış yerlere rastlayan Hazine ve özel idareye ait arazi ve arsaların belediyeye bedelsiz terkinden bahsedildiğini, davaya konu parsellerin de okul ve park alanı olarak düzenlenmesi nedeniyle davacı tarafın bedel isteminin yasal dayanaktan yoksun olduğunu, davaya konu edilen parsellerin park ve okul alanına, ayrılması nedeniyle istenilen bedellerin de fahiş olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 22.12.2015 tarihli ve 2010/1980 Esas, 2015/566 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan inceleme sonucu; alınan rapor hüküm kurmaya elverişli olmadığından yeniden keşif ve bilirkişi incelemesi ile taşınmazların metrekare birim fiyatlarının belirlenmesi gerektiği gibi davalı Belediyece yapılan imar uygulaması dava konusu taşınmazlar yönünden, 3194 sayılı Knun'un 18 inci maddesi ve ilgili Yönetmeliğin 32 nci maddesine aykırı olarak yapıldığı dosya içeriğiyle sabit ise de imar uygulasında %35 oranında düzenleme ortaklık payı kesildiği ve uygulama sonrasında dava konusu taşınmazların bulunduğu yerde Hazineye ait tapuların da oluştuğu birlikte gözetildiğinde, dava konusu 951 parsel yönünden davanın reddi, 952 parsel yönünden ise düzenleme ortaklık payı oranı ve davacı üzerine kayıtlı 31655 ada 1 parsel sayılı taşınmazın yüzölçümünün mahsubundan sonra kalan 9514,50 m²nin karşılığına hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması ve bozmadan sonra ıslah yapılamayacağına ilişkin Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu'nun 06.05.2016 tarih ve 2015/1 Esas, 2016/1 Karar sayılı kararı gereğince mahkemece davacı tarafın ıslah talebinin kabul edilmemesi gerektiğinin düşünülmemesi doğru olmadığından kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu 951 parsel yönünden davanın reddine, 952 parsel hakkındaki davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı Hazine vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava konusu 951 parsel yönünden davanın reddinin doğru olmadığını, dava tarihi itibarıyla emsal satış bulunmadığından emsal olarak ... Mahallesinde güncel satışı yapılan emsal satışlar Mahkemeye bildirildiği halde, dikkate alınmadan ve müvekkil idarece yapılan kıymet takdirlerinin çok altında hükmedilen bedellerin çok düşük olduğu, faizin kıymet takdiri tarihi olan 18.10.2006 tarihinden başlatılması gerektiğini, lehlerine hükmedilen vekâlet ücretinin hatalı hesaplandığını ileri sürerek temyiz itirazında bulunmuştur.

2. Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; davalı idarenin haksız iktasabının söz konusu olmadığını, müvekkil idare tarafından yapılan imar düzenlemesinde 3194 sayılı Kanun'un 18 inci maddesi ile 32 inci maddesine uygun işlem yapıldığını, sadece devir konusunda şekli eksiklikler bulunduğunu sonrasında uygun işlem yapıldığını, davanın devamında taşınmazların devri hususunda davalı idareye yapılan başvurunun reddi kararının iptali için İdare Mahkemesinde açılan davanın esastan bir inceleme yapılmaksızın süre aşımı sebebiyle rededildiğini, bedelsiz olarak devir alınan taşınmazların Belediyece yoğun gecekondu yapılaşması nedeniyle hak sahibi olan kişilere tahsis edilmek üzere değerlendirildiğini, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini ileri sürerek temyiz itirazında bulunmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, belediye tarafndan ıslah imar planı uygulaması sırasında, umumi hizmetlere ayrılmış yerlere rastlayan ve mülkiyeti Hazineye ait olan taşınmazların, Maliye Bakanlığının onayı alınmaksızın 3194 sayılı Kanun'un 11 inci maddesi uyarınca bedelsiz olarak terkin edilmesi nedeniyle, taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.

2.3194 sayılı Kanun'un 18 inci ve 11inci maddeleri

3.2942 sayılı Kanun'un (2942 sayılı Kanun) 11 inci maddesi

3.Değerlendirme

1.Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun’un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür

2. Arsa niteliğindeki dava konusu taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

3. Temyizen incelenen mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Taraf vekillerinin temyiz itirazı yerinde görülmediğinden usul ve Kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA

Davacı Hazine harçtan muaf olduğundan harç alınmamasına, davalı ... Başkanlığından peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

10.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.