Logo

6. Hukuk Dairesi2022/2977 E. 2023/3649 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan, eksik metrekare, eksik imalat ve gecikme tazminatı alacaklarına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporu ile eksik metrekare bedelinin hesaplandığı, bozmaya uyularak davalı yararına oluşan kazanılmış hakların korunmasının hukuka uygun olduğu değerlendirilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/41 E., 2022/136 K.

BİRLEŞEN 2013/579 ESAS DOSYA

DAVA TARİHİ : 15.04.2013

HÜKÜM/KARAR : Kısmen Kabul

Taraflar arasındaki asıl ve birleşen davada alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı davalılar vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalılar arasında düzenlenen 02.11.2009 tarihli kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince yer teslimi yapılarak müvekkili üzerine düşen yükümlülüğünün yerine getirildiğini, ancak davalıların müvekkili payına düşen bağımsız bölümleri teslim etmediklerini ileri sürerek, müvekkili payına isabet eden dairelerin tespiti ile aynen ifaya, olmadığı takdirde şimdilik eksik metrekare bedeli 50.000,00 TL, eksik iş bedeli 20.000,00 TL, gecikme tazminatı 5.000,00 TL olmak üzere toplam 75.000,00 TL'nin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; sözleşmeye konu dairelerin müvekkilleri tarafından davacıya teslim edildiğini, dairelerin davacı tarafından kiraya dahi verildiğini, salt iskanın alınmamış olmasının dairelerin teslim edilmediği anlamına gelmediğini, davacı tarafça ileri sürülen eksik işler nedeniyle alacak talebinin hukuka aykırı olduğunu, müvekkillerinin özel şartnamede yazan tüm işleri yerine getirdiğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

BİRLEŞEN 2013/579 ESAS SAYILI DAVADA:

I. DAVA

1-Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalılar arasında düzenlenen 02.11.2009 tarihli kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince yer teslimi yapılarak müvekkili üzerine düşen yükümlülüğünün yerine getirildiğini, ancak davalıların müvekkili payına düşen bağımsız bölümleri teslim etmediklerini ileri sürerek, eksik metrekare bedeli 5.000,00 TL, eksik iş bedeli 5.000,00 TL, gecikme tazminatı 28.500,00 TL olmak üzere toplam 38.500,00 TL'nin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

2-Davacı vekili 12.09.2014 tarihli ıslah dilekçesi ile eksik metrekare bedeli bakımından dava değerini 21.721,00 TL arttırmıştır.

II. CEVAP

Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; sözleşmeye konu dairelerin müvekkilleri tarafından davacıya teslim edildiğini, dairelerin davacı tarafından kiraya dahi verildiğini, salt iskanın alınmamış olmasının dairelerin teslim edilmediği anlamına gelmediğini, davacı tarafça ileri sürülen eksik işler nedeniyle alacak talebinin hukuka aykırı olduğunu, müvekkillerinin özel şartnamede yazan tüm işleri yerine getirdiğini savunarak, davanın reddine karara verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 27.05.2015 tarihli ve 2013/194 Esas, 2015/136 Karar sayılı kararıyla; sözleşme, bilirkişi raporları ve dosya kapsamında bulunan tüm bilgi ve belgeler birlikte değerlendirildiğinde, tasdikli mimari proje ile dava konusu bağımsız bölümlerin iç ölçülerinde farklılıklar olduğu, bu ölçü farklılıklarının inşaatın mahiyetinden kaynaklanabilecek tolerans sınırını aştığı, bazı bağımsız bölümlerde mahallerin yerlerinin değiştirildiği, böylece davacı ...'a verilen dairelerin toplam alanı ile verilmesi gereken toplam alan arasında 70,04 metrekare, yine Hikmet Pehil'e verilen toplam dairelerin alanı ile verilmesi gereken toplam alan arasında 73,28 metrekare fark olduğu, söz konusu farkın rayiç değerinin davalılar tarafından tazmin edilmesi gerektiği gerekçesiyle, asıl davanın kabulüne, 50.000,00 TL'nin 01/12/2012 tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, birleşen davanın kabulüne, 38.500,00 TL'nin 23/09/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Birinci Bozma Kararı

1- Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde asıl ve birleşen davada davalılar temyiz isteminde bulunmuştur.

2- Yargıtay (Kapatılan) 23. Hukuk Dairesinin 18.05.2017 tarih ve 2015/7596 Esas, 2017/1490 Karar sayılı kararı ile dosya kapsamındaki iki adet çelişkili bilirkişi raporundan hangisinin ne sebeple hükme esas alındığının belirtilmediği, gerekçe kısmında sanki sadece eksik metrekare talebi varmış gibi değerlendirme yapılarak, hüküm kısmında tahsiline karar verilen miktarların ne kadarının hangi istek kalemine ait olduğunun açıklanmadığı ve ıslah işlemi birleşen davadaki davacı için yapılmasına rağmen, asıl davada yapılmış gibi hüküm kurulduğu, birleşen davada davacı ..., arsa sahibinin mirasçısı olup, sadece kendisine isabet eden daireler için değerlendirme yapılması gerekirken, murisi olan arsa sahibi Hikmet Pehil'e isabet eden tüm bağımsız bölümler için hüküm kurulmasının doğru olmadığı, iki rapor arasındaki eksik metrekareye ilişkin çelişkinin giderilmesi için konusunda uzman, yeni bir bilirkişi veya bilirkişi heyetinden gerekirse yerinde keşif yapılarak rapor alınması, diğer istek kalemleri için de ayrı ayrı inceleme ve değerlendirme yapılarak asıl ve birleşen davada, sonucuna uygun bir hüküm kurulması gerektiği gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

