Logo

5. Hukuk Dairesi2024/6747 E. 2025/698 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazlar için belirlenen bedelin tespiti ve taşınmazların tapudan terkini istemine ilişkindir.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, ancak davacı idare tarafından fazla depo edilen bedelin varsa davalı tarafa ödendiği tarihe kadar işlemiş nemaları ile birlikte iadesine karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi nedeniyle karar düzeltilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2023/103 Esas, 2024/92 Karar

Avukat ...

DAVALILAR : ... vd. vekili Avukat ...

DAVA TARİHİ : 02.05.2014

KARAR : Kabul

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Yalova ili, ..., ... köyü 759 ve 760 parsel (yenileme ile 341 ada 428 ve 429 parsel) sayılı taşınmazların kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazların müvekkili idare adına yol olarak tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazlar için davacı idare tarafından teklif edilen bedelin emlak beyan değerinden bile düşük olduğunu, taşınmazların konumu ve nitelikleri itibarıyla arsa vasfında olduğunu, yapılacak keşif neticesinde taşınmazların gerçek değerinin tespit edilmesini talep etmiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 23.07.2013 tarihli ve 2013/180 Esas, 2013/433 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazların davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile yol olarak tapudan terkinine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Birinci Bozma Kararı

1. Mahkemenin 23.07.2013 tarihli ve 2013/180 Esas, 2013/433 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; dava konusu taşınmazların arsa vasfında olduğu anlaşılmış olup, taşınmazların bu niteliği gözetilerek değerlerinin emsal karşılaştırması suretiyle tespitinin gerektiği, arsa niteliğindeki taşınmazlar kapama zeytin bahçesi olduğundan, ağaçların yaşlarına göre tespit edilecek verim miktarları ile değerlendirme tarihi olan 2012 yılı kilogram satış fiyatı ve üretim masraflarına göre tespit edilecek net geliri esas alınarak, kapitalizasyon faiz oranı da uygulanmak suretiyle belirlenecek bahçe değerinden; taşınmazın zeminine ekilebilecek münavebe ürün gelirine göre biçilecek değeri düşülmek suretiyle ağaç bedellerinin tespit edilmesi gerektiği hâlde, bu yönteme uyulmadan hesaplama yapan bilirkişi raporu hükme esas alınarak yazılı şekilde hüküm kurulması, dava konusu 759 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırmadan arta kalan kısmının; yüzölçümü, konumu ve geometrik şekli nazara alındığında kullanılamaz hale geldiği anlaşıldığından bu kısmın da bedeline hükmedilmesi gerektiğinin düşünülmemesi ve dört ay içinde sonuçlandırılamayan davada kamulaştırma bedeline uygulanacak faizin karar tarihine kadar işletilmesi gerektiği hususunun hüküm fıkrasında belirtilmemesi gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen İkinci Karar

Mahkemenin 08.02.2018 tarihli ve 2015/312 Esas, 2018/10 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile yol olarak tapudan terkinine karar verilmiştir.

C. İkinci Bozma Kararı

1. Mahkemenin 08.02.2018 tarihli ve 2015/312 Esas, 2018/10 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; aynı bölgeden intikal eden ve Dairemizin 2015/15251 Esas, 2016/6612 Karar sayılı kararı ile denetimden geçen Yalova 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/476 Esas sayılı dava dosyasında 02.05.2014 değerlendirme tarihi itibarıyla dava konusu taşınmaza komşu olup aynı amaçla kamulaştırılan benzer nitelikteki 1336 parsel sayılı taşınmazın metrekaresine 194,33 TL/m² değer biçildiği hâlde, dava konusu taşınmazlara 05.10.2012 tarihi itibarıyla 197,94 TL/m² değer biçildiğinden raporun inandırıcı bulunmadığı, arsa niteliğindeki 759 parsel sayılı taşınmaz aynı zamanda kapama zeytin bahçesi olduğundan bu taşınmaz üzerindeki zeytin ağaçlarının da yaşlarına göre tespit edilecek verim miktarları ile değerlendirme tarihi olan 2012 yılı kilogram satış fiyatı ve üretim masraflarına göre tespit edilecek net geliri esas alınarak, kapitalizasyon faiz oranı da uygulanmak suretiyle belirlenecek bahçe değerinden; taşınmazın zeminine, ekilebilecek münavebe ürün gelirine göre biçilecek değeri düşülmek suretiyle tespit edilecek bedeline hükmedilmesi gerektiği gözetilmeden 759 parseldeki zeytin ağaçlarının bedeli dikkate alınmadan eksik bedel tespiti, dava konusu 759 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırmadan arta kalan ve kullanılamaz hale geldiğinden bahisle bedeline hükmedilen 1.395,84 m²lik kısmının davalı adına olan tapu kaydının iptali ile idare adına tescili yerine tapudan yol olarak terkinine karar verilmesi ve bankaya hak sahibi adına yatırılacak bedel bakımından 7139 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik hükümlerine göre işlem yapılması gerektiği gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.

D. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Üçüncü Karar

Mahkemenin 26.10.2021 tarihli ve 2021/319 Esas, 2021/546 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile yol olarak tapudan terkinine karar verilmiştir.

