Logo

6. Hukuk Dairesi2022/2910 E. 2023/3823 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Eser sözleşmesinden kaynaklanan eksik ve kusurlu iş bedeli ile bu işlerin giderilme maliyetlerinin talep edildiği alacak davası.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından imzalanan iş teslim tutanakları ve taraflar arasında imzalanan ibra niteliğindeki belgeyle, işin eksiksiz teslim alındığının ve karşılıklı alacak verecek ilişkisinin kalmadığının kabul edildiği, ayrıca tespit edilen eksikliklerin gizli ayıp niteliğinde olmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2020/427 E., 2022/352 K.

DAVA TARİHİ : 16.05.2017

HÜKÜM/KARAR : Esastan Red

İLK DERECE MAHKEMESİ : Keskin Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2017/98 E., 2019/104 K.

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin Kırıkkale Valiliği İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğünce başlatılan büyükbaş besi hayvancılığı projesi ile ilgili olarak müvekkiline ait olan taşınmaz üzerinde büyükbaş besi hayvancılığı yetiştirmek üzere idare ile sözleşme imzalandığını, bu işi için yüklenici olarak davalı şirketle sözleşme imzaladığını, sözleşmenin imzalanmasından sonra davalı şirketçe işlerin yapımına başlanıldığını ancak ahır inşaatında ve yem deposunda ısı yalıtımının belirlenen şekilde yapılmaması vs. nedenlerle idarece 10/12/2015 tarihinde toplam 90.000,00 TL civarında eksik imalattan kaynaklı tutanak düzenlendiğini, eksik ve yapılmayan imalata rağmen davalı yanca 21/12/2015 tarihinde KDV dahil 1.203.337,43 TL üzerinden fatura kesildiğini, bu faturaya istinaden müvekkilince dava dilekçesinde belirtilen tarihlerde ve miktarlarda olmak üzere toplam 1.603.337,43 TL davalıya ödeme yapıldığını, tüm bu yatırımlardan sonra tarafların bir araya gelerek 27/01/2016 tarihinde yatırımcı-yüklenici tutanağı düzenlenmek suretiyle taraflar arasında ibraname mahiyetindeki belgenin 2015/16 nolu tebliğ kapsamında düzenlendiğini, müvekkilince Keskin Sulh Hukuk Mahkemesinin 2017/2 D.İş sayılı dosyasında yaptırılan tespit sonucu verilen tespit raporuyla inşaat, mekanik tesisat, elektrik tesisatı, idari bina, yem deposu, ahır ve genel olarak yapılan imalatlardaki eksik ve kusurların tespit edildiğini, bilirkişi incelemesi neticesinde proje ve mahal metrajına göre yapılmayan eksik imalatların toplamının KDV dahil 137.994,64 TL ve hatalı yapılan imalatların projeye uygun hale getirilebilmesi için gereken maliyet tutarının KDV dahil 100.792,64 TL olmak üzere toplam 238.787,28 TL eksik ve kusurlu işin bulunduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı olmak üzere bu bedelden şimdilik 5.000,00 TL'nın, 2017/2 D.İş sayılı dosyadaki tespit masraflarıyla birlikte ve sözleşme tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, davacı vekili ıslah dilekçesiyle bilirkişi raporu doğrultusunda davada 5.000,00 TL'lık talebini toplamda 255.089,63 TL'na yükselterek 5.000,00 TL'nın dava, ıslah edilen kısmın ise ıslah tarihinden itibaren en yüksek mevduat faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; 30/12/2015 tarihli iş yeri teslim tutanağı ile işin davacı tarafından kesin şekilde kabul edildiğini, bu güne kadar davacının hiçbir ayıp bildiriminde bulunmadığını, davacının bahsi geçen tutanakla işi tam ve eksiksiz aldığını kabul ve ikrar etmesinin yanında müvekkiline olan borcunu da ikrar ettiğini, davacının borcunun yalnızca 400.000,00 TL'lık kısmını ödediğini, bakiye kısmını ise ödemediğini, davacının ödeme iddiasının gerçek dışı olduğunu ve rakamları birbirine karıştırdığını belirterek, davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile yüklenicinin eseri sözleşmede belirtildiği şekilde ayıpsız teslim ettiği, sonradan çıkan ayıpların gizli