Logo

6. Hukuk Dairesi2022/2210 E. 2023/2404 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Hizmet sözleşmesi kapsamında yüklenici firma tarafından talep edilen asgari ücret farkının ödenip ödenmeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: Asgari ücretin kamu düzenine ilişkin olduğu ve sözleşmelerde asgari ücret farkı ödenmesini engelleyen hükümlerin geçersizliği gözetilerek, mahkemece yapılacak bilirkişi incelemesi neticesinde tespit edilecek asgari ücret farkı alacağına karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle, istinaf mahkemesinin esastan ret kararı ve ilk derece mahkemesinin reddine ilişkin kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1530 E., 2022/100 K.

İHBAR OLUNAN : ... vekili Avukat ...

DAVA TARİHİ : 14.03.2016

HÜKÜM/KARAR : Esastan Red

İLK DERECE MAHKEMESİ : Afyonkarahisar 2. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2016/282 E., 2020/391 K.

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirket ile davalı idare arasında 08.10.2015 tarihli 36 Ay süreli "Yemek Pişirme, Dağıtım ve Sonrası Hizmet Alımı"na ait sözleşme imzalandığını, sözleşme kapsamında 53 işçi çalıştırılacağını, ihale tarihi olan 2015 yılı itibarıyla işçilik maliyetleri üzerinden hazırlanan birim fiyatlar esas alınarak hizmet bedelinin belirlendiğini ancak asgari ücretin 2016 yılı itibariyle işverene maliyetinin 2.0017,58 TL'ye çıktığını, davacının dava konusu hizmet nedeniyle istihdam ettiği işçilerin maliyetinin öngörülemez şekilde arttığını, bu bağlamda davacının sözleşmedeki edimini yerine getirmesinin mümkün olmadığını, asgari ücretteki artış nedeniyle oluşan fiyat farkının ödenmesi gerektiğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla aşırı ifa güçlü nedeniyle şimdilik 10.000,00 TL fiyat farkı alacağının, idareye başvuru tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; asgari ücrette meydana gelen artışın idarenin fiyat farkı ödemesini gerektiren mücbir sebep hallerinden olmadığını, fiyat farkı ödemesini gerektirir başkaca bir durumu da bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; asgari ücret artışının mücbir sebep olarak değerlendirilemeyeceği gibi TBK'nın 138. maddesinde düzenleme bulan "aşırı ifa güçlüğü" kapsamında da değerlendirilemeyeceğini, salt asgari ücretin yükselmesinin davacının edimini yerine getirmesini olağanüstü zorlaştırmayacağını, 19/08/2019 tarihli bilirkişi raporunun denetime elverişli olup tarafların süreli olarak imzaladıkları sözleşme nedeni ile davalının fiyat farkı ödemesinin sözleşme serbestisi ve hakkaniyet ilkelerine aykırı olacağı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; asgari ücret artışından kaynaklanan fiyat farkının ilgili mevzuat kapsamında ödenip ödenmeyeceği noktasında bilirkişi raporları arasında çelişki bulunduğunu, somut uyuşmazlığa konu sözleşmede fiyat farkı verilmeyeceğine ilişkin düzenlemelerin, emredici nitelikte olan fiyat farkı esaslarına ve kamu ihale genel tebliğinin 81/1. maddesine aykırı olduğunu, TBK'nın 27. maddesi gereğince emredici hükümlere aykırı olan düzenlemelerin hükümsüz olduğunu belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile sözleşmenin 14. maddesi ile idari şartnamenin 25.1. ve 25.2. maddelerinde düzenlenen hükümler gereğince davacının davalıdan asgari ücret farkı talep edemeyecek bulunması, sözleşmenin 2016-2018 yıllarını kapsayan kısa süreli bir sözleşme olması, yasada belirlenen sınırlamalar içinde kalmak koşulu ile tarafların istedikleri koşullarda sözleşme yapabilecek olmaları, sözleşmenin yapıldığı tarihte, karşılıklı edimler arasındaki dengenin sonradan şartların değişmesi ile büyük ölçüde davacı aleyhine katlanılamayacak derecede bozulduğunun ve sözleşmenin temelinden çökmüş sayılacağının kabulüne olanak bulunmaması, uyarlama şartlarının gerçekleşmemesi dikkate alınarak, başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde, istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri temyiz nedeni olarak ileri sürmüştür.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflar arasındaki hizmet sözleşmesinden doğan asgari ücret fiyat farkı alacağının tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 369 ncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 nci maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 138. madde hükmü.

3. Değerlendirme

3.1.Asgari ücret kanunla belirlenmekte olup, belirlenen bu asgari ücret tutarının altında işçilere ödeme yapılması mümkün değildir. Sözleşmelerde asgari ücret altında ödeme yapılmasına ilişkin hükümler bulunması kanuna aykırılık nedeniyle yok hükmündedir. Asgari ücretin altında yapılan ödemeye ihtirazi kayıt konulmadan kabul edildiği gerekçe gösterilerek bu konudaki talebin reddi, asgari ücretin kamu düzenine ilişkin olması niteliğine aykırılık teşkil eder.

3.2.Somut olayda davacı ile davalı arasında "36 Ay Süreli Malzemeleri Yemek Pişirme, Dağıtım ve Sonrası Hizmet Alımı" konularında hizmet alım sözleşmesi imzalandığı, sözleşme kapsamında davalı yanca yapılan ödemelere asgari ücret fiyat farkının eklenmediği anlaşılmaktadır.

Az yukarıda belirtildiği şekilde, asgari ücret kamu düzenine ilişkindir. İşçiye asgari ücretten az ücret ödenmesi halinde devlet kamu gücünü kullanarak ücretin asgari ücret seviyesine çıkartılmasını sağlamalıdır. Tarafı kim olursa olsun sözleşmelerde asgari ücret fiyat farkı ödenmesinin önüne geçen hükümler konulması veya birtakım gerekçelerle bunun önüne geçmeye çalışılması asgari ücretin kamu düzeni niteliğiyle bağdaşmaz.

Bu durumda mahkemece, alanında uzman bilirkişi marifetiyle eski ve yeni brüt asgari ücret tutarları arasındaki fiyat farkının hesaplanması ile tespit edilecek miktar üzerinden asgari ücret fiyat farkı alacağına karar verilmesi gerekirken, aksi düşüncelerle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamış, kararın bu gerekçeyle davacı yararına bozulması gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Bölge Adliye Mahkemesinin esastan ret kararının KALDIRILMASINA

İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

20.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.