Logo

6. Hukuk Dairesi2022/2978 E. 2023/3296 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kooperatif üyeliğinden kaynaklı, konut tahsisi yapılmayan üyenin açtığı tapu iptali ve tescil davasının reddine ilişkin temyiz incelemesi.

Gerekçe ve Sonuç: Tazminat hesabında, davacı ile aynı konumdaki üyelere verilen bağımsız bölümün rayiç bedeli ve davacının eksik ödemeleri dikkate alınarak 6'lı formül uyarınca hesaplama yapılmasının gerekliliği ve davacının talep etmediği ek imalat bedellerine hükmedilmesinin taleple bağlılık ilkesine aykırı olması gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına ve bölge adliye mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/226 E., 2022/710 K.

DAVA TARİHİ : 04.09.2020

HÜKÜM/KARAR : Esastan Red

İLK DERECE MAHKEMESİ : Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi

SAYISI : 2020/603 E., 2021/970 K.

Taraflar arasındaki kooperatif üyeliğinden kaynaklı tapu iptal tescil, mümkün değil ise maddi tazminat

davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacıların 17.04.2014 tarihinde davalı kooperatife üye olduklarını ve 05.11.2015 tarihinde kooperatif yetkilileri ile bir araya gelip "sözleşme" başlıklı metni imzaladıklarını, bu metne göre davacıların kooperatife ödemekle yükümlü tüm borcu ödediklerini ve karşılığında Atakum ilçesi Balaç mah. 9431 ada 10 parselde kain A Blok 12 numaralı bağımsız bölümün davacılara teslim edileceğinin, tapu devri işlemleri başladığında davacılara öncelik tanınacağının kararlaştırıldığını, ancak davalının tapuyu devretmeye yanaşmadığını ve üstüne üstlük davacılara ihtar çekerek 44.500-TL tutarında ödeme yapılmaması durumunda ortaklıktan çıkarılacağının bildirildiğini, oysa davacıların akçeli yükümlülüklerini yerine getirdiğini ileri sürerek, A Blok 12 numaralı bağımsız bölümün davalı adına kayıtlı tapusunun iptali ile davacılar adına tescilini, mümkün olmaması durumunda fazlaya dair talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydıyla 10.000-TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle davaya konu taleplerin zamanaşımına uğradığını, davaya konu taşınmazın davacılara tahsis edildiği iddiasının ispatı gerektiğini, kooperatife karşı tapu iptal tescil talebinde bulunabilmek için öncelikle akçeli yükümlülüklerin yerine getirilmesi gerektiğini, oysa davacıların kooperatife borçlu olduklarını, 05.11.2015 tarihli "sözleşme" başlıklı metne istinaden hak talep edilebilmesi için öncelikle metnin varlığının ve geçerli olduğunun ispat edilmesi gerektiğini, kaldı ki davacılara 1163 s. Kooperatifler Kanununun (KK) 23. maddesindeki eşitlik ilkesine aykırı olacak şekilde imtiyaz tanıyan sözleşmenin Genel Kurul'un Yönetim Kurulu'na bu yönde karar alması için yetki vermemiş olması sebebiyle geçersiz olduğunu, tazminat koşullarının da oluşmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, somut olayda; kooperatifte konut tahsisi aşamasına gelindiği ve akçeli yükümlülüklerini yerine getiren ortaklara tapu devri yapıldığı, davacılara tahsis edilen A Blok 12 no.lu bağımsız bölümün ise davalı kooperatif adına kayıtlı iken Samsun İcra Dairesinin 2019/51733 Esas sayılı takip dosyasında 17.09.2020 tarihinde haciz yolu ile satıldığı ve ihale alıcısı tarafından da 29.09.2020 tarihinde üçüncü bir kişiye devredildiği, dava tarihine kadar toplam 117.700-TL ödendiği ancak ödenmesi gerekli tutarın 157.000-TL olduğunun anlaşıldığı, davacılarla aynı özelliklere sahip başka ortak bulunmadığının görüldüğü ve sonuç olarak davacıların kooperatife (157.000-TL - 117.700-TL) 39.300-TL borçlu oldukları bu halde, davacıların konut karşılığı tazminat talep haklarının olduğu, 18.06.2021 tarihli kooperatif ek bilirkişi raporu ile müstakar hale gelmiş formül esas alınarak belirlenen 314.397,21-TL'nin davacılara ödenmesi gerektiği, 19.10.2021 tarihli inşaat bilirkişi ek raporunda davacı tarafından yapılan ek imalatların neler olduğu kalem kalem belirtildiği ve inşa tarihi olan 2017 yılı itibariyle imalat bedelleri toplamının 73.600-TL olduğu, buna göre, kooperatifin ek imalat bedelleri kadar zenginleştiği ve davacının bu yöne ilişkin zararının da tazmini gerektiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili istinaf dilekçesinde davacının arabuluculuğa başvurmadığını, dava şartının yerine gelmediğini, davacıların tapu talep etme haklarının bulunmadığını, dava konusu taleplerin zamanaşımına uğradığını, bilirkişi raporunun hatalı olduğunu, rayiç değer üzerinde hesaplama yapıldığını, 73.600,00 TL'nin iki kere hesaba dahil edildiğini, bu nedenle mahkemece verilen kararın hatalı olduğu, belirterek, İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Mahkemece taraf delillerinin usulüne uygun olarak toplandığı, değerlendirilerek tartışıldığı, bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli ve denetime açık olduğu, davanın tapu iptal davası da olduğu göz önüne alındığında, arabuluculuğa tabi olmadığı, davalı Kooperatifin yetkili temsilcisinin keşif sırasındaki beyanı da değerlendirildiğinde, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporundaki taşınmazın değerine ilişkin miktarın yerinde olduğu gerekçesiyle, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ve re'sen dikkate alınacak nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması ve davanın kabulüne karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kooperatif üyeliğine dayalı tapu iptal tescil olmadığı taktirde tazminat istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 369 ncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 nci maddeleri

