"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/82 Esas, 2022/473 Karar
ASIL VE BİRLEŞTİRİLEN
DAVA TARİHİ: 18.07.2014
KARAR : Kabul
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsiline ilişkin asıl dava ile ilk davada saklı tutulan bölümün tahsili istemine ilişkin birleştirilen davada verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; asıl davada davalı ... yönünden husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine, davalı ... yönünden davanın kabulüne, birleştirilen davanın kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davacılar ve davalı ... vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu Bursa ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 899 parsel sayılı taşınmaza yol ve istinat duvarı yapılmak suretiyle el atıldığını, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000 TL tazminat bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı idarelerden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle davanın idari yargıda açılması gerektiğini ve görev yönünden davanın reddi gerektiğini, ayrıca kamulaştırmasız el atma davalarında, el atılan taşınmaza hangi idarece el atıldığının tespiti gerektiğini, el atılan idarenin belirlenerek husumetin el atan ... Belediyesine yöneltilmesi gerektiğini, davacılar tarafından istenen bedelin fahiş olduğunu, dava konusu taşınmazın imar planında yolda kalıyor olmasının taşınmazda yapılaşma olmayacağı için emsal taşınmazlara göre değerini azaltacağını, dava konusu taşınmazın Bursa Büyükşehir Belediye Meclisinin 20.02.2014 tarihli ve 199 sayılı kararı ile onaylı 1/5000 ölçekli Güzelyalı ... Panında "Park ve Dinlenme Alanında", 1/1000 ölçekli Güzelyalı Revizyon ve İlave Uygulama İmar Planında" Park alanı ve Yol Alanında" kaldığını belirterek husumet, usul ve esas yönünden davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; aleyhlerine açılmış olan davanın öncelikle husumet nedeni ile reddini talep ettiklerini, ayrıca taşınmaz üzerinde yapılan yol ve istinat duvarının fiili olarak ... tarafından yapılmadığını, bu parsel üzerinden geçen yol ana arter niteliği taşıdığından diğer davalı ... Başkanlığının görev ve sorumluluğunda olduğunu, dava şartı, husumet ve davaya konu taşınmazın müşterek mülkiyete tabi olması nedeni ile dava hakkının bölünemeyeceği hususları göz ardı edilerek kanun ve usule aykırı olarak açılmış bulunan davanın müvekkili ... açısından reddine karar verilmesini talep ettiklerini bildirmiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 19.01.2016 tarihli ve 2014/237 Esas, 2016/10 Karar sayılı kararı ile davanın reddine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1. Mahkemenin 19.01.2016 tarihli ve 2014/237 Esas, 2016/10 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; her ne kadar davacılar murisinin kendi evine ulaşımının sağlanması maksadıyla verdiği muvafakat ile dava konusu taşınmaza yol yapmak şeklinde el atıldığı anlaşılmakta ise de şuandaki el atmanın niteliği itibarıyla dava konusu taşınmaz üzerinde mülkiyet hakkının özüne dokunacak şekilde olduğunu, genel kullanıma açık yol ve beton kaplama istinat duvarı yapıldığı dikkate alınarak davalılardan ... yönünden işin esasına girilerek sonucuna göre hüküm kurulması gerektiği düşünülmeden, yerinde olmayan gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması nedeniyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 19.03.2019 tarihli ve 2018/524 Esas, 2019/121 Karar sayılı kararı ile asıl davanın davalı ... yönünden pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine, asıl ve birleştirilen davaların ... yönünden kabulüne, tapu kaydının iptali ile davacılar adına kayıtlı olan hisselerin iptali ile yol olarak terkinine karar verilmiştir.
