Logo

5. Hukuk Dairesi2023/7415 E. 2024/680 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedeli ödenmiş bir taşınmazın tapuda malik adına kayıtlı kalması nedeniyle idarenin açtığı tapu iptal ve tescil davasının kabulü.

Gerekçe ve Sonuç: Kamulaştırma işleminin kesinleştiği ve bedelin ödendiğinin tespit edilmesi, davalı tarafça tapuda ferağ işleminin gerçekleştirilmemiş olması ve davalı vekilinin de davayı kabul etmediğinin anlaşılması gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1747 Esas, 2023/890 Karar

KARAR : Düzeltilerek yeniden esas hakkında verilen karar

İLK DERECE MAHKEMESİ : Gaziosmanpaşa 2. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/535 Esas, 2021/298 Karar

Taraflar arasındaki 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) mülga 17 nci maddesine dayanan tapu iptal ve tescil istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı idare ve davalılardan ... vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalı ... vekilinin başvurusunun reddine, davacı idarenin başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu İstanbul ili, Arnavutköy ilçesi, ... Mahallesi 130 ada 6 parsel sayılı taşınmazın usulüne uygun olarak kamulaştırıldığını, kamulaştırma bedellerinin banka hesabına yatırılarak noter tebligatlarının yapıldığını, dava konusu parsel için taşınmaz maliklerince Çatalca 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1996/815 Esas, 1997/504 Karar sayılı dosyası ile müvekkili idare aleyhine tezyidi bedel davalarının açıldığını ve hükmedilen bedelin müvekkili idarece ödendiğini, böylece kamulaştırma işleminin kesinleştiğini, buna karşılık davalı tarafça tapuda ferağ verilmediğini, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile müvekkili idare adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; hukuki dayanaktan yoksun ve ispat edilemeyen davanın reddi ile vekâlet ücreti ve yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kısmen kabulüne ve taşınmazın 22.02.2021 tarihli fen raporunda B harfi ile gösterilen 1394 metrekarelik kısmının davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare ve davalı ... vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; kısmen kabul kararının hatalı olduğunu, taşınmazın usulüne uygun olarak kamulaştırıldığını ve bedelinin ödendiğini, müvekkili idare lehine vekâlet ücreti verilmesi gerektiğini, aksi yönde karar verilmesinin usul ve kanuna aykırı olduğunu, taşınmazın takyidatlardan ari olarak tesciline karar verilmesi gerektiğini ileri sürmüştür.

2.Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkiline ferağ için tebligat yapılmadığını, bu konuda ispat külfetinin davacı idareye ait olduğunu, idare adına tescil yapılmamasından müvekkilinin sorumlu tutulamayacağını, ödeme konusunun ispat edilemediğini, müvekkili lehine vekâlet ücreti verilmesi gerektiğini ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalılara usulüne uygun dava dilekçesi tebliğ edilmiş olup, davayı kabul ettiklerine dair beyanda bulunmadıkları gibi, tapuda tescil için ferağ da vermedikleri anlaşıldığından, davacı idare vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile davayı kabul etmeyen davalılar aleyhine vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile davacı idare lehine vekâlet ücreti takdir edilmemiş olması ve taşınmazın takyidatlardan ari olarak tesciline karar verilmesi gerektiği halde yazılı şekilde tescil hükmü kurulması doğru görülmeyerek hükmün bu hususlardan düzeltilmesi suretiyle yeniden esas hakkında karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf sebeplerinin değerlendirilmediğini, davaya konu taşınmazın usulünce kamulaştırılmadığını, noter tebligatlarının usulünce yapılmadığını, tezyidi bedel davası sonucu icra takibi başlatılmış ise de bedelin ödendiğine ilişkin bir belgenin bulunmadığını, davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmesinin doğru olmadığını ileri sürmüştür.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, temel olarak 2942 sayılı Kanun'un mülga 17 nci maddesine dayanan tapu iptal ve tescili hususundadır.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un mülga 17 nci maddesi ile 24.04.2001 tarihli 4650 sayılı Kanun’un 21 inci maddesi ile 2942 sayılı Kanun'a eklenen ana kanuna işlenemeyen geçici 1 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı ... vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davalı ...'tan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

18.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.