3. Değerlendirme

1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.

2.1.Dava, kendisine konut tahsis edilmeyen üyenin açtığı tazminat istemine ilişkindir.

2.2.Mahkemece; tazminat hesabı yapılmış ise de; taşınmazın rayiç değeri belirlenmesinde takip edilen usul yeterli görülmemiştir. Davacının normal üyelere göre ödemelerinin eksik olduğu bilirkişi raporlarında belirlenmiştir. Bu durumda mahkemece; davacı ile aynı konumda bulunan ve ödemelerini tam yapan ortaklara verilen kooperatifçe tamamlanmış bağımsız bölümün dava tarihindeki rayiç bedeli dikkate alınarak, ödemesi eksik olan ortağa ödenecek tazminat miktarının belirlenmek üzere Dairemizin yerleşmiş içtihatları ile benimsenen 6'lı formül uyarınca;

a-Önce ortaklara tahsis edilen konutun dava değeri itibariyle rayiç değeri hesaplanmalıdır.

b-Davalı kooperatife normal ödentilerini gerçekleştiren bir ortağın ödemelerinin ödeme yaptıkları tarihler itibariyle toplam ödemeleri dava tarihine kadar ( toptan eşya fiyat endeksi " TEFE" artış ortalama rakamları esas alınarak) taşınarak güncel değeri bulunmalıdır.

c-Bundan sonra yukarıda (a) maddesinde bulunan değerden (b) maddesinde bulunan değer çıkarılarak kooperatife normal ödeme yapan bir ortağın bu ödemelerine karşı ne miktarda yararlanma elde ettikleri ortaya çıkarılmalıdır.

d- Bunu takiben eksik ödeme yapan davacı ortağın ödentileri (b) maddesindeki ilkelere göre dava tarihine taşınarak eksik ödeme miktarı güncelleştirilmelidir.

e- Bu hesaplamalardan sonra normal ödentilerini gerçekleştiren bir ortağın yukarıda (b) maddesinde bulunan ödemelerinin güncel değerinin karşılığı yine yukarıda (c) maddesinde bulunan bir yararlanmayı sağladığına göre davacının (d) maddesinde eksik ödemelerinin güncel değerinin ne miktarda yararlanması gerektiği orantı kurallarına göre belirlenmelidir. Yani sonuç olarak (d) maddesinde bulunan miktar (c ) maddesinde bulunan değerle çarpıldıktan sonra bulunan rakamın (b) maddesinde bulunan miktara bölünmesi sonucu bulunacak miktarın (d ) maddesinde bulunan davacı ödemelerinin güncel değerinin ilave edilmesi sonucu bulunacak miktar davacı ortağın davalı kooperatiften talep etmesi mümkün olan zarar tutarı olduğundan bu yönde hesaplama yapılmak üzere yeniden rapor alınarak oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, bu hususlar gözden kaçırılarak, yazılı şekilde, eksik incelemeye dayalı olarak karar verilmesi doğru görülmemiştir.

2.3.Öte yandan, 6100 sayılı HMK'nın 26/I. maddesindeki taleple bağlılık ilkesi gereğince hakim tarafların talep sonuçları ile bağlı olup ondan fazlasına ve başka bir şeye karar veremez. Bu emredici bir hüküm olduğundan mahkemece kendiğinden dikkate alınması gerekir.

