Logo

5. Hukuk Dairesi2023/9609 E. 2024/3848 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: İmar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen davacı payına takdir edilen karşılığın artırılması davasında, bedelin tespiti ve vekâlet ücretine hüküm yönünden uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: 6745 sayılı Kanun'un 35. maddesi ile 2942 sayılı Kanun'a eklenen geçici 12. madde uyarınca, arsa niteliğindeki taşınmaza uygulanan bedelin tespitinde ve güncellenmesinde isabetsizlik bulunmadığı, ancak vekâlet ücretine maktu olarak hükmedilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/227 Esas, 2023/215 Karar

KARAR : Kabul

Taraflar arasındaki imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen davacı payına takdir edilen karşılığın artırılması davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davalı ... yönünden husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine, davalı ... yönünden taleple bağlı kalınarak davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul ili, Zeytinburnu ilçesi, ... Mahallesi 1813 ada 6 parsel sayılı taşınmazın müvekkillerinin murisine ait olduğunu, müvekkillerinin bilgisi ve izni dışında herhangi bir tebligat yapılmaksızın taşınmazın şuyulandırma ve ifraz işlemine tabi tutularak birçok parsele ayrıldığını, bir kısmının davalı ... adına, bir kısmının da davalı ... adına tapuya tescil edildiğini belirterek, el atılan taşınmaz bedelinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; davada öncelikle görev ve zamanaşımı itirazında bulunduklarını, ayrıca davacıların Yunan uyruğunda olmaları nedeniyle teminat ve mütekabiliyet yönünden itirazda bulunduklarını, davacıların zararlarının müvekkili belediye tarafından yapılan şuyulandırma ve ifraz işleminden kaynaklandığını, bu nedenle davanın idare mahkemelerinde görülmesi gerektiğini, dava konusu 1813 ada 6 parsel sayılı 21.592,00 m² yüzölçümüne sahip taşınmazın 69/768 hissesinin davacılar murisi adına kayıtlı iken 15.06.1964 tarihinde İstanbul Belediye Başkanlığı tarafından yapılan ifraz sonucu 1813 ada 664 ve 665 parsel sayılı taşınmazların oluşturulduğunu, 1813 ada 6 parsel sayılı taşınmazda davacılar murisine ait hissenin 304/4096 (1572,84 m²) olarak 1813 ada 665 parsel sayılı taşınmazda kullanıldığı, 28.07.1987 tarihinde müvekkili belediye tarafından yapılan imar uygulaması sonucu üzerinde 3290 sayılı Kanun ile değişik 2981 sayılı İmar ve Gecekondu Mevzuatına Aykırı Yapılara Uygulanacak Bazı İşlemler ve 6785 sayılı İmar Kanunu'nun Bir Maddesinin Değiştirilmesi Hakkında Kanun (2981 sayılı Kanun) kapsamında kalan gecekondular bulunan 1813 ada 665 parsel sayılı taşınmazın birçok parsele ayrıldığını, davacılar murisine ait hisseden 2981 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin (c) bendi gereği düzenleme ortaklık payı düşüldükten sonra kalan kısmın bedele dönüştürüldüğü ve bedellerin ... Bankası ... Şubesine yatırıldığını, davacıların alacağı varsa bankadan talep etmesi gerektiği ileri sürmüştür.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 20.11.2014 tarihli ve 2013/63 Esas, 2014/523 Karar sayılı kararı ile davalı ... yönünden husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine, davalı ... yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Birinci Bozma Kararı

