Logo

5. Hukuk Dairesi2023/7299 E. 2024/687 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı idarenin yol yapımı nedeniyle davacıların taşınmazına kamulaştırmasız el atıp atmadığı ve el atma tazminatı ile ecrimisil bedelinin belirlenmesi.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı idarenin taşınmazı daha önce kamulaştırdığı iddiasının, usulsüz tebligat ve bedelin ödendiğine dair kanıt yokluğu nedeniyle geçersiz olduğu, taşınmaz değerinin ve ecrimisilin hesaplanmasında kullanılan yöntemin ise yerinde olduğu gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/3058 Esas, 2023/546 Karar

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Antalya 3. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/668 Esas, 2022/699 Karar

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ve ecrimisil istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı idare vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı idare vekili tarafından tazminat ve ecrimisil talepleri yönünden temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda,

Karar tarihinde yürürlükte bulunan 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 362 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi gereğince, miktar veya değeri her paydaş için 238.730,00 TL'yi geçmeyen davalara ilişkin olarak Bölge Adliye Mahkemesi kararları kesin olup bu kararlar aleyhine temyiz yoluna başvurulamaz.

Mahkemece davacıların her biri lehine hükmedilen ecrimisil bedeli Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibarıyla kesinlik sınırı olan 238.730,00 TL’nin altında kalmaktadır.

Bu nedenle; davacılar lehine hükmedilen ecrimisil bedeli yönünden davalı idare vekilinin temyiz dilekçesinin miktar itibarıyla reddine karar vermek gerekmiştir.

