Logo

6. Hukuk Dairesi2022/2218 E. 2023/3235 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Mirasçılardan alınan vekaletname ile yapılan kat karşılığı inşaat sözleşmesi sonucu davacıların arsa paylarına isabet eden bağımsız bölümlerin vekil tarafından kendi ve yakını üzerine geçirilmesi nedeniyle açılan tapu iptali ve tescil davasının kabulünün hukuka uygun olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Vekilin, vekaletnamede belirtilen yetkiyi aşarak ve mirasçıların açık bir feragati olmaksızın, davacıların arsa paylarına isabet eden bağımsız bölümleri kendi ve yakını üzerine geçirmesinin vekalet görevinin kötüye kullanılması ve davacıların haklarını ihlal etmesi nedeniyle, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/11 E., 2022/317 K.

DAVA TARİHİ : 20.12.2017

HÜKÜM/KARAR : Esastan Red

İLK DERECE MAHKEMESİ : Gebze 4. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2017/438 E., 2021/336 K.

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalılar ... ve ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; anneleri davalı ... ve dava dışı kardeşleri Kadir ve ... ile hissedarı oldukları murislerinden kalan dava konusu 2774 ada 6 parsel sayılı taşınmazda kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapılması amacıyla davalı ...’e verdikleri vekaletnameye istinaden davalı ... ile diğer davalı yüklenici şirket arasında kat karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlendiğini, anılan sözleşme ile 774 ada 6 parsel ile 7 parsel tevhit edilerek oluşacak parselde yapılacak inşaattan arsalarına düşen 3,15,16 no.lu dairelerin davalı ...’e verileceğinin kararlaştırıldığını, oysa anılan bağımsız bölümlerde kendilerinin de 1/8 er payları bulunduğunu, buna rağmen kat irtifakı ile kendilerinin hisseleri bulunan 3 no.lu dairenin davalı ...’e, 16 no.lu dairenin kardeşleri ...’in eşi davalı ...'ye devredildiğini, 15 no.lu dairenin ise davalı yüklenici uhdesinde olduğunu, davalı ...'nin müvekkillerince verilen vekaletnameyi kötüye kullandığını, diğer davalıların da iş birliği ile hareket ederek müvekkillerini zarara uğrattıklarını beyan ederek; hisseleri nispetinde tapu iptal ve tescili, olmadığı takdirde 30.000,00 TL tazminatın davalılardan tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı yüklenici şirket vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilin davacı ve davalılarla olan ilişkide taraf olmadığını, edimlerini yerine getirerek inşaatı tamamladığını, 3 no.lu daireyi davalı ...’e, 16 no.lu daireyi davalı ...'nin yönlendirmesi ile diğer davalı ...'ye devrettiğini, 15 no.lu dairenin de mahkemece kime tescil edileceğinin belirleneceğini beyan etmiştir.

Davalı ... cevap dilekçesinde özetle; davacıların taşınmazla ilgili tüm yetkileri tarafına devrettiklerini, kendisinden herhangi bir hak talep etmeyeceklerini bildirdiklerini, bu nedenle davanın reddini savunmuştur.