İlk Derece Mahkemesinin 18.07.2018 tarihli ve 2017/84 Esas, 2018/423 Karar sayılı kararıyla, bozmaya uyularak, düzenlenen bilirkişi raporu hükme esas alınmış ve asıl davanın kısmen kabulüne, 50.000 TL eksik m², 2.700 TL eksik imalat, 5.000,00 TL gecikme tazminatı bedelinin ve dava tarihi 29/02/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizinin bozma sonrası davalı lehine usulü kazanılmış hak gözetilerek; 50.000 TL ve 50.000 TL'nin 01/12/2012'den itibaren işleyecek yasal faizi ile sınırlı olarak davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, birleşen davanın kısmen kabulüne, 25.721,00 TL eksik m², 460,00 TL eksik imalat, 10.800,00 TL gecikme tazminatı bedelinin; eksik m² bedelinin 5.000,00 TL'sinin, eksik imalat ve gecikme tazminatı bedelinin tamamının dava tarihi 13/09/2013; 20.721,00 TL eksik m² bedelinin ıslah tarihi 12/09/2014'den itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir.

C. İkinci Bozma Kararı

1-Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde asıl ve birleşen davada davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2-Yargıtay (Kapatılan) 15. Hukuk Dairesinin 13.03.2019 tarih ve 2018/5349 Esas, 2019/1132 Karar sayılı kararı ile kararın onanmasına karar verilmiştir.

3-Dairenin onama ilamına karşı asıl ve birleşen davada davalılar vekili karar düzeltme talebinde bulunmuştur.

4- Yargıtay (Kapatılan) 15. Hukuk Dairesinin 11.02.2020 tarih ve 2019/2066 Esas, 2020/382 Karar sayılı kararı ile mahkemece bozmaya uyulmuş ise de, bozma gereklerinin yerine getirilmediği, mahallinde keşif yapılmaksızın alınan bilirkişi raporunda bozma öncesi alınan ilk iki bilirkişi raporundaki ortalama alınmak suretiyle eksik metrekarenin belirlenmesinin usul ve yasaya uygun olmadığı gerekçesiyle onama ilâmı kaldırılarak yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

D. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

İlk Derece Mahkemesinin 15.03.2022 tarihli ve 2020/41 Esas, 2022/136 Karar sayılı kararıyla, bozmaya uyularak mahallinde keşif icra edilmiş, düzenlenen bilirkişi raporu hükme esas alınarak, asıl davanın kısmen kabulüne, davacı ...’un 66,75 m² lik eksik alan alması nedeniyle davalılar lehine usuli kazanılmış hak gözetilerek; 50.000,00 TL eksik alan bedelinin temerrüt tarihi olan 01/12/2012 tarihinden itibaren yasal faizi ile, 2.700,00 TL eksik imalat bedelinin ve 5.000,00 TL gelir kaybı nedeniyle gecikme tazminatı bedelinin dava tarihi 29/02/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, birleşen davanın kısmen kabulüne, davacı ...'in 59,16 m²'lik eksik alan alması nedeniyle davalılar lehine usuli kazanılmış hak gözetilerek; 25.721,00 TL eksik alan bedelinin 5.000,00 TL'sinin, 460,00 TL eksik imalat bedelinin ve 10.800,00 TL gelir kaybı nedeniyle gecikme tazminatı bedelinin dava tarihi 13/09/2013 tarihinden itibaren, 20.721,00 TL eksik alan bedelinin ıslah tarihi olan 12/09/2014'den itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde asıl ve birleşen dosyada davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Asıl ve birleşen dosyada davalılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; hükmedilen vekalet ücretlerinin hatalı olduğunu, daireler teslim edildiğinden zararın oluşmadığını, gecikme tazminatı ve müspet zararın birlikte talep edilemeyeceğini, ayıplı ve eksik iş bulunmadığını, süresinde ayıp ihbarında bulunulmadığını, eksik iş bedelinin taşınmazın teslimi tarihindeki rayiçler üzerinden hesap edilmesi gerektiğini, metrekare eksikliğinin yanlış hesaplandığını belirterek kararı temyiz etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir

2. İlgili Hukuk

Türk Borçlar Kanununun 470. ve devamı maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunun geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanunun 428. maddesi ile 439. maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, hükme esas alınan bilirkişi raporu ile eksik metrekare bedelinin hesaplandığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz kapsam ve nedenlerine göre temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Asıl ve birleşen davada davalılar vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz eden davalılardan alınmasına,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

02.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.