E. Üçüncü Bozma Kararı

1. Mahkemenin 26.10.2021 tarihli ve 2021/319 Esas, 2021/546 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; arsa niteliğindeki 759 parsel (yeni 341 ada 428 parsel) sayılı taşınmaz aynı zamanda kapama zeytin bahçesi olduğundan bu taşınmaz üzerindeki zeytin ağaçlarının da yaşlarına göre tespit edilecek verim miktarları ile değerlendirme tarihi olan 2012 yılı kilogram satış fiyatı ve üretim masraflarına göre tespit edilecek net geliri esas alınarak, kapitalizasyon faiz oranı da uygulanmak suretiyle belirlenecek bahçe değerinden; taşınmazın zeminine, ekilebilecek münavebe ürün gelirine göre biçilecek değeri düşülmek suretiyle tespit edilecek bedeline hükmedilmesi gerektiği gözetilmeden 759 parseldeki zeytin ağaçlarının bedeli dikkate alınmadan eksik bedel tespiti, Dairemizce arsa niteliğindeki 760 parsel (yeni 341 ada 429 parsel) sayılı taşınmaz üzerinde bulunan ağaçların sayısına göre kapama zeytin bahçesi olduğundan zeytin geliri esas alınarak değeri biçildikten ve zemine ekilebilecek münavebe ürünlerinin net gelirine göre belirlenen değer düşüldükten sonra muhtesat bedelinin belirlenmesinde bir isabetsizlik görülmediği belirtildiği hâlde, davalılar lehine oluşan usulî kazanılmış hak gözetilmeksizin bozma sonrası farklı bir yöntem esas alınarak eksik ağaç bedeline hükmedilmesi, Mahkemece bozma öncesi ilk hükme esas alınan bilirkişi raporunda dava konusu taşınmazın üzerinde yer alan sulama tesisatının değerinin 4.048 TL olarak alındığı ve bu husus bozma konusu yapılmadığı hâlde, davacı idare lehine oluşan usulî kazanılmış hak gözetilmeksizin bozma sonrası son hükme esas alınan bilirkişi raporunda sulama tesisatı değerinin 11.651 TL olarak kabul edilerek yapı değerinin fazla hesaplanması, kabule göre de davacı idare tarafından fazla depo edilen 502.946,57 TL'nin davalı tarafa ödendiğinin tespiti halinde, varsa bankadan çekilmesine kadar işlemiş mevduat faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı idareye verilmesine, ödenmemişse davacı idareye iadesine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması, ilk karar ile ödenmesi hüküm altına alınan 761.106,00 TL bedele 06.02.2013 tarihinden ilk karar tarihi olan 23.07.2013 tarihine, fark bedel olan 1.879.130,34 TL bedele ise 06.02.2013 tarihinden ikinci karar tarihi olan 08.02.2018 tarihine kadar yasal faiz uygulanmasına karar verilmesi gerekirken, kararın kesinleşme tarihine kadar yasal faize hükmedilmesi gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.

F. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Dördüncü Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile yol olarak tapudan terkinine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; bozma öncesi kararlarda müvekkili idare lehine vekâlet ücretine hükmedildiği hâlde, son kararda vekâlet ücretine hükmedilmemesinin usulî kazanılmış hakkın ihlali niteliğinde olduğunu, fark bedel olan 1.879.130 TL için ikinci karar tarihi olan 08.02.2018 tarihine kadar faiz uygulanması gerektiğini, dava konusu taşınmazlar arazi niteliğinde olduğu hâlde, arsa kabul edilmesinin doğru olmadığını, emsal alınan taşınmazın dava konusu taşınmazlardan farklı özelliklere sahip olduğunu, emsal karşılaştırmasının kanunun aradığı şartlara uygun olarak yapılmadığını, zeytin ağacının 7 yaşından sonra ürün vermeye başlayıp, maksimum verimine 11-96 yaş aralığında ulaştığını, maksimum verim dönemindeki veriler esas alınarak hesaplama yapılmasının hatalı olduğunu ileri sürmüştür.

2. Davalılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazlar için belirlenen bedelin düşük olduğunu, kamulaştırma bedeli için hükmedilen yasal faizin başlangıç ve bitiş tarihlerinin hatalı belirlendiğini, taşınmazlar üzerindeki ağaç değerleri ile sulama sistemi bedelinin piyasa rayicinin altında hesaplandığını ileri sürmüştür.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, ... olarak davacı idare ile davalı tapu malikleri arasındaki kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesi gereği yürürlükte bulunan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası, 11 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkraları ile 12 nci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Temyizen incelenen Mahkeme kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı ve bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; davacı idare vekilinin tüm, davalılar vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Davacı idare tarafından fazla depo edilen bedelin varsa davalı tarafa ödendiği tarihe kadar işlemiş nemaları ile birlikte iadesine karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi bozmayı gerektirir.

Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesi gereği yürürlükte bulunan 1086 sayılı Kanun’un 438 inci maddesi uyarınca Mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davacı idare vekilinin tüm, davalılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Davalılar vekilinin Mahkeme kararına yönelik temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile Mahkeme kararının hüküm fıkrasının (3) numaralı bendinde yer alan "işlenmiş" kelimesinin hükümden çıkartılması, yerine "varsa işlemiş" ibaresinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, davalıdan peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde iadesine,

16.01.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.