Davalı ... cevap dilekçesinde özetle; taşınmazı bedelini ödeyerek devraldığını beyan ederek, davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;arsa sahiplerine düşecek olan bağımsız bölümlerden 3 no.lu bağımsız bölümün davalı ...'ye satış gösterilerek verildiği, 16 no.lu bağımsız bölümün davalı ...'ye satış gösterilerek verildiği ve 15 no.lu bağımsız bölümün ise davalı şirket kendi üzerinde bıraktığı, bu haliyle davacıların ayrı ayrı hakları olan 1/8 payı bu 3 bağımsız bölümden alamadığı anlaşıldığından, davanın kabulü ile dava konusu 3,15,16 no.lu dairelerin 1/8 er payın iptali ile davacılar ..., ... ve ..., 1/9 payın iptali ile davacı ... adına tesciline karar verilmiş, davacı vekilinin tashih talebi üzerine mahkemece 04.11.2021 tarihli tashih kararı ile davacılardan ...'ın payı 1/8 olarak düzeltilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar ... ve ... vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalılar ... ve ... vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kararda davanın kabulünün hangi somut gerekçeye dayandığının belli olmadığı görüldüğünü, davacılar, anneleri olan ...'ye, yüklenici firma ile olan anlaşma ve devamı konusunda tüm yetkiyi vermişler, bilahare yüklenici firma da müvekkili ...'nin iradesini yanıltmak suretiyle arsayı üzerine aldığını, dava esnasında sadece davacıların tanıklarının dinlendiğini, tanıklara davetiye çıkarılmadığını belirterek, kararın kaldırılmasını talep etmişlerdir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;dava konusu bağımsız bölümlerin tevhit işleminden önceki 2774/6 ada parsel sayılı taşınmazda davacıların 1/8 oranında paylarının olduğu, davalı ...'in mirasçılardan ve davacılardan aldığı vekaletname ile 2774/6 ada parsel sayılı taşınmazı davalı şirkete satış göstererek sattığı ve anılan parselle ilgili kat karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlediği, sözleşme gereği dava konusu dairelerin arsa sahiplerine ait olacağı, buna rağmen davalı ...’in kendisine davacıların verdiği vekaleti kötüye kullanarak davacıların haklarından açıkça vazgeçmesi olmamasına rağmen dava konusu daireleri davalı yüklenici ile yapılan sözleşme ile kendisine verileceğini kararlaştırdığı, davalı yüklenici şirketin bu parsel üzerine inşaat yaptığı ve inşaatta kat irtifakı kurduğu, davacıların 2774/6 ada parsel sayılı taşınmazdaki hakları olan 1/8 pay oranında yapılan inşaattan haklarının olduğu, bu haklarının da arsa sahiplerine kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereği düşecek olan bağımsız bölümlerde olması gerektiği, bu nedenle davalı ... adına kayıtlı 3 no.lu daire ile diğer davalı yüklenici adına kayıtlı 15 no.lu dairedeki davacıların arsa payları oranında verilen iptal ve tescil kararlarının yerinde olduğu, 16 no.lu dairenin davalı tarafça temliki işleminde tarafların yakın akraba olmaları nedeniyle davalı ...'nin davalı ... ile el ve işbirliği içerisinde hareket ederek davacıları zararlandırma kastıyla hareket ettikleri değerlendirilerek, başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar ... ve ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalılar vekili temyiz dilekçesinde, istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri temyiz nedeni olarak ileri sürmüştür.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan muris muvazaasına dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 369 ncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 nci maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 470 ve devamı maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunun 371 nci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.6098 sayılı Türk Borçlar Kanununda (TBK) sadakat ve özen borcu, vekilin vekil edene karşı en önde gelen borcu olarak kabul edilmiş ve 506. maddesinde (818 s. Borçlar Kanununun 390.) aynen; "Vekil, vekâlet borcunu bizzat ifa etmekle yükümlüdür. Ancak vekile yetki verildiği veya durumun zorunlu ya da teamülün mümkün kıldığı hâllerde vekil, işi başkasına yaptırabilir. Vekil üstlendiği iş ve hizmetleri, vekâlet verenin haklı menfaatlerini gözeterek, sadakat ve özenle yürütmekle yükümlüdür.

Vekilin özen borcundan doğan sorumluluğunun belirlenmesinde, benzer alanda iş ve hizmetleri üstlenen basiretli bir vekilin göstermesi gereken davranış esas alınır." hükmüne yer verilmiştir. Bu itibarla vekil, vekil edenin yararına ve iradesine uygun hareket etme, onu zararlandırıcı davranışlardan kaçınma yükümlülüğü altındadır.

3. Somut olayda; dava konusu bağımsız bölümlerin tevhit işleminden önceki 2774/6 ada parsel sayılı taşınmazda davacıların 1/8 oranında paylarının olduğu, davalı ...'in mirasçılardan aldığı vekaletname ile 2774/6 ada parsel sayılı taşınmazı davalı şirkete satış göstererek sattığı ve anılan parselle ilgili kat karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlediği, sözleşme gereği dava konusu dairelerin arsa sahiplerine ait olacağı, buna rağmen davalı ...’in kendisine davacıların verdiği vekaleti kötüye kullanarak dava konusu daireleri davalı yüklenici ile yapılan sözleşme ile kendisine verileceğini kararlaştırarak kendi üzerine aldığı, 16 no.lu daireyi ise gelini ...'ye satış olarak gösterdiği, davacılar verilen vekaletname kapsamında haklarından açıkça feragat etmemiş olmakla, davacıların 2774/6 ada parsel sayılı taşınmazdaki hakları olan 1/8 pay oranında yapılan inşaattan haklarının olduğu, bu haklarının da arsa sahiplerine kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereği düşecek olan bağımsız bölümlerde olması gerektiği dikkate alındığında, mahkemece verilen kararda isabetsizlik görülmemiştir.

4.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, davalılar vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanunun 370 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı harcın temyiz eden davalılardan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

11.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.