"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2961 Esas, 2023/643 Karar
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kahta 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/114 Esas, 2021/618 Karar
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı ve davalı ... vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; dava konusu Adıyaman ili, Kahta ilçesi, ... Mahallesi 304 parsel sayılı taşınmaza davalı ... tarafından okul yapılmak suretiyle el atıldığını, taşınmazın el atılan kısmının bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı idareden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın usul ve kanuna aykırı olması nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı idarece yapılan işlemlerin usule aykırı olduğunu, irtifak kamulaştırması yapılması işleminde kamu yararının bulunmadığını, müvekkilinin taşınmazı için takdir edilen değerin taşınmazın gerçek değerini yansıtmadığını, müvekkilinin ciddi şekilde hak kaybına uğrayarak mağdur olacağını, haksız ve kötüniyetli davanın reddini, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
III. MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kısmen kabulüne, davanın dahili davalı ... yönünden husumet yokluğu nedeniyle reddine, dava konusu taşınmazın bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ... Bakanlığından alınarak davacıya verilmesine, bedeline hükmedilen taşınmazın tapusunun iptali ile Maliye Hazinesi adına tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A.İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalı ... vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B.İstinaf Sebepleri
1. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel Mahkemece verilen kararın usul ve kanuna aykırı olduğunu diğer davalı ... açısından verilen husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine ilişkin Kahta 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin kararının kaldırılarak, davalı ... yönünden de davanın kabulüne ve yargılama giderlerinin davalılar üzerinde bırakılmasına, tarafları lehine vekâlet ücretine hükmedilmesine karar verilmesi, gerektiğini ileri sürerek istinaf yoluna başvurmuştur.
2. Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın Milli Eğitim Bakanlığına yöneltmesinin haksız ve hukuka aykırı olup, husumet yokluğu nedeniyle davanın reddi gerektiğini, gerek dava dilekçesiyle gerekse ıslahla artırılıp talep edilen miktarın zamanaşımına uğradığını, lehe vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekirken bu hususun eksik bırakılmasının hatalı olduğunu ileri sürerek istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile arsa niteliğindeki dava konusu taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak m² değerinin belirlenmesi ile Adıyaman İl Özel İdaresinden gelen yazıda dava konusu taşınmaza fiilen el atılarak okul binası yapım ve bakımında sorumlu idarenin ... olması sebebiyle ... yönünden husumet nedeniyle davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığından davalı ... vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde; dava konusu yerin şehir merkezinde olması sebebiyle, husumetin İl Özel İdaresine yöneltilmesi gerektiğini, müvekkil idareye karşı açılan davanın husumet yokluğu nedeniyle usulden reddini, gerek dava dilekçesiyle gerekse ıslahla artırılıp talep edilen miktarın zamanaşımına uğradığını, değerinden çok daha fazla, fahiş sayılabilecek nitelikte değer biçildiğini, dava konusu yerin nazım imar planı ve uygulama imar planı içinde yer alan kadastro parseli ve imar adası vasfında olup, imar parseli olmadığını ve haliyle henüz düzenleme ortaklık payı kesintisi yapılmadığını, bu yönüyle dava konusu 304 parsel halihazırda imar planında kısmen ilköğretim alanı, kısmen imar yolu, kısmen çocuk bahçesi ve oyun alanı ve kısmen konut alanı olduğunu, Kahta Belediyesince dava konusu parselde imar düzenlemesi yapıldığında düzenleme ortaklık payı kesintisi de yapılacak olup, cevap dilekçesi ve bilirkişi raporlarına itiraz dilekçelerinde belirtildiği üzere ve Milli Eğitim Bakanlığının 2017/8 sayılı Genelgesinde de ayrıntılı izah edildiği üzere ve 3194 sayılı İmar Kanunu (3194 sayılı Kanun) 18 inci maddesi uyarınca, bu kesintinin ilköğretim alanları için bedelsiz ayrılacağını, taşınmazın değerinin belirlenmesinde bu hususa riayet edilmemesi, bu husus nazara alınmadan değerleme yapılması ve bu kapsamda karar verilmesinin hatalı olduğunu, Kahta Belediyesinin yol olarak kullandığı 206,26 m² alan bakımından pasif husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilip, lehe vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekirken bu hususun eksik bırakılmasının hatalı olduğunu, keza, davacı 6500 m² yüzölçüm alanına sahip Şeyhbaba Mahallesi 304 parselin tamamı için dava açmış olmasına rağmen buradaki pay hakkının tam olmadığını bu yönüyle kısmen de olsa ret kararı verilerek lehe vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğini ileri sürerek kararı temyiz etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı tapu malikleri ile davalı idare arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz değerinin tespit edilmesi ve idareden tahsili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri ile 150 inci maddesi.
2. 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesi.
3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararı.
4. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı.
3. Değerlendirme
1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Dava konusu Adıyaman ili, Kahta ilçesi, Şeyhbaba Mahallesi 304 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak değer biçilmesi yerindedir.
3. ... yönünden davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
4. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, davalı idare vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındakiler temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
5. Davacının payı oranında tapunun iptal edilip tescil karar verilmesine rağmen davacının payı oranında bedele hükmedilmemesi bozmayı gerektirmiştir.
Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca kararın düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davalı idare vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,
2. Davalı idare vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının; (3) numaralı bendinde yer alan “ ve talep doğrultusunda belirlenen 580.000,00 TL” cümlesinin hükümden çıkarılarak yerine "566.814,36 TL" cümlesinin yazılmasına, ayrı bir bent ekleyerek “fazlaya ilişkin talebin reddine” cümlesinin yazılmasına, (9) numaralı bendinde yer alan “46.050,00 TL” ibaresinin çıkarılmasına yerine “45.390,72 TL” ibaresinin yazılmasına,
Ayrı bir bent ekleyerek “Davalı ... kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tavsiyesine göre 5.100,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı ... Bakanlığına verilmesine” cümlesinin yazılmak suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
07.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.