"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/2583 Esas, 2023/813 Karar
KARAR : Esastan ret/Düzeltilerek yeniden esas hakkında verilen karar
İLK DERECE MAHKEMESİ : İdil Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/256 Esas, 2021/20 Karar
Taraflar arasında 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonucunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların kabulü ile davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yeniden yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacı idare vekilinin istinaf başvurunun esastan reddine, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekilince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Şırnak ili, İdil ilçesi, ... köyü 768 parsel sayılı taşınmazın 549,13 mülkiyet hakkı bedelinin, 443,59 m²lik daimi irtifak hakkı bedelinin ve 460,18 m²lik geçici irtifak hakkı bedelinin (inşaat süresince 2 yıl üzerinden) tespitine kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin arsasına biçilen kamulaştırma bedelinin doğru belirlenmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin davalıya ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline, daimi ve geçici irtifak hakkının tesis ve tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; bilirkişi raporlarında itirazlarının karşılanmamış olduğunu, söz konusu raporların hükme esas alınmasının usul ve kanuna aykırı olduğunu, raporda 2017 yılı verileri ile yapılan hesaplamanın 2018 yılı verilerine göre yapılan hesaplanmadan daha yüksek çıktığını, bilirkişi raporunda duvarın yıkıldığına dair yapılan hesaplamanın hukuka aykırı olduğunu ileri sürmüştür.
2. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalı lehine vekâlet ücretine karar verilmesi gerektiğini, bilirkişi raporuna itirazlarının dikkate alınmadığını, taşınmazın niteliği ve niceliği dikkate alınmadan karar verilmesinin bozmayı gerektirdiğini ileri sürmüştür.
C.Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile arazi niteliğindeki taşınmaza net geliri esas alınarak değer biçilmesinde ve tespit edilen metrekare birim değerleri üzerinden irtifak hakkı bedeli ve kamulaştırma bedelinin hesaplanmasında, taşınmazın yüzölçümü, geometrik durumu ve irtifak alanının güzergahı dikkate alınarak değer düşüklüğü oranı belirtilmek suretiyle irtifak hakkı karşılığı ile kamulaştırma bedelinin tespit edilmesinde ve nihayetinde tespit edilen toplam bedelden davalının hissesine düşen miktarın davalı taraflara ödenmesine karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik görülmediğini; ancak mahkemece takdir olunan kamulaştırma bedelinin, Anayasa Mahkemesinin 27.11.2020 tarihli ve 31317 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan 2018/104 Esas, 2020/39 Karar sayılı kararı gereğince kararın kesinleşmesi beklenmeksizin davalıya derhal ödenmesi gerektiği gözetilerek hüküm kurulması gerektiğinden davacı idare vekilinin istinaf başvurunun esastan reddine, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Arazi niteliğindeki Şırnak ili, İdil ilçesi, ... köyü 768 parsel sayılı taşınmazın zeminine 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net geliri üzerinden, üzerindeki yapılara ise aynı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (h) bendi uyarınca resmi birim fiyatları esas alınıp yıpranma payı düşülerek değer biçilmesi ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine karar verilmesi yerindedir.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davacı idareden peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
05.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.