"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ: Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2182 Esas, 2024/701 Karar
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Diyarbakır 8. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/348 Esas, 2022/184 Karar
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescil davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın asli müdahiller vekilince istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yeniden yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne, asli müdahillerin talebinin reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı idare vekili ve asli müdahiller vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine; Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili ve asli müdahiller vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1.Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Diyarbakır ili, ..... ilçesi, .....Mahallesi 101 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.
2.Asli müdahiller vekili dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaz üzerindeki müvekkillerine ait mütemmim cüzler ile ilgili kamulaştırma davası açılmadığından davaya müdahilliklerine ve dava konusu taşınmazda bulunan mütemmim cüz bedelinin hesaplanarak müvekkillerine ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı taraf cevap dilekçesi ibraz etmemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma bedelinin tespiti ile davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tapuya tesciline, asli müdahillerin taleplerinin ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare ve asli müdahiller vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; kurumun harçlardan muaf olduğunu, taşınmazın sulanabilir tarım arazisi olduğunu, raporda dekara kapama bademliğin üretim masraflarının düşük alındığını, objektif değer artışı uygulanmaması gerektiğini ileri sürerek istinaf yoluna başvurmuştur.
2.Asli müdahiller vekili istinaf dilekçesinde özetle; Anayasa Mahkemesi kararına göre muhdesatların dikildiği tarihin bir önemi olmaksızın gerçek bedellerinin maliklerine ödenmesi gerektiğini, Mahkemece alınan bilirkişi raporlarında ve idarenin kamulaştırma aşamasında yaptığı tespitlerde muhdesatların 2013 yılında mevcut olduğu anlaşılmasına rağmen bu durumun yerel mahkemece göz ardı edildiğini ileri sürerek istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile hükme esas alınan bilirkişi raporunda davaya konu taşınmaz açık tarım arazisi kabul edilerek buğday ve mercimek münavebesi uygulanmak suretiyle ve taşınmazın konumu vs. özellikleri dikkate alınarak %30 objektif değer artışı eklenerek sonuç metrekare birim değerinin 7,62 TL olarak belirlendiği ve bu metrekare birim değerinin uygun bulunduğu, dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan ağaçların kamulaştırma ilan evrakının dosyaya kazandırılarak askı ilanından önce dikilip dikilmediğinin araştırılması neticesinde 04.11.2013 tarihi ile 26.11.2013 tarihleri arasında askı ilanının yapıldığı, dosyada bulunan hava fotoğrafları ve uydu görüntülerinden 2013 yılı itibari ile dava konusu taşınmaz üzerinde ağaçların bulunmadığı raporu ile sabit olup; davaya konu taşınmazın üzerinde bulunan muhtesatların ilan tarihinden sonra dikildiği ve Dairenin iade kararı sonrası İlk Derece Mahkemesince asli müdahillere verilen süreye rağmen muhtesatın aidiyeti davası açmadıkları ve ayrıca ağaçların ilan tarihinden sonra 2014 yılında ekildiği, usulsüz ağaç dikiminden dolayı da ilgililer hakkında Diyarbakır 13. Ağır Ceza Mahkemesince yargılama yapıldığı anlaşılmış olmakla mahkemece ağaç bedelleri yönünden asli müdahillerin talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna yerleşik Yargıtay içtihatlarına uygun olduğu kanaati ile istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili ve asli müdahiller vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde belirttiği hususları tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.
2.Asli müdahiller vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde belirttiği hususları tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, ... olarak davacı idare ile davalı tapu maliki arasındaki kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2.2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası, 11 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkraları ile 25 inci maddesi
3.Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Kuru tarım arazisi niteliğindeki taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca net gelir esas alınarak değer biçilmesinde ve askı ilan tarihinden sonra dikildiği anlaşılan muhdesat yönünden davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
3.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı idare ve asli müdahiller vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmamasına, davalıdan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
27.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.