"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/803 Esas, 2023/1748 Karar
KARAR : Yeniden esas hakkında verilen karar
İLK DERECE MAHKEMESİ : Bitlis Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2022/242 Esas, 2022/610 Karar
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 36 ncı maddesine dayanan kamulaştırmadan sonra alınan tapu kaydının iptali ile yol olarak terkini davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı idare vekilince istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yeniden yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde; dava konusu Bitlis ili, Merkez ilçesi, ... Mahallesi 442 ada 2 nolu parsel (eski parsel 3) sayılı taşınmazın ... tarafından tasdik olunan 02.01.1974 tarihli ve 1974/1 sayılı kamu yararı kararına istinaden 122 sayılı kanuna uygun olarak kamulaştırılmasının tamamlandığını, bedellerinin hesaplara yatırıldığını, gerekli noter tebligatlarının yapıldığını ve karayolları lehine taşınmazın yol olarak terkin edilerek kamulaştırıldığını, kadastro yenileme tespiti sırasında Bitlis-Mutki il yolunun yapımı amacıyla kamulaştırılan 3 nolu parselin bir kısmının Bitlis ili, Merkez ilçesi, ... Mahallesi 442 ada 2 nolu parsel olarak davalı adına tespit edildiğini, yapılan tespit işleminin geçersiz olduğunu beyan ederek kamulaştırmadan sonra alınan tapu kaydının iptali ile yol olarak terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı taraf cevap dilekçesinde özetle; davanın reddi gerektiğini ileri sürmüştür.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece alınan fen raporlarında davaya konu taşınmazın daha önce kamulaştırılan yer olduğunun sabit olduğunu bu nedenle davanın kabulü gerektiğini ileri sürmüştür.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmişse de dava konusu taşınmazın (eski 3 nolu parsel) kadastro öncesi tespit edilen zilyedi Aziz Menteş'e Bitlis Asliye Hukuk Mahkemesi 05.08.1974 tarihli ve 1974/69 D.İş Esas, 1974/34 D.İş Karar sayılı karar ile zilyetlik bedelinin ödendiği, taşınmazın istimlakının gerçekleştiği, taşınmazın 144,015 m²lik kısmının istimlak bedeli ödenen kamulaştırma koridoru sahası içinde kaldığı anlaşılmakla 2942 sayılı Kanun'un 36 ncı maddesi koşullarının oluştuğu gözetilerek davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, reddine karar verilmesi doğru görülmediği gerekçesiyle davacı idare vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile davanın kabulüne ilişkin yeniden esas hakkında hüküm kurulmuştur.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı asil temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı temyiz dilekçesinde özetle; davanın hak düşürücü sürede açılmadığını, zamanaşımına uğradığını, taşınmazın kamulaştırılan yer olmadığını, fen raporlarıyla bu hususun sabit olduğunu, davanın reddi gerektiğini ileri sürmüştür.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, temel olarak kamulaştırmadan sonra alınan tapu kaydının iptali ile yol olarak terkini istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun'un "Kamulaştırmadan sonra alınan tapu kaydının iptali " kenar başlıklı 36 ncı maddesi şöyledir:
"Kamulaştırma kanunları uyarınca gerekli işlemler tamamlanıp tapuda kayıtlı olanların idare adına intikallerinin yapılmasından, tapuda kayıtlı olmayanların tescillerinin sağlanmasından sonra, kamulaştırılan yer için herhangi bir nedenle gerçek ve tüzel kişiler adına yeniden tapu tesis edildiği takdirde, idarenin isteği üzerine hakim, evrak üzerinde ve lüzum gördüğü takdirde mahallinde inceleme yaparak sonraki kaydın iptali hakkında bir karar verir. Bu işlemler harca ve resme bağlı değildir "
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Mahkemece alınan 15.06.2022 tarihli fen raporunda; ''dava dosyasında bulunan 1974 yılına ait kamulaştırma planının ölçeksiz ve koordinatsız olduğu, pafta ve zemin uyumunun bulunmadığı, kamulaştırma planının tesis kadastrosundan önce yapıldığı için planda bulunan parsel sınırları ile güncel parsel sınırları birbiriyle uyuşmadığı, ayrıca 2014 yılında yapılan yenileme çalışmaları ile mevcut yolun ve dava konusu taşınmazın zeminde kullanılan kısmının verildiği, bu nedenle kamulaştırma planı ile dava konusu 442 ada 2 numaralı parsel ve komşu parsellerin çakıştırılmasının mümkün olmadığına'' ilişkin tespit yapıldığı, 08.11.2022 tarihli fen raporunda ise; ''dava konusu taşınmazın söz konusu yol içerisinde kalmadığı, kamulaştırma planı ile yapılan sayısallaştırma çalışmalarının zemini tam olarak yansıtamadığı, pafta zemin uyuşumsuzluklarının mevcut olduğu'' belirtilmiş olup davaya konu yerin kamulaştırılan alan olduğu sabit olmadığı gibi yol sınırları dikkate alındığında taşınmazın yol alanında kalmadığı da anlaşılmakla davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalının temyiz itirazlarının kabulüne, temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesinin kararının BOZULMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,
Dosyanın 6100 sayılı Kanun'un 373 üncü maddesinin ikinci fıkrası uyarınca Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
15.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.