"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/3166 Esas, 2024/993 Karar
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Bodrum 2. Sulh Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/581 Esas, 2021/444 Karar
Taraflar arasındaki müdahalenin önlenmesi ve eski hale getirme davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın tazminat talebi yönünden reddine, eski hale iade talebi yönünden kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin Muğla ili, ..... ilçesi, .......köyü 229 ada 5 parselde kayıtlı, .......Sitesi, No: 19/128 nolu bağımsız bölümün maliki olduğunu, davalının ise aynı adreste davacı ile bitişik 19/129 nolu bağımsız bölümün maliki olduğunu, davalının ikiz villa diye tabir edilen, davacının evine duvarları bitişik olan bağımsız bölümünde 2019 yılının Şubat ayında, tüm maliklerin muvafakatini gerektiren yıkım ve inşaat ruhsatlarını almaksızın, evin genel görünümünü bozan, onaylı projeye aykırı inşaat işleri yaptırdığını, bu inşaat işlerinin müvekkilin evinin duvarlarına zarar verdiğini, binanın davalı tarafça ruhsatsız yıkımı gerçekleştirildikten sonra ruhsatsız yapılan yeni inşaat neticesinde kot farkının 60 cm yükseltildiğini, yığma yapı olan inşaatın niteliğinin betonarme hale getirildiğini, yığma ve betonarme yapının iki farklı inşaat tekniği olduğunu, davalıya ait ve betonarmeye dönüştürülen yapının davacı müvekkile ait yığma yapıya zarar verdiğini, ayrıca depremde bu iki farklı bina tekniğinin yan yana olmasının depremin verdiği zararı artırması da ihtimal dahilinde olduğunu ve yapılan inşaat işlerinin davacıya ait eve verdiği zararın tespitini talep ettiklerini, 2019 yılının Şubat ayında yapılan bu inşaatın imar barışından yararlanmasının da mümkün olmadığını, kış aylarında davacının yazlık evinde olmadığı bir zamanda yapılan bu işleri site yöneticisinin de denetlemediğini, bu nedenlerle ...... Sitesi, No: 19/129 nolu bağımsız bölümde davalı tarafından projeye aykırı olarak yapıldığı tespit olunacak yapıların yıkılarak eski hale getirilmesine, davacının evinde tespit olunacak zararın tazminine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının dava açmakta hukuki yararının olmadığını, davalı müvekkilinin yurt dışında yaşamakta olduğunu, davalının ........Sitesi, N.19/129 adresindeki dubleks mesken olan bağımsız bölümün maliki olduğunu, tarafların malik oldukları sitede yaygın kat mülkiyeti bulunduğunu, ....... Sitesine ait tüm bağımsız bölümleri kapsayan 2013/12 sayılı tadilat ruhsatları olduğunu, ......Sitesindeki villaların bakım ve onarımını yapan, bağımsız bölümlerde yani villaların duvarlarında meydana gelen çatlaklar nedeniyle 2017 yılı öncesinde ve sonrasında davalı müvekkilinin villası da dahil olmak üzere diğer villalarda da tadilat/inşaat yapan, depolar inşa eden firma/şahıslar vasıtası ile kapsamlı bir tadilat projesine uygun olarak, güçlendirme yapmak amacıyla ve villanın bakım inşa ve onarımı yapıldığını ve de davalı müvekkilinin bağımsız bölümü-villası depreme dayanıklı hale getirildiğini ve diğer doğal afetlere karşı da koruma sağlandığını, villa niteliğindeki binanın gabarisinin de aynı olduğunu, sitenin görünümünü de bozacak bir değişiklik olmadığına dair fotoğrafları ekte dosyaya sunduklarını, davalı müvekkilinin, bugüne kadar site dışındaki yaşamında olduğu gibi site içindeki yaşamında da doğruluk kurallarına uyarak yaşadığını, kimseyi rahatsız etmediğini ve de kimsenin haklarını çiğnemediğini, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın tazminat talebi yönünden reddine, eski hale iade talebi yönünden kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yeni çizdirilen projenin 01.07.2013 tarihinde onaylattırıldığını, ancak bu tadilat projesinin evlerin arkasına depo yapılması için hazırlanarak tasdik ettirilen bir proje olduğunu, özellikle 129 nolu bağımsız bölümün yeniden inşa edilmesi ile ilgili bir proje olmadığını, asıl proje yerine tadilat projesinin sanki tüm binaya ait bir tadilat projesi imiş gibi nazara alınarak yıkım ve inşaat ruhsatına bile gerek duyulmadan 31.12.2017 senesinden sonra imal edildiğini ve geçersiz bir yapı kayıt belgesi alındığını, bu inşaatın yapılması için kat maliklerinin onayı alınmadan site yönetimi, 27.07.2012 tarihli kat malikleri toplantısındaki bu ibareyi nazara almadan ve 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun (634 sayılı Kanun) sınırlarını aşarak dava konusu inşaat için yükleniciden bir taahhüt aldığını, bu taahhütle “site müdürlüğüne kontrol” yetkisinin yüklendiğini, üstelik taahhütnamenin 3 üncü maddesinde yazılı olan “maliye, ssk, belediye ve vergi dairesi gibi tüm resmî kurum ve kuruluşlarla yapılması zorunlu olan işlemleri için yüklenicinin kendisinin sorumlu olduğunu belirtmiş olmasına rağmen site yönetimi bu kontrollerini yapmadığını, bu kontrolü yapmış olsaydı 129 nolu bağımsız bölümün yıkılıp yeniden yapılması için gerekli olan yıkım ruhsatı, onaylı proje, inşaat ruhsatı gibi belgelerin olmadığını fark edeceğini, bunun dışında 17.07.2011 tarihli genel kurulda da yönetim planına ek olarak aykırı yapılaşmaya izin verilmeyeceğinin yazılı olduğunu, ancak binaların arkasına depo yapımı için yapılmış olan tadilat projesi, 6 sene sonra kargir binanın yıkılıp yerine betonarme olarak radya ... üzerine inşa edilmesinde usulsüz olarak kullanıldığını, dolayısı ile burada binanın kotlarının 12.12.1997 tarihli ve 1997/146 yapı ruhsatına ... teşkil eden projeden bulunması gerektiğini iddia ederek Mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde belirttiği hususları tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, maddi tazminat ve eski hale getirme istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 634 sayılı Kanun'un 19 uncu ve 33 üncü maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davacıdan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
20.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.