1. Mahkemenin 20.11.2014 tarihli ve 2013/63 Esas, 2014/523 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde davacılar ve davalı ... vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan temyiz incelemesi sonucunda; imar uygulaması ve bedele dönüştürme işlemlerini yapan idarenin ... olduğu ve diğer davalı ... Derneğinin bu idareden pay satın almak suretiyle taşınmaza malik olduğu gözetilerek, ... hakkındaki davanın kabulüne, diğer davalı ... aleyhine açılan davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmadığı gibi, 6487 sayılı Kanun'un 21 inci maddesi ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) başlığı ile birlikte değiştirilen geçici 6 ncı maddesinin "2981 sayılı Kanuna göre yapılan imar uygulamalarından doğan ve ipotekle teminat altına alınanlarda dâhil olmak üzere her türlü alacak ve bedellerinin borçlu idarelerce ödenmesine" ilişkin usulü düzenleyen onikinci fıkrası Anayasanın 2, 35 ve 36 ncı maddelerine aykırı görülerek iptal edildiği, bu durumda imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen davacı payına takdir edilen ya da davacı lehine tesis edilen ipotek karşılığının artırılması davalarında 6487 sayılı Kanun'un 21 inci maddesi ile 2942 sayılı Kanun'a eklenen geçici 6 nci maddenin on ikinci fıkrasının uygulanması mümkün olmayıp nispi harç ve nispi vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiği gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.

3. Dairemizin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı ... karar düzeltme talebinde bulunmuştur.

4. Dairemizce yapılan karar düzeltme incelemesi sonucunda; 20.08.2016 tarihinde kabul edilerek 07.09.2016 tarihli, 29824 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 6745 sayılı Kanun'un 35 inci maddesi ile 2942 sayılı Kanun'a eklenen geçici 12 nci madde ile; "24/02/1984 tarihli ve 2981 sayılı İmar ve Gecekondu Mevzuatına Aykırı Yapılara Uygulanacak Bazı İşlemler ve 6785 sayılı İmar Kanununun Bir Maddesinin Değiştirilmesi Hakkında Kanun hükümlerine göre yapılan imar uygulamalarından doğan idarelerin taraf olduğu her türlü alacak ve bedel artırım davalarında taşınmazın değeri; uygulamanın tapuda tescil edildiği tarih değerlendirme tarihi olarak esas alınmak ve o tarihteki nitelikleri gözetilmek suretiyle tespit edilir. Tespit edilen bu bedel, Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi tablosu esas alınmak suretiyle dava tarihi itibarıyla güncellenir ve ortaya çıkan gerçek bedel hak sahibine ödenir. Bu Kanunun geçici 6. maddesinin üçüncü, yedinci, sekizinci ve onbirinci fıkra hükümleri, bu madde kapsamındaki davalar ve icra takipleri için de uygulanır. Devam eden dava ve icra takipleri ise, bu madde hükümlerine göre sonuçlandırılır." hükmü getirildiği, bu durumda yukarıda açıklanan hususta ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gibi, imar uygulaması ve bedele dönüştürme işlemlerini yapan idarenin ... olduğu ve diğer davalı ... Derneğinin bu idareden pay satın almak suretiyle taşınmaza malik olduğu gözetilerek, ... hakkındaki davanın kabulüne, diğer davalı ... aleyhine açılan davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulmasının doğru görülmediği gerekçesiyle karar düzeltme isteminin kabulü ile kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin 09.09.2020 tarihli ve 2017/119 Esas, 2020/328 Karar sayılı kararı ile davalı ... yönünden husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine, davalı ... yönünden davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