ayıp olmadığı, hem İl Proje Yürütme Kurulu personellerinin eseri eksiksiz teslim aldıkları yönündeki tutanaklardan, davacı ile davalı arasında herhangi bir alacak verecek ilişkisi kalmadığı yönünde imzalanan tutanaktan hem de dosyaya sunulan denetime elverişle bilirkişi raporundan anlaşıldığından davacının talebinin MK 2. maddesinde düzenlenen dürüstlük kuralı ile de bağdaşmadığı anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; bilirkişi raporunda her ne kadar ayıpların gizli olmadığı belirtilmiş ise de, raporun birinci sayfasında ahır inşaatı duvarlarındaki dış cephe sıva ve boyaların döküldüğü ve sıva ve boyalarda kısa süre de olması beklenmeyen tahribatların ve dökülmelerin olduğu şeklinde aksi bir tespitin yer aldığını, imalatın gizli ayıplı olduğunu, mahkemece 30.03.2016 tarihli makine ve ekipmanların alım ve montajının eksiksiz ve kusursuz olarak tamamlandığı yönünde tutulan tutanak ile aynı tarihli inşaat işlerinin hibe sözleşmesi ve teknik şartnameye uygun olarak tamamlandığına dair tutanağa atıfla haksız bir gerekçe oluşturarak delillerle çelişkili tutanaklara binaen davanın reddine karar verildiğini, ayrıca büyükbaş besi hayvancılığı işini yapamadığını, inşaat işinde davalının eksik ve hatalı imalatları nedeniyle zarara uğradığını, mağdur edildiğini, 30.12.2015 tarihli "İşyeri Teslim Tutanağı"nda müvekkilinin her ne kadar kısaca "hiçbir ödeme yapmamış bulunmaktayım" demişse de, 27.01.2016 tarihli tutanağa göre müvekkil ile davalı arasında alacak-verecek ilişkisi kalmamış olduğunu, ayrıca yapılan ödemelerin varlığı da nazara alındığında ortada fiili durumla, resmi belgeler arasında uçurumlar kadar fark olduğunun görüldüğünü, bunun yanında 03.03.2016 tarihli iki tutanakta da eksiksiz ve kusursuz tamamlandığı belirtilmesine rağmen, fiili durumu fotoğraflarla ortaya koyan bilirkişi raporunda birçok eksik ve ayıplı imalatın belirtildiğini, dolayısıyla eksiklerin giderilmesi için açılan davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğini belirterek mahkeme kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile taraflar arasındaki uyuşmazlık büyükbaş besi hayvancılığı projesiyle ilgili olarak davacıya ait taşınmazda besi çiftliği yapılması konulu eser sözleşmesinden kaynaklanmış olup mahkemece, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilerek yasal düzenlemelere uygun ve isabetli karar verilmiş olduğu, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde belirttiği itirazlarını temyiz dilekçesinde yinelemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, eser sözleşmesinden kaynaklanan eksik ve kusurlu işler bedeli ile bu işlerin giderilme maliyetlerinin istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (6100 sayılı Kanun) 369 ncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 nci maddeleri,

6098 sayılı TBK 470-486 maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunun 371 nci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, taraflarca imzalanan işin eksiksiz teslim alındığına dair 30.12.2015 tarihli İşyeri Teslim Tutanağı başlıklı tutanak ve 27/01/2016 tarihli Yatırımcı-yüklenici Tutanağı başlığı ile imzalanan ve taraflarca imzalı projeye ait herhangi bir alacak verecek ilişkisinin kalmadığını belirtir belgeler çerçevesinde inceleme yapıldığında, davacı tarafça işi ayıpsız teslim alındığının kabul edildiği, dava dilekçesinde belirtilen eksikliklerin dosya kapsamında alınan rapor ile gizli ayıp olmadığının belirlendiği, tarafların imzaladığı tutanaklardan ibralaştıkları hususu dosya kapsamından anlaşılmakla davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanunun 370 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

14/11/2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.