Logo

6. Hukuk Dairesi2022/2653 E. 2023/3299 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasında akdedilen makine kiralama ve danışmanlık sözleşmesinden kaynaklanan alacak miktarı uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, sözleşme hükümleri ve tarafların sunduğu deliller doğrultusunda alacak miktarını hesaplaması ve davalı tarafından yapılan ödemeleri mahsup etmesi usul ve yasaya uygun bulunarak, yerel mahkemenin kararı onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2018/550 E., 2022/98 K.

DAVA TARİHİ : 11.07.2014

HÜKÜM/KARAR : Kısmen Kabul

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirket ile 13.09.2012 başlangıç tarihli ve 1 yıl süreli "Makine Kiralaması ve Danışmanlık Protokolü" yapıldığını, bu protokole göre, davalıya bir kısım makinelerin teslim edildiğini ve 8 ay boyunca danışmanlık hizmeti verildiğini, ancak davalının trafo kapasitesini yükselteceğini taahhüt etmesine rağmen kapasiteyi artırmadığı için makineleri kullanamadığını ve makinelerin 15 ay davalının fabrikasında kaldığını, davalının sözleşmeye göre ödemesi gereken 234.000 USD danışmanlık ve kira bedeli olması gerekirken 14.476 USD ödeme yaptığını ileri sürerek şimdilik 200.000 TL danışmanlık ve kira bedelinin tahsiline karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının taleplerinin açık olmadığını, hangi iş için ne kadar miktarda alacak talep ettiğini bildirmediğini, protokole göre, makine kira bedelinin üretim miktarına göre belirlendiğini, üretim yapılmaması nedeninin trafonun eksikliği değil yeteri kadar iş alınamaması olduğunu ve bu durumun davalının kusurundan kaynaklanmadığını, davalının kiraladığı makinelerle ilgili ücretsiz danışmanlık vermesi gerektiğini, bu nedenle davacının herhangi bir alacağının olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 05.11.2015 tarih, 2014/395 Esas 2015/462 Karar sayılı kararı ile davanın kira sözleşmesinden kaynaklandığı, HMK'nun 4. maddesi gereğince görevli mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemesi olduğu gerekçesiyle, davanın dava şartı noksanlığı bulunduğundan HMK'nun 114/1-c ve 115/2.maddeleri uyarınca usulden reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 29.05.2018 tarihli ve 2017/5662 Esas 2018/6016 Karar sayılı kararıyla taraflar arasında aktedilen 13.09.2012 başlangıç tarihli, 1 yıl süreli ve bir kısım makinelerin kiralanması ve danışmanlık hizmeti verilmesine ilişkin karma nitelikli bir sözleşme olduğu hususunda uyuşmazlık olmadığı, davanın sözleşmeye göre davalı tarafından ödenmesi gereken kira ve danışmanlık hizmeti bedeli olan 200.000 TL'nin tahsili istemine ilişkin olup, taraflar arasında protokolün karma bir sözleşme olduğu ve hükümlerinin tamamının değerlendirildiğinde bir hizmet sözleşmesi niteliğinde olduğu anlaşıldığına göre görevli mahkeme genel mahkemeler olup, mahkemece esasa girilerek davanın sonuçlandırılması gerekirken, Sulh Hukuk Mahkemeleri’nin görevli olduğundan bahisle davanın reddinin doğru olmadığı gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı ile davalı şirketin 13.09.2012 tarihli makine kiralanması ve danışmanlık protokolü imzalandığı, protokole göre ENH üretimine yönelik makinelerin kiralanması ve ENH direklerinin imalatının yaptırılması için danışmanlık anlaşması şartlarını ortaya koymak için imzalandığı, davalı şirket ile davacının bir yıl boyunca davacıya ait makinelerin kira bedeli ve ENH üretiminin yapılması için gerekli sistemin oturtulması ve direklerin üretilmesi için eleman yetiştirilmesi işleri karşılığında yıllık bazda üretilecek minimum 4300 ton direk ağırlığı üzerinden 30USD/Ton bedel ile ödenmesi hususunda anlaştıkları, davacının davalıya danışmanlık hizmetini sekiz ay verdiği, buna göre davacının sözleşmede belirlenen minimum üretim miktarı üzerinden olmak üzere ve yine sözleşmede belirlenen değer ile davacının hak kazanabileceği tutarın 222.999,28 TL olacağı, davalı ödemesi olan 70.006,00 TL'nin düşülmesi sonucu davacının kalan alacak tutarının 142.993,28 TL olduğunun anlaşıldığı, her ne kadar bilirkişi raporunda 80.006,00 TL ödeme yapıldığı belirtilmiş ise de, 10.000,00 TL ödemenin dava dışı ... Ltd. Şti'ye yapıldığı, bu şirketin ayrı bir tüzel kişiliği bulunduğu ve davalı ile aralarındaki ilişkinin dava konusu sözleşmeden ayrı bir ilişki olduğu, dolayısıyla bu ödemenin davacı alacağından mahsup edilemeyeceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 152.993,28 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsiline karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı vekili temyiz dilekçesinde; 13.12.2021 tarihli bilirkişi raporunda müvekkilinin 222.999,28 TL olarak tespit edilen alacağından 80.006,00 TL olarak tespit edilen davalı tarafın yaptığı ödemeler düşülmüşse de, 80.006,00 TL'nin içinde sözleşme bedeli olarak kabul edilmesi mümkün olmayan 33.040,00 TL'lik, sözleşme gereği davalı şirketin yapmak zorunda olduğu harcama kalemlerine ait olan direk imalat bedeli yer almaması gerektiğini belirterek mahkeme kararının bozularak davanın kabulüne karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

2.Davalı vekili temyiz dilekçesinde; tarafların tacir olduğunu yapılan işin ticari olduğunu görevli mahkemenin ticaret mahkemesi olduğunu, davacının müvekkil şirkete hem danışmanlık hizmeti verdiğini hem de makina kiraladığını iddia ederek talep ettiği 200.000,00 TL. alacağın bu hizmetlerin karşılığı olduğu belirtilmesine rağmen bedelin ne kadarının danışmanlık hizmeti olduğu ne kadarının makine kiralama işi olduğunu mahkemece verilen kesin süreye rağmen açıklanmadığını, sırf aradaki sözleşmenin varlığının, sözleşme hükümlerinin yerine getirildiğine karine olmadığı, davacının kendine ait ticari defter ve kayıt tutmadığını,. ... Ltd.Şti ye ait ticari defter ve belgeleri de sunmadığını,. davacının davasını ispat edemediğini belirterek mahkeme kararının bozularak davanın reddine karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflar arasında akdedilen bir kısım makinelerin kiralanması ve danışmanlık hizmeti verilmesine ilişkin karma nitelikteki sözleşmeye dayalı alacak istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427 nci ve devamı maddeleri

3. Değerlendirme

1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunun geçici 3 ncü maddesinin 2 nci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanunun 427 nci maddesi ile 439 ncu maddesinin 2 nci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesinin hukukça mümkün olmadığı anlaşılmakla ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edenlerden alınmasına,

Dosyanın mahkemesine gönderilmesine,

Karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine,

16.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.