"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2018/209 Esas, 2020/407 Karar
KARAR : Kabul
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemli davada verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunnda Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle... Mahallesi 4197 ada 39 parsel sayılı taşınmaza fiilen el atıldığını belirterek kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; arta kalan kısımdaki değer artışının dikkate alınması gerektiğini, rayiç bedelin 800,00 olduğunu beyan etmiştir.
III. MAHKEMESİ KARARI
Mahkemenin 17.12.2015 tarihli ve 2014/408 Esas, 2015/499 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde, taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesi yöntem itibarıyla uygun bulunmuş; ancak hükme esas alınan bilirkişi heyeti raporunda, sonuç olarak aynı taşınmaza ilişkin açılan davada, değerlendirme tarihi 2011 yılının Mart ayında belirlenen m² bedeli, Dairemiz denetiminden geçtiğinden bahisle, işbu dava tarihine endekslemesi suretiyle değeri belirlendiğinden rapor hüküm kurmaya elverişli olmadığından, taraflara, dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde resen emsal celbi yoluna gidilmesi, taşınmazın, değerlendirme tarihi itibarıyla, emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibarıyla imar ya da kadastro parselleri olup olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Müdürlüğünden sorulması, ayrıca dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu, emsallere ve değerini etkileyen merkezi yerlere olan uzaklığını da gösterir krokisi ve dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların resen belirlenen vergi değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değerinin belirlenmesi bakımından, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi nedeniyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
C. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; taraflarınca sunulan emsallerin dikkate alınmadığını, bedelin rayiç değeri karşılamadığını, bozma ilamında emsal taşınmazların mukayesesinin yapılması gerektiğinin belirtilmiş olduğunu, ancak bedelin nasıl tespit edildiğinin anlaşılamadığını, taşınmaz bedelinin hükmedilen bedelden daha fazla olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
2. Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; yol genişletme çalışması nedeniyle el atma olmayan alanda değer artışı olduğunu, bedelin yüksek belirlendiğini ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanunun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.
2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas. 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulu yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa hakkı olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayriımenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi."
3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas. 1956/7 Karar sayılı kararı ile “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulu yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulüniin bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın ınevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da, hadisede Borçlar Kantınu'nun 66 ıncı maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına ...’’ karar verilmiştir.
4. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun (2942 sayılı Kanun) 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun’un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. 2942 sayılı Kanun'un değer biçmeye ilişkin hükümleri kıyasen kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsiline ilişkin davalarda da uygulanır. 2942 sayılı Kanun'un kıymet takdir esaslarını belirten 11 inci maddesinin birinci fıkrasının arsalara ilişkin (g) bendi uyarınca arsaların değerinin, değerlendirme gününden önceki özel amacı olmayan, zaruret olmadıkça yakın bölgelerde bulunan ve değerlendirme tarihine yakın emsal satışlara göre hesaplanması zorunludur.
3. Mahkemenin ilk kararı, taşınmaza, emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesi gerekirken, aynı taşınmaza ilişkin onanan dosyadaki metrekare birim bedelinin endekslenmesi sonucu, metrekare bedel tespit edilmiş olması nedeniyle, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu eşliğinde mahallinde keşif yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmuş olup, Mahkemece bozma ilamına uyulduğuna göre yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu eşliğinde mahallinde keşif yapılarak, 17.10.2017 tarihli bozma ilamında belirtilen hususlar dikkate alınarak, alınacak olan bilirkişi kurulu raporuna göre hüküm kurulması gerekirken,bozma öncesi hükme esas alınan raporu sunmuş olan bilirkişi kurulundan ek rapor alınarak karar verilmiş olması hatalı olduğu gibi, hükme esas alınan ek bilirkişi kurulu raporunda da yukarıda belirtildiği şekilde, emsal karşılaştırması yapılmadan, daha önce denetimden geçen dosyalara ilişkin m² birim bedelleri değerlendirmeye alınarak taşınmaza değer biçilmiş olduğu anlaşıldığından hükmün bozulması gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Taraf vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının BOZULMASINA,
Taraflardan peşin alınan temyiz harçlarının istek halinde iadesine, davacıdan alınması gereken 2.107.84 TL temyize başvurma harcından peşin alınan 738.00 TL harcın mahsubu ile kalan 1.369.84 TL harcın alınmasına,
02.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.