Logo

5. Hukuk Dairesi2024/170 E. 2024/5979 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti ve tapudan terkinine ilişkin davada, bedeline uygulanacak yasal faizin başlangıç tarihi uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararının geriye yürümeme ilkesi ve her davanın açıldığı tarihteki hukuki duruma göre karara bağlanması gerektiği gözetilerek, yasal faizin dava tarihinden değil, davanın açıldığı tarihten dört ay sonrasından itibaren işletilmesi gerektiği gerekçesiyle mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2023/103 Esas, 2023/582 Karar

HÜKÜM/KARAR: Kabul

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın tapudan terkini davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı idare vekili ve bir kısım davalılar vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle;...köyü 199 ada 19 (eski 111 parsel), 196 ada 15 parsel (eski 155 parsel) sayılı taşınmazların kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazların tapudan terkinini talep etmiştir.

II. CEVAP

Bir kısım davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; kamulaştırma talebine bir diyeceklerinin olmadığını; ancak komşu taşınmaza ödenen kamulaştırma bedelinin ödenmesi gerektiğini ve ağaç bedellerinin aynı şekilde hesaplanması gerektiğini beyan ederek kamulaştırma bedelinin tespitini talep etmiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 04.05.2016 tarihli ve 2014/715 Esas, 2016/194 Karar sayılı kararıyla; davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Birinci Bozma Kararı

1. Mahkemenin 04.05.2016 tarihli ve 2014/715 Esas, 2016/194 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; kamulaştırılan taşınmazlardan arta kalan kısımların geometrik şekli ve yüzölçümü dikkate alındığında bu kısımlarda herhangi bir değer azalışı meydana gelmeyeceği gözetilerek karar verilmesi gerekirken, 155 parsel sayılı taşınmazda %1 ve 111 parsel sayılı taşınmazda %10 oranında değer kaybı oluştuğu kabul edilerek fazla bedel tespit edilmesi doğru olmadığından bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Birinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin 29.03.2019 tarihli ve 2018/823 Esas, 2019/269 Karar sayılı kararı ile davanın reddine karar verilmiştir.

C. İkinci Bozma Kararı

1. Mahkemenin 29.03.2019 tarihli ve 2018/823 Esas, 2019/269 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; Mahkemece bozmaya uyulduğu halde gerekleri yerine getirilmemiştir. Şöyle ki; bozma ilamında, arazi niteliğindeki ...köyü, 111 ve 155 parsel sayılı taşınmazlara gelir metodu esas alınarak değer biçilmesi yöntem itibarıyla doğru bulunduğu, kamulaştırılan taşınmazlardan arta kalan kısımların geometrik şekli ve yüzölçümü dikkate alındığında bu kısımlarda herhangi bir değer azalışı meydana gelmeyeceği gözetilerek karar verilmesi gerektiği belirtilmiş olup, bozmaya uyulduğu halde gerekçe gösterilmeden davanın reddine karar verilmesi doğru görülmediğinden kararın bozulmasına karar verilmiştir.

F. Mahkemece İkinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, tespit edilen bedele Anayasa Mahkemesi iptal kararı gözetilerek dava tarihinden ilk karar tarihine kadar yasal faiz işletilmesine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili ve bir kısım davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; kapitalizasyon faizinin % 6 oranında uygulanmasının hatalı olduğunu, % 100 oranında uygulanan objektif değer artışının yüksek olduğunu, münavebeye konu ürünlerin üretim giderlerinin düşük, gelirinin yüksek hesaplandığını, muhdesat değerinin fazla hesaplandığını, davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğini ve faizin son karar tarihi olan 11.10.2023 tarihinden itibaren başlatılması gerektiğini ileri sürerek kararı temyiz etmiştir.

2. Bir kısım davalılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava konusu 199 ada 19 parsel (eski 111 parsel) sayılı taşınmaz yönünden bilirkişi raporunda kalan alanda değer azalışı hesaplanmasına rağmen kararda değer azalışı göz önüne alınmadan hüküm kurulmasının hatalı olduğunu, dava tarihi 2014 yılı olmakla başta 1915 Çanakkale Boğaz köprüsü olmak üzere yeni elektrik iletişim hatlarının kurulması, büyük trafoların inşasının yöredeki taşınmazlara ilişkin hareketleri çoğalttığını ve fiyatları da çok yukarılara çektiğini ileri sürerek kararı temyiz etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası, 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun'un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; bir kısım davalılar vekilinin tüm, davacı idare vekilinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdüğü diğer nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

3. 01.08.2023 tarihli ve 32266 sayılı Resmî Gazetede yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 05.04.2023 tarihli ve 2022/83 Esas, 2023/69 Karar sayılı kararı ile 04.11.1983 tarihli ve 2942 sayılı Kanun’un 24.04.2001 tarihli ve 4650 sayılı Kanun’un 5 inci maddesiyle değiştirilen 10 uncu maddesine 11.04.2013 tarihli 6459 sayılı Kanun’un 6 ncı maddesiyle eklenen dokuzuncu fıkrası iptal edilmiştir. Dava 01.08.2023 tarihinden önce açılmıştır. Anayasa’nın 153 üncü maddesinin beşinci fıkrasında yer alan; “İptal kararları geriye yürümez.” hükmü ve Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulunun; “Her davada açıldığı tarihte tespit edilen vaziyet hükme ittihaz olunması iktiza eylemesine…” gerekçesini içeren 28.11.1956 tarihli ve 15/15 sayılı kararı ile; “Her dava açıldığı tarihteki fiili ve hukukî duruma göre karara bağlanır.” genel hukukî prensibini hâvi Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 10.05.2017 tarihli ve 2017/3-990 Esas, 2017/954 Karar sayılı kararları nazara alındığında kamulaştırma bedeline 2942 sayılı Kanun’un 10 uncu maddesinin dokuzuncu fıkrası gereğince davanın açıldığı tarihten 4 ay sonrasından başlamak üzere yasal faiz uygulanması gerekirken, yazılı şekilde dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesi bozmayı gerektirir.

Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 1086 sayılı Kanun'un 438 inci maddesinin 7 nci bendi gereğince kararın düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Bir kısım davalılar vekilinin tüm, davacı idare vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Davacı idare vekilinin temyiz itirazının kısmen kabulü ile Mahkeme kararının hüküm fıkrasının (3) numaralı bendinde yer alan ''dava tarihinden'' ibaresinin hükümden çıkarılarak, yerine " dava tarihinden 4 ay sonrası olan 26.04.2015 tarihinden" yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Davalılar ... vd.den peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

16.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.