C. İkinci Bozma Kararı

1. Mahkemenin 09.09.2020 tarihli ve 2017/119 Esas, 2020/328 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde davacılar ve davalı ... vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan temyiz incelemesi sonucunda; hükme esas alınan bilirkişi raporunda dava konusu taşınmaza soyut ifadelerle değer biçildiğinden alınan raporun inandırıcı bulunmadığı, yapılan incelemede davacılar vekilince kamulaştırmasız olarak el atılan taşınmaz bedelinin tahsili talebi ile dava açıldığı, dosya arasında bulunan 12.03.2020 tarihli bilirkişi raporuna göre davacılar murisinin dava konusu 1813 ada 6 parsel sayılı taşınmazda bulunan 1.572,84 m² payının, 6 parsel sayılı taşınmazdan ifrazen oluşan 665 parsel sayılı taşınmaza taşındığı, 28.07.1987 tarihli ve 601 sayılı Zeytinburnu Belediye Encümeni kararı ile 0,337230 oranında düzenleme ortaklık payı kesildikten sonra toplam 1.043 m² olarak birden fazla parselde şuyulandırıldığı, davacılar murisi adına yapılan tescil işlemlerinden sonra bedele dönüştürme, kamulaştırma, tashih ve çeşitli işlemler nedeniyle taşınmazlarda davacılar murisine ait hisse kalmadığı, Mahkemece alınan rapor uyarınca imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen pay karşılığının artırılmasına karar verildiği, ancak davacılar murisine ait payın tamamına ilişkin bedele dönüştürme işlemi olup olmadığı ve taşınmazlarda davacılar murisinin hissesinin başka şahıslar adına tesciline dayanak işlemlerin tespit edilemediği anlaşıldığından, dava konusu taşınmazda ve ifrazen oluşan taşınmazlarda yapılan imar uygulamalarına ilişkin şuyulandırma ve dağıtım cetvelleri dahil tüm bilgi ve belgelerin ilgili Tapu Sicil Müdürlüğü ve Belediye İmar Müdürlüklerinden, yapılan imar uygulaması ile davacılar murisinin şuyulandırıldığı taşınmazlarla ilgili Belediye Başkanlığınca bedele dönüştürme, kamulaştırma, tashih, tevhit gibi alınan karar ve yapılan işlemler ile dayanaklarının okunaklı sureti ile taşınmazlarda davacılar murisine ait hisselerin akıbetinin Belediye Başkanlığından istenilerek taşınmazda davacılar murisinin bedele dönüştürülen payının tespit edilmesi gerektiği düşünülmeden eksik inceleme ile hüküm kurulmasının doğru görülmediği gerekçesi ile kararın bozulmasına karar verilmiştir.

D. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Üçüncü Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı ... yönünden husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine, davalı ... yönünden davanın taleple bağlı kalınarak kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; 7421 sayılı Kanun ile 2942 sayılı Kanun’a eklenen Ek Madde 4 uyarınca maktu vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğini, dosyaya sundukları emsallerin değerlendirilmediğini, emsal alınan taşınmaz üzerindeki yapının hesaplamada dikkate alınmadığını, emsal karşılaştırmasının kanunun aradığı şartlara uygun olarak yapılmadığını ileri sürmüştür.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen davacı payına idarece takdir edilen karşılığının artırılması istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedinci fıkrası ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası.

2. 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 17 nci maddesinin son fıkrası.

3. 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesi ile geçici 12 nci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Temyizen incelenen Mahkeme kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı ve bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; davalı ... vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Arsa niteliğindeki dava konusu taşınmaza 6745 sayılı Kanun'un 35 inci maddesi ile 2942 sayılı Kanun'a eklenen geçici 12 nci madde uyarınca uygulamanın tapuda tescil edildiği tarih değerlendirme tarihi olarak esas alınıp, emsal karşılaştırması sonucu tespit edilen bedelin, Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi tablosuna göre dava tarihine güncellenmesi suretiyle değer biçilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.

3. 20.08.2016 tarihinde kabul edilerek 07.09.2016 tarihli ve 29824 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan 6745 sayılı Kanun'un 35 inci maddesi ile 2942 sayılı Kanun'a eklenen geçici 12 nci maddenin ikinci fıkrası ile getirilen; "Bu Kanunun geçici 6 ncı maddesinin üçüncü, yedinci, sekizinci ve on birinci fıkra hükümleri, bu madde kapsamındaki davalar ve icra takipleri için de uygulanır. Devam eden dava ve icra takipleri ise, bu madde hükümlerine göre sonuçlandırılır." düzenlemesi uyarınca vekâlet ücretinin maktu olarak hükmedilmemesi bozmayı gerektirir.

Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 Kanun'un geçici 3 üncü maddesi gereği yürürlükte bulunan 1086 sayılı Kanun’un 438 inci maddesinin yedinci fıkrası hükmü uyarınca Mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davalı ... vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Davalı ... vekilinin Mahkeme kararına yönelik temyiz itirazının kısmen kabulü ile Mahkeme kararının hüküm fıkrasının (5) numaralı bendinde yer alan "229.182,22" sayısının hükümden çıkartılmasına, yerine "9.200,00" sayısının yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Davalı ... Başkanlığından peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine,

28.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.