Logo

6. Hukuk Dairesi2022/2288 E. 2023/2686 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Yapılan ihale sonucunda imzalanan sözleşme gereği ifa edilen işin kesin kabulünün yapılmasına rağmen teminat mektubunun iadesi talebi.

Gerekçe ve Sonuç: İşin teknik şartnameye uygun yapılmadığı ve davalı idarenin sözleşmeye aykırı imalat bedeli ile yapılması gereken imalat bedeli arasındaki farkı teminattan kesme hakkı bulunduğu gözetilerek yerel mahkemenin teminat mektubunun bir kısmının irat kaydedilmesine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/391 E., 2019/546 K.

HÜKÜM/KARAR : Kısmen Kabul

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı davacı vekili ve katılma yoluyla davalı vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı idarenin yaptığı ihale sonucunda sözleşme imzaladığını, işi sözleşmeye, projelere ve şartnamelere uygun ve eksiksiz olarak ifa ettiğini, geçici ve kesin kabullerin yapıldığını ancak haksız şekilde teminatının iade edilmediğini ileri sürerek idarece haksız el konulan 53.500,00 TL kesin teminatın iadesine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının üstlendiği işte teknik şartnameye aykırı olarak kullanılan meşe parke kalınlığının 22mm değil, 16 mm olduğu, meşe parke altında yapılması gereken 3 kat ahşap ızgaranın yapılmadığı, 16 mm'lik meşe parkenin beton üzerine yapıştırma yolu ile imalatın yapıldığı ve cilalandığının tespit edildiğini, tanzim edilen kesin hesap neticesinde, davacı yüklenicinin idareye borcu bulunduğunun tespit edildiğini ve işbu 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu' nun 477.maddesi gereği, geçici kabul incelemesinde tutanak halinde eksik/kusurlu belirtilen işler dışında kalan imalatların idarece kabul edilmiş sayılacağı ve bunlara ilişkin yüklenicinin sorumlu olmayacağının belirtildiğini ancak söz konusu maddenin devamında "...ancak, onun tarafından kasten gizlenen ve usulüne göze gözden geçirme sırasında fark edilemeyecek olan ayıplar için sorumluluğu devam eder" dendiğini, ayrıca aynı Kanunun 475.maddesinin böyle bir durumda idareye seçimlik hak tanıdığını, idarenin bu seçimlik hakkını kullanarak kesin hesap aşamasında ayıplı malı kabul ettiğini ancak yüklenicinin ayıbı oranında iş bedelinde eksiliş yaptığını, yasal olarak da bu hakkın idareye tanındığını, zira ayıbın ilk inceleme ile tespit edilebilecek nitelikte olmayıp sonradan ahşap parkede oluşan zedelenme ile tespit edildiğini, Yapım İşleri Genel Şartnamesinin 24.maddesi şartları, söz konusu işte oluştuğundan davacının teminat iadesi yapılmayarak borcuna mahsuben Hazineye irat kaydedilmesinin yerinde görüldüğünü savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin tarihli ve 2013/497 Esas, 2015/186 Karar sayılı kararıyla; davanın kısmen kabulü ile ; Şekerbank Ankara Mamak Şubesinin 30.08.2016 tarihine kadar geçerli 26.04.2011 tarih ve U2011042600848 numaralı 53.500,00.-TL bedelli teminat mektubunun 194,00.-TL'sinin serbest bırakılmasına, 53.306,00.-TL' sinin davalı adına irat kaydına karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA

A. Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 29.05.2019 tarihli ve 2016/13823 Esas, 2019/6770 Karar sayılı kararıyla mahkemece hüküm kurulurken kısa kararda "53.500,00 TL bedelli teminat mektubunun iadesine'' denilmiş, gerekçeli kararın hüküm kısmında ise kısa karardan farklı olarak " Davanın kısmen kabulü ile; Şekerbank Ankara Mamak Şubesinin 30.08.2016 tarihine kadar geçerli 26.04.2011 tarih ve U2011042600848 numaralı 53.500,00.-TL bedelli teminat mektubunun 194,00.-TL'sinin serbest bırakılmasına, 53.306,00.-TL'sinin davalı adına irat kaydına," denilmiş olmakla kısa kararla gerekçeli karar arasında çelişki oluştuğu gerekçesi ile kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Bayındırlık İşleri Genel Şartnamesinin sözleşme ve eklerine uymayan işleri düzenleyen 24.maddesinin 2.fıkrasına göre, yüklenici tarafından proje şartnameden farklı olarak yapılmış olan işlerin, fen ve sanat kurallarına ve istenilen özelliklere uygun oldukları idarece tespit edilirse, bu işlerin eni durumları ile de kabul edilebileceği, bu şekilde yapılan işlerin boyutları, emeğin değeri ve malzemesi daha az ise bedelinin ona göre ödeneceğinin belirtildiği, 25.maddenin son fıkrasında ise sorumluluğu yükleniciye ait olduğu anlaşılan hatalı, kusurlu ve malzemesi şartnameye uymayan işlerin bedelleri, geçici hakedişlere girmiş olsa bile, yüklenicinin daha sonraki hakedişlerinden veya kesin hakedişinden veyahut teminatından kesileceğinin belirtildiği, mahallinde yapılan keşif ve alınan bilirkişi raporuna göre ahşap parke imalatının teknik şartnameye uygun olmadığı, davaya konu olan MSB 680/A pozu ile yapılması gereken ahşap parke imalatının yapılmamış olduğu ve yerine beton üzerine 16 mm ahşap parke döşendiği ve cilalandığı bu durumda sözleşme ve teknik şartnameye göre 53.500,00 TL bedelli teminat mektubundan yapılmış olan imalat bedeli ve yapılması gereken imalat bedeli arasındaki fark bedeli 53.306,00.-TL' nin davalı idare adına irat kaydedilmesi gerekçesi ile davanın kısmen kabulü ile ; Şekerbank Ankara Mamak Şubesinin 30.08.2016 tarihine kadar geçerli 26.04.2011 tarih ve U2011042600848 numaralı 53.500,00.-TL bedelli teminat mektubunun 194,00.-TL'sinin serbest bırakılmasına, 53.306,00.-TL' sinin davalı adına irat kaydına, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve katılma yolu ile davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle,sözleşme konusu işin tamamlandığını, işin kesin kabulünün yapıldığını, bu aşamadan sonra yüklenicinin sorumluluğunun kalmadığını, kesin kabul tutanağının idareyi bağladığını, hükme esas alınan bilirkişi raporunun hatalı olduğunu, salt poz numaralarındaki birim fiyatlarının esas alınarak hesaplama yapılmasının isabetli olmadığını, birim fiyatlar ile davacı yüklenici uhdesinde kalan ihale bedellerinin aynı olmadığını, birim fiyatların yaklaşık maliyeti gösterirken, davacının fiyattan kırım yaparak ihaleyi kazandığını, yaklaşık maliyette eksik iş 90.000 TL görünürken ihale bedelinin bundan düşük olduğunu, davalı idarenin 90.613 TL ödeme yapmadığını, daha düşük ödeme yaptığını, ancak hesaplamada davalı tarafından yapılan ödemenin dikkate alınmadığını, yaklaşık maliyete göre hesaplanan eksik olduğu iddia edilen iş bedelinin dikkate alındığını, yapılması gereken işte kullanılacak malzemenin 22 mm kalınlığında parke olduğu, kullanılan malzemenin ise 16mm olduğu 6mm kalın malzemenin diğerinden 3 katı fazla fiyatta olması hesaplamanın doğru olmadığını gösterdiğini belirtmiştir.

2.Davalı vekili katılma yoluyla temyiz dilekçesinde özetle, müvekkili idarenin harçtan muaf olmasına rağmen başvuru harcı ve vekalet harcından sorumlu tutulmasının doğru olmadığını beyanla kararı temyiz etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, teminat mektubunun iadesi istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun geçici 3 ncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 428 nci maddesi, 438 nci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 ncu maddesinin ikinci fıkrası.

3. Değerlendirme

1.Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunun geçici 3 ncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanunun 428 nci maddesi ile 439 ncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden davacıdan yükletilmesine,

Davalı harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,

Karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,12.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.