"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ: Konya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/3521 Esas, 2023/170 Karar
DAVA TARİHİ: 03.05.2016
KARAR : Yeniden esas hakkında verilen karar
İLK DERECE MAHKEMESİ: Konya 5. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/407 Esas, 2022/360 Karar
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davalı ... hakkında açılan davanın pasif husumet ehliyeti yokluğundan reddine, davalı ... aleyhine açılan davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yeniden yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davalı ... hakkında açılan davanın pasif husumet ehliyeti yokluğundan reddine, davalı ... aleyhine açılan davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı ve davalı ... vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davalı ... yönünden husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine, davalı ... yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı ve davalı ... vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Konya ili, ...,... Mahallesi 13206 ada 1 parsel sayılı taşınmazın malikinin davacı olduğunu, taşınmazın 600 m²lik kısmının... Belediye Başkanlığının 25.06.2008 tarihli ve 4116 sayılı ... Planında yol ve kavşak olarak tahsis edildiğini; ancak bu tarihten bu yana taşınmazın kamulaştırılmadığını, taşınmaza yol olarak el atıldığını belirterek davacının zararının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; davacıya ait parselin cephe olduğu yolun ana arter konumunda olduğunu, kendi belediyelerinin görev ve sorumluluğunda olmadığını, dava konusu yere fiili ya da hukuki el atmalarının olmadığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
2. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu taşınmazın bulunduğu alanda 16.03.2007 tarihli ve 168 sayılı kararı ile onaylanan imar planının yapıldığını, taşınmazın bir kısmının imar planında yola isabet ettiğini, davacı şirketin 24.05.2007 tarihli muvafakatname ile taşınmazdan yolun geçmesine ve yolun kullanılmasına muvafakat verdiğini, müvekkili belediyeye verdiği taşınmazın bir kısmının yol olarak kullanılmasına izin veren davacının iş bu davayı açamayacağını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı ... hakkında açılan davanın pasif husumet ehliyeti yokluğundan reddine, davalı ... aleyhine açılan davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalı ... vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın bulunduğu alanda yol yapılmasına ilişkin imar planı değişikliğinde yol olan kısmın kamulaştırılmasına ilişkin müvekkilinin muvafakat verdiğini, yoksa Mahkemenin belirlediği 518.120,00 TL gibi yüksek değerli bir taşınmaz için onay verilerek mülkiyet iddiasından vazgeçildiğini ileri sürmenin mümkün olmadığını, dava konusu taşınmazın bedelinin düşük hesaplandığını, uygun emsalin incelenmediğini, daha az vergi ödemek için tapuda yapılan devirlerin muvazaalı olarak gerçek değerinin çok altında gösterildiğini, buna mukabil taraflar arasındaki satış bedelinin tapuda gösterilenden çok daha yüksek olduğunu ileri sürerek istinaf yoluna başvurmuştur.
2. Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde özetle; hükme esas alınan bilirkişi raporunda dava konusu taşınmazın metrekare birim fiyatının yüksek belirlendiğini, müvekkili belediye tarafından bildirilen emsal taşınmazların bilirkişi raporunda değerlendirme konusu yapılmadığını ileri sürerek istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak biçilen değerin uygun olduğu, ancak 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'na (2942 sayılı Kanun) eklenen Ek Madde 4 üncü maddesi gereği maktu harca hükmedilmesi gerektiği belirtilerek İlk Derece Mahkemesi kararı ortadan kaldırılıp yeniden esas hakkında hüküm kurulmuştur.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalı ... vekilleri temyiz başvurusunda bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü itirazlarını tekrar etmiş; ayrıca ödedikleri harçların taraflarına iade edilmesi gerektiğini, İlk Derece Mahkemesinden daha az vekâlet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu ileri sürmüştür.
2. Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; davacının dava konusu taşınmazı dava kişi kişilere sattığını, metrekare değerinin fahiş belirlendiğini ileri sürmüştür.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı tapu maliki ile davalı idare arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ve bedelinin tahsili hususundadır
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun’un 11 inci ve Geçici 6 ncı maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Dosya kapsamına göre davacının dava konusu taşınmazı 08.06.2022 tarihinde dava dışı üçüncü kişilere sattığı gözetildiğinde 6100 sayılı Kanun'un 125 inci maddesinin ikinci fıkrasına göre, davanın açılmasından sonra dava konusunun davacı tarafından devredilecek olması halinde, devralmış olan kişinin, görülmekte olan davada davacı yerine geçeceği ve davanın kaldığı yerden itibaren devam edeceği düzenlendiğinden, Mahkemece yasa hükmü uyarınca işlem yapılıp sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden bu husus bozmayı gerektirmiştir.
3. Bozma gerekçesine göre bu aşamada işin esasına ilişkin davacı ve davalı ... vekillerinin temyiz itirazları değerlendirilmemiştir.
VI. KARAR
Davacı ve davalı ... vekillerinin temyiz itirazının kabulü ile sair hususlar incelenmeksizin temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Davalı ... Başkanlığından peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde iadesine,
Dosyanın 6100 sayılı Kanun'un 373 üncü maddesinin ikinci fıkrası uyarınca Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
11.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.