Davalı idare vekilinin kamulaştırmasız el atmaya dayanan tazminat davası için gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Antalya ili, Döşemealtı ilçesi, ... Mahallesi 1330 parsel sayılı taşınmaza davalı idarenin Antalya-Burdur yolunu yaparak fiilen el attığını, bu yol yapılırken davacılara veya murislerine herhangi bir kamulaştırma bedeli ödenmediğini ve geçerli bir kamulaştırma işlemi yapılmadığını ileri sürerek kamulaştırmasız el atmaya dayalı tazminat ile dava tarihinden geriye dönük olmak üzere son 5 yıllık taşınmazın kullanımından kaynaklanan ecrimisilin davalı idareden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın 04.04.1973 tarihli ve 1973/48 sayılı Kamu Yararı Kararı gereğince kamulaştırma işlemine tabi tutulduğunu, işlemin yürütüldüğü tarihte yürürlükte olan Anayasa'nın 38 inci maddesine göre mal sahibinin beyan ettiği vergi değerine göre hesaplama yapıldığını, 227,82 TL olarak belirlenen kamulaştırma bedelinin 16.02.1974 tarihinde T.C. Merkez Bankası ... Şubesi Müdürlüğünde 1434 sayılı hesap numarasına yatırıldığını, taşınmaz sahibi Naci Bölükbaşı'ya Antalya 3. Noterliği kanalı ile 08.01.1974 tarihinde posta marifetiyle 0203 yevmiye numarası ile gönderilen tebligatın 18.1.1974 tarihinde "Naci Bölükbaşı'nın Almanya'da işçi olduğu belirtilmek" suretiyle Bekçi ...'a verildiğini, Yeşilbayır köyünde kamulaştırma güzergahında kalan taşınmazların yüzölçümleri ve kamulaştırma bedellerini gösteren ilanın 27.11.1973 tarihinde köy ilan yerinde asılmış olup, 12.01.1974 tarihinde askıdan indirildiğini, davacılar murisi Mehmet Naci Bölükbaşı ve halefi miraşsçıları Bölükbaşı'nın terkin evrakını tebliğ aldığı 19.07.1984 tarihinden itibaren 15 günlük sürenin dolduğunu parsel malikine kamulaştırma durumunun noter kanalıyla tebliğ edildiğini ve kamulaştırma ilanlarının gerektiği şekilde yapıldığını, kamulaştırmasız el atma şartlarının oluşmadığını, davanın reddi gerektiğini ileri sürmüştür.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, ecrimisil ve el atma tazminatının tespiti ile davalı idareden tahsil edilerek davacı tarafa ödenmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın daha önceden usulüne uygun şekilde kamulaştırıldığını, taşınmaz sahibi Naci Bölükbaşının 19.07.1984 tarihinde dairelerine başvurarak Antalya 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 21.05.1984 tarihli ve 1983/880 Esas, 1984/488 Karar sayılı kararı ile ismini Mehmet Naci Bölükbaşı olarak değiştirdiğini, bizzat dava konusu taşınmazın kamulaştırmaya esas terkin işleminin sağlanması için Antalya Tapu Sicil Müdürlüğüne hitaben yazılan 19.07.1984 tarihli ve 676/D.14152 sayılı "yapılacak terkin" yazısının aslını elden teslim aldığını, davacılar murisi malikin bizzat idareden kamulaştırma evraklarını elden teslim aldığını, yerel mahkemece bahsi geçen evrakın celp edilip incelenmemesinin hatalı olduğunu, net gelir hesabında üretim giderlerinin brüt gelirin 1/3ünden fazla olamayacağı yönünde hesaplama yapılmasının hatalı olduğu, net gelir hesabının ekonomik tarım yapmaya engel olup olmayacağı hususu değerlendirilerek yapılması gerektiğini, dava konusu taşınmazın kuru tarım arazisi vasfında olmasına rağmen sulu tarım arazisi vasfında kabul edilmesinin hatalı olduğunu, sulama giderlerinin kamulaştırma bedeline yansıtılmadığını beyan ederek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu Antalya ili Döşemealtı ilçesi ... Mahallesi 1330 parsel sayılı taşınmazın yol yapılmak suretiyle davalı idare tarafından fiilen el atıldığı, her ne kadar davalı idare tarafından taşınmazın daha önceden usulüne uygun kamulaştırıldığı iddia edilmiş ise de davacıların murisi Mehmet Naci Bölükbaşı'na çıkartılan noter tebligatının bekçi ...'a tebliğ edilmesi nedeniyle usulsüz olduğu, bankaya bloke edilen paranın ödendiğine dair belgelerin bulunmadığı, davacıların muris tarafından açılan tezyidi bedel davası da bulunmadığı bu nedenle usulüne uygun yapılmış bir kamulaştırmadan bahsedilemeyeceği, davacılar murisinin dava konusu taşınmazın kamulaştırmaya esas terkin işleminin sağlanması için Antalya Tapu Sicil Müdürlüğüne hitabep yazılan 19.07.1984 tarihli ve 676/D.14152 sayılı "yapılacak terkin" yazısının aslını elden teslim almasının kamulaştırmayı geçerli hale getirmeyeceği, yerel mahkemece hükmü esas alınan dava konusu taşınmazın sulu tarım arazisi vasfında kabul edilerek net gelir yöntemiyle kamulaştırma bedelinin tespiti yoluna gidilmesinde yöntem olarak isabetsizlik bulunmadığı, münavebe deseninin aynı yerden daha önce istinaf incelemesinden ve Yargıtay denetiminden geçen dosyalarda olduğu gibi birinci yıl domates ikinci ürün taze fasulye, ikinci yıl biber ikinci ürün kabak olarak iki yılda 4 ürün şeklinde münavebe deseni oluşturulmasının yerinde olduğu, net gelir hesabında değerlendirme tarihi olan 2021 yılı Antalya İl Tarım ve Orman Müdürlüğü verileri uygulanmasının yerinde olduğu, dava konusu taşınmazın sulu tarım arazisi vasfında kabul edildiğini kapitalizasyon faiz oranının %4 olarak alınmasının yerinde olduğu, aynı yerden daha önce istinaf incelemesinden ve Yargıtay denetiminden geçen dosyalarda olduğu gibi üretim masraflarının brüt gelirin 1/3 'ünden fazla olamayacağı dikkate alınarak hesaplama yapılmasının yerinde olduğu, dava konusu taşınmazın bulunduğu konum ve merkezi yere uzaklığı dikkate alındığında %150 objektif değer artışı uygulanmasının yerinde olduğu, buna göre dava konusu taşınmazın m² birim fiyatının 2021 yılı itibarıyla 983,47 TL olarak tespitinin yerinde olduğu, ecrimisil tazminatının net gelir yöntemi ile hesabının yerinde olduğu, davalı vekilinin istinaf taleplerinin yerinde olmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek ve resen tespit edilecek nedenlerle kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, temel olarak tapu maliki davacı ile davalı idare arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ve bedelinin tahsili hususundadır.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

A. Davalı İdare Vekilinin Ecrimisil Talebine İlişkin Temyizi Yönünden,

Davalı idare vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE,

B. Davalı İdare Vekilinin Tazminat Talebine İlişkin Temyizi Yönünden,

Davalı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanun uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 saylı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davalı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmamasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

18.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.