Logo

5. Hukuk Dairesi2024/6728 E. 2025/3559 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti davasında, belirlenen bedelin düşük olduğu iddiası.

Gerekçe ve Sonuç: Emsal taşınmazlar için belirlenen bedellerden farklı bir bedel belirlenmesinin gerekçesinin açıklanmaması ve taşınmaz üzerindeki yapı alanının tespitinde çelişki bulunması gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/2316 Esas, 2024/385 Karar

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Şanlıurfa 3. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/556 Esas, 2022/603 Karar

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yeniden yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalılar vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Şanlıurfa ili, ..., ... 959 ada 11 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar vekilleri cevap dilekçelerinde özetle; davacı idarece teklif edilen bedelin çok düşük olup kabul edilemeyeceğini savunarak taşınmazın gerçek değerinin tespitini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve tespit edilen kamulaştırma bedelinin tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla işlemiş nemalarıyla birlikte derhal davalılara ödenmesine, işbu bedelin, kıymet takdir raporu ile belirlenen kısmına davanın dört ay içinde sonuçlandırılmadığından bu sürenin bitiş tarihi olan 08.07.2018 tarihinden ilk karar tarihi olan 24.06.2019 tarihine kadar, ilk kararla hüküm altına alınıp üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılmasına karar verilen kısmın ise 08.07.2018 tarihinden son karar tarihi olan 21.06.2022 tarihine kadar işleyecek yasal faizin davacı idareden tahsili ile davalılara verilmesine, dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde özetle; tespit edilen kamulaştırma bedelinin çok düşük olup taşınmazın gerçek değerini yansıtmadığını, emsal karşılaştırmasının hatalı yapıldığını, dosya kapsamında alınan her bir bilirkişi heyeti raporunda taşınmazın birim metrekare fiyatının farklı belirlendiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

2. Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde özetle; tespit edilen kamulaştırma bedelinin çok düşük olup taşınmazın gerçek değerini yansıtmadığını, emsal taşınmaz satışının değerlendirmeye esas alınamayacağını, rapora karşı itirazları karşılanmadan karar verildiğini, hükme esas alınan bilirkişi raporu ile istinafın kaldırma kararı öncesi alınan bilirkişi raporu arasında taşınmaz üzerindeki yapı alanının tespitine yönelik çelişki bulunduğunu, ilk raporda dükkan alanı 189,80 m² tespit edilmiş iken, hükme esas alınan raporda 141,00 m² olarak hesaplandığını, ikinci raporda neden saha kaplama ücretinin hesaplanmadığının açıklanmadığını, yine davalı ...'ya 27 m² yapı alanı hesaplanıp arsa hissesi bunun iki katı olan diğer davalının yapı alanının neden iki kattan daha fazla olacak şekilde 114,00 m² hesaplandığının açıklanmadığını ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; arsa niteliğindeki davaya konu taşınmaza emsal karşılaştırılması yapılarak değer biçilmiş olmasında bir isabetsizlik görülmediği gerekçesiyle davalılar vekillerinin ayrı ayrı istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.

2. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arsa niteliğindeki dava konusu taşınmazın zeminine 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak; üzerindeki yapıya ise aynı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrası (h) bendi uyarınca resmi birim fiyatları esas alınıp yıpranma payı düşülerek değer biçilmesinde yöntem itibarıyla bir isabetsizlik görülmemiştir.

3. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda dava konusu taşınmazın zeminine değerlendirme tarihi olan 07.03.2018 tarihi itibarıyla 1.690,40 TL/m² değer biçildiği; dava konusu taşınmaza yakın konumda bulunan, aynı kamulaştırma kapsamında kalan, benzer nitelikteki 958 ada 13 parsel sayılı taşınmazın zeminine Şanlıurfa 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/794 Esas, 2022/106 Karar sayılı dosyasında 15.01.2018 değerlendirme tarihi itibarıyla 1.804,00 TL değer biçildiği, davalının temyizi üzerine Dairemizin 2023/7244 Esas, 2024/1238 Karar sayılı kararıyla onandığı; 957 ada 3 parsel sayılı taşınmazın zeminine Şanlıurfa 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/853 Esas, 2021/1165 Karar sayılı dosyasında 22.02.2018 değerlendirme tarihi itibarıyla 1.910,95 TL değer biçildiği, davalıların temyizi üzerine Dairemizin 2022/4995 Esas, 2022/9681 Karar sayılı kararıyla onandığı; 957 ada 10 parsel sayılı taşınmazın zeminine ise Şanlıurfa 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/165 Esas, 2019/189 Karar sayılı dosyasında 22.02.2018 değerlendirme tarihi itibarıyla 1.910,00 TL değer biçildiği, tarafların temyizi üzerine Dairemizin 2022/6919 Esas, 2022/16179 Karar sayılı kararıyla onandığı anlaşılmış olup yakın konumda bulunan parseller için belirlenen birim metrekare bedellerden ayrılma nedenleri hususunda ek rapor alınmadan karar verilmiş olması bozmayı gerektirir.

4. İstinafın kaldırma kararı öncesi mahallinde yapılan keşif sonucu alınan 02.08.2018 tarihli bilirkişi heyeti raporunda, taşınmaz üzerinde bulunan dükkan niteliğindeki zemin 1. kattan oluşan yapının toplam alanının 189,80 m², saha kaplama alanının ise 203,00 m² olduğu tespitine yer verilmesine rağmen; kaldırma kararı sonrası hükme esas alınan bilirkişi raporunda, yapının yıkıldığından bahisle kıymet takdir raporuna itibar edilerek yapının toplam alanı 141,00 m² alınmış olup; yapının yüzölçümüne ilişkin çelişki giderilmeden, gerekçesi açıklanmadan davalıların tapudaki payları ile orantısız şekilde hesap yapan rapor doğrultusunda, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Davalı ...'dan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

18.03.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.