Logo

5. Hukuk Dairesi2023/8996 E. 2024/2383 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırma konusu irtifak hakkı ve pilon yeri bedelinin tespiti davasında, belirlenen bedelin fahiş olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Tarafların iddia ve savunmaları, deliller ve uygulanması gereken hukuk kuralları değerlendirilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1016 Esas, 2023/1374 Karar

KARAR : Kabul

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma konusu irtifak hakkı ve pilon yeri bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul ili, ... ilçesi, ... Mahallesi ... parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma konusu irtifak hakkı ve pilon yeri bedelinin tespiti ve bu hakkın müvekkili idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın 1.sınıf tarım alanı olduğunu, emsal kayıtların ve bölgede yetiştirilebilecek, daha fazla gelir getirebilen tarım ürünleri tespit edilerek kamulaştırma bedelinin artırılmasını talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 16.05.2019 tarihli ve 2018/286 Esas, 2019/158 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin davalı tarafa ödenmesine, kamulaştırma konusu irtifak hakkı ve pilon yeri bedelinin tespiti ile bu hakkın davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 21.05.2021 tarihli ve 2019/1997 Esas, 2021/739 Karar sayılı kararı ile arazi niteliğindeki taşınmaza net gelir metoduna göre değer biçilmesinin ve belirlenen bedelin bloke ettirilerek davalıya ödenmesine karar verilmesinin doğru olduğunu, bu hususta davacı idarenin istinaf sebebi olarak ileri sürdüğü hususların yerinde görülmediğini, böylece mahkeme kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davacı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddi ile İlk Derece Mahkemesince üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılmasına ve karar kesinleştiğinde davalıya ödenmesine karar verilen bedelin, Anayasa Mahkemesinin 27.11.2020 tarihli ve 31317 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan, 16.07.2020 tarihli ve 2018/104 Esas, 2020/39 Karar sayılı kararı uyarınca derhal ödenmesine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin 21.05.2021 tarihli ve 2019/1997 Esas, 2021/739 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (2) numaralı alt bendinde; "Yargılamada eksiklik bulunmamakla beraber, kanunun olaya uygulanmasında hata edilip de yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığı takdirde veya kararın gerekçesinde hata edilmiş ise düzelterek yeniden esas hakkında duruşma yapılmadan karar verileceği," düzenlenmiştir. Bu itibarla; Bölge Adliye Mahkemesince İlk Derece Mahkemesinden verilen kararın ödeme hükmüne ilişkin bölümünde Kanun'un olaya uygulanmasında hata edildiği gerekçesiyle yapılan düzeltmenin yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle yapılması gerektiğinden bahisle Bölge Adliye Mahkemesi kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

İlk Derece Mahkemesinin 12.05.2022 tarihli ve 2022/74 Esas, 2022/179 Karar sayılı kararı davanın kabulüne karar verilmiştir.

C. İkinci Bozma Kararı

1. İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairece yapılan inceleme sonucunda, Dairemizce bozulmasına karar verilen karar, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesinin 21.05.2021 tarihli ve 2019/1997 Esas, 2021/739 Karar sayılı kararıdır. Bölge Adliye Mahkemesinin verdiği karar Dairemizce bozulduğundan, dosyanın yeniden yargılama yapılmak üzere Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesi gerekirken, maddi hataya dayalı olarak İlk Derece Mahkemesine gönderildiği İlk Derece Mahkemesince, bozma ilamına uyularak iş bu temyize konu karar verilmiş ise de dosyanın maddi hata sonucu İlk Derece Mahkemesine gönderilmiş olması yasal olarak yetkisiz olan İlk Derece Mahkemesini yetkili hale getirmeyeceği, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 373 üncü maddesinin ikinci ve üçüncü fıkraları uyarınca, bozmaya uyulup uyulmayacağı konusunda ve sonucuna göre işin esası hakkında karar verme yetkisi Bölge Adliye Mahkemesine ait olup, İlk Derece Mahkemesince bu husus gözetilmeden yargılamaya devamla hüküm kurulması doğru olmayıp, verilen karar yok hükmünde olduğu bu nedenle, yetkisiz İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen kararın "yok hükmünde olduğunun tespitiyle; kararın bozulması suretiyle ortadan kaldırılmasına" ve Dairemizin 09.02.2022 tarihli ve 2021/8706 Esas, 2022/1756 Karar sayılı bozma ilamı uyarınca inceleme ve işlem yapılmak üzere dosyanın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine karar verilmiştir.

D. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; enerji nakil hattının yönetmeliğe uygun şekilde geçirildiğini, tespit edilen bedelin fahiş olduğunu, değer düşüklüğünün yüksek alındığını ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, dava konusu irtifak hakkı ve pilon yeri bedelinin tespitine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen ve bozma ilamına uyularak verilen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davacı idareden peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

29.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.