"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 31. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/221 E., 2022/317 K.
DAVA TARİHİ : 02.02.2016
HÜKÜM/KARAR : Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Bolu 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/153 E., 2021/551 K.
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından duruşma istemli temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 10.10.2023 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.
Belli edilen günde davacı vekili Avukat ... ile davalı vekili Avukat ...'ın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı arsa sahibi vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ile dava dışı yüklenici Ber- Tan İnş. arasında Bolu 3. Noterliğinin 12.06.2007 tarih ve 9675 yevmiye numaralı arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, sözleşmeden doğan hak ve yükümlülüklerin Bolu 3. Noterliğinin 07.12.2007 tarih ve 21558 no.lu devir sözleşmesi ile davalı kooperatife devredildiğini, 09.08.2007 tarihinde Abant Yapı Denetim Şirketi ile 1109 ada 14 parsel için yapı denetim sözleşmesi imzalandığını, söz konusu yapı denetim şirketince arsa sahibi müvekkili aleyhine alacak davası açıldığını, yargılama neticesinde Bolu 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/260 E. 2009/384 K. sayılı kararı ile yapı denetim ücreti ödenmediğinden bahisle 78.917,25 TL bedelin müvekkilinden alınmasına karar verildiğini, bu ilam ile yapı denetim firması tarafından Bolu 2. İcra Müdürlüğünün 2010/373 takip sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, icra tehdidi altında davacı müvekkilinin 116.537,00 TL ödemek zorunda kaldığını belirterek ödediği bedelin davalı yüklenici kooperatiften tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı yüklenici vekili cevap dilekçesinde özetle; sözleşmede açıkça yapı denetim ücretinin ödeneceğine dair hüküm olmadığını, zamanaşımı süresinin dolduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile özetle; 4708 sayılı Yapı Denetimi Hakkında Kanunun 2/1. maddesine göre; yapı denetim hizmeti yapı sahibi veya vekili ile yapı denetim kuruluşu arasında akdedilen yapı denetim hizmet sözleşmesi hükümlerine göre yürütülür. Kanunun emredici hükmüne göre yapı sahibi, inşaat sözleşmesi yaptığı yükleniciyi bu iş için vekil tayin edemez. Kural olarak da sözleşmenin tarafı olduğundan Kanunun 5. maddesi hükmü gereğince yapı denetim hizmet bedelinden yapı sahibi sorumludur. Ancak arsa sahibi (yapı sahibi) ile yüklenici arasındaki sözleşmede özel hüküm bulunması halinde, yapı denetim hizmet bedelini ödeyen arsa sahibi ödediği bu bedeli yükleniciden talep edebilir. Dava dışı Bertan İnş. Müh. Tur. San. ve Tic. Ltd Şti ile davacı arasında Bolu 3. Noterliğinin 12/06/2007 tarihli 9675 yevmiye numaralı arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin imzalandığı, bu sözleşmede yapı denetim ücretinden sorumluluğu düzenleyen özel bir maddenin bulunmadığı, daha sonra davalı ile dava dışı Bertan İnş. Müh. Tur. San. ve Tic. Ltd Şti arasında arsa maliki davacının da katıldığı Bolu 3. Noterliğinin 07/12/2007 tarihli 21553 yevmiye numaralı bir devir sözleşmesinin imzalandığı ve bu sözleşme kapsamında da sorumluluğu düzenleyen bir hükmün bulunmadığı, davacı, davalı ve dava dışı Bertan İnş. Müh. Tur. San. ve Tic. Ltd Şti.'nin imza altına aldığı 26/02/2009 tarihli devir ve istisna sözleşmesi başlıklı belge ile arsa malikinin tüm yükümlülüklerinin dava dışı Bertan İnş. Müh. Tur. San. ve Tic. Ltd Şti.'ye ait olacağının düzenlenmesi karşısında, yasal düzenleme doğrultusunda davalının yapı denetim ücretinden sorumlu tutulamayacağı kanaati ile davacının davasının reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Nedenleri
Davacı vekili istinaf başvurusunda özetle; arsa payı karşılığı inşaat ve devir sözleşmesinde tüm inşaat masraflarının yüklenicinin sorumluluğunda olduğunun belirtildiği, yapı denetimin iskan izni için zorunlu olduğu, yapı denetim sözleşmesinin davalı kooperatif tarafından kullanıldığı, mahkeme kararında kooperatife rücu edilebileceği ifade edildiği belirtilerek istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile özetle; istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı vekili, istinaf dilekçesinde belirtilen gerekçelerle kararı temyiz etmiştir.
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, arsa sahibi tarafından ödenen yapı denetim ücretinin yükleniciden rücuen tahsili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
4708 sayılı Yapı Denetimi Hakkında Kanunun 2/1 inci, 5 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Taraflar arasında imzalanan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi ve devir sözleşmelerinde yapı denetim ücretinden davalı kooperatifin sorumlu olacağı kararlaştırılmamıştır. Her ne kadar Bolu 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/260 E., 2009/384 K. sayılı kararının gerekçe kısmında, davalı arsa sahibinin dava dışı kooperatife rücu edebileceği belirtilmiş ise de söz konusu davada kooperatif taraf olmadığı gibi dava kooperatife ihbar da edilmediğinden söz konusu kararın davalı kooperatif açısından bağlayıcı olmayacağı da dikkate alınarak davacı vekilinin yerinde olmayan tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
3.İncelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 31. Hukuk Dairesinin 2022/221 Esas, 2022/317 Karar
ve 29.03.2022 tarihli kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca
ONANMASINA,
17.100,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak Yargıtay duruşmasında vekille temsil olunan
davalıya verilmesine,
Aşağıda yazılı olan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
10.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.