C. İkinci Bozma Kararı
1. Mahkemenin 19.03.2019 tarihli ve 2018/524 Esas, 2019/121 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde davacılar ve davalı ... vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; Mahkemece bozma kararına uyulmuşsa da bozma gereklerinin tam olarak yerine getirilmediğini, dava konusu taşınmaz ile emsal olarak incelenen taşınmazın Arsa Metrekare Rayiç Bedeli Takdir Komisyonu tarafından belirlenen emlak vergisine esas olan metrekare değerleri karşılaştırıldığında; emsal taşınmaz dava konusu taşınmazdan daha değerli olduğu halde, en fazla eş değerde olabilecekleri gözetilmeksizin dava konusu taşınmazın emsalden daha değerli olduğu kabul edilerek vergi değerlerine ters düşecek şekilde değer biçildiğinden rapor inandırıcı bulunmamıştır. Bu durumda; taraflara, dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde resen emsal celbi yoluna gidilmesi, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değerinin belirlenmesi bakımından, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi, dava konusu taşınmazın imar planında park alanında kalması nedeniyle % 10 değer azalışı uygulayan bilirkişi kurulu raporunun hükme esas alınması, dava konusu taşınmazın tapu kaydında davacılardan ...’a ait paydaki haciz şerhlerinin bu davacı yönünden hükmedilen bedele yansıtılmasına karar verilmemesi hatalı olduğundan kararın bozulmasına karar verilmiştir.
D. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 19.10.2022 tarihli ve 2020/82 Esas, 2022/473 Karar sayılı kararı ile asıl davanın davalı ... yönünden pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine, asıl ve birleştirilen davaların davalı ... yönünden kabulü ile tapu kaydının iptaline, davacılar adına kayıtlı olan hisselerin iptaline, yol olarak terkinine karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A.Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar ve davalı ... vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava konusu için belirlenen bedel düşük olup, gerçek değeri yansıtmadığını bu nedenle kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaz bedelinin yüksek olduğunu ileri sürerek kararı temyiz etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı tapu malikleri ile davalı idareler arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ve bedelinin sorumlu idareden tahsili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.
2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararı.
3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı.
4. 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla yürürlükte bulunan 1086 sayılı Kanun'un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Dava konusu taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesi yerindedir.
3.Dava konusu taşınmazın tamamı 1/1000 ölçekli imar planında yol ve park alanında kaldığından, davacıların taşınmazın tamamındaki payı oranında tazminat bedeline hükmedilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
4. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılama hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacılar vekilinin tüm, davalı ... vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
5. Bozma kararı sonrasında davacıların payına düşen toplam bedelin 1.118.000,00 TL olduğu, asıl davada 10.000TL bedele hükmedildiğinde, birleştirilen dava için hükmedilecek bedel 1.108.000,00 TL olması gerekirken, birleştirilen davada davacıların payına düşen bedelden fazla bedele hükmedilmesi hatalıdır.
6. Reddedilen kısım için davalı ... vekiline vekâlet ücretine hükmedilmemesi doğru görülmemiştir.
Ne var ki bu hataların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Davacılar vekilinin tüm, davalı ... vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,
2. Davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile Mahkeme kararının hüküm fıkrasının;
a) (4) numaralı bendinde yer alan "Birleşen ... 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/84Esas, 2019/121 Karar sayılı davasının KABULÜ ile; 1.116.125,00 TL kamulaştırmasız el atma bedelinin ilk dava tarihi olan 18/07/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalı ... Belediyesinden alınarak davacılara hisseleri oranında verilmesine," cümlesinin çıkarılarak yerine ''Birleştirilen ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/84 Esas, 2019/121 karar sayılı davasının KISMEN KABULÜ ile 1.108.00,00 TL kamulaştırmasız el atma bedelinin ilk dava tarihi olan 18.07.2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalı ... Başkanlığından alınarak davacılara hisseleri oranında verilmesine, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE " cümlesinin yazılmasına,
b) (6- a) bendinin tamamen çıkarılarak yerine “Birleştirilen davada alınması gerekli 75.687,48 TL harçtan peşin alınan 44,40 TL harç ile tamamlama harcı olarak alınan 18.921,87 TL harcın mahsubu ile eksik olan 56.721,21 TL harcın birleştirilen dosya davalısı Bursa Büyükşehir Belediye Başkanlığından alınarak Hazineye irat kaydına'' cümlesinin yazılmasına,
c) Ayrı bir bendi olarak ''Birleştirilen davada reddedilen miktar üzerinden 8.125,00TL vekâlet ücretinin davacılardan alınarak davalı ... Belediyesine verilmesine” cümlesinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Davalı idareden peşin alınan temyiz harcının istek halinde iadesine, davacılardan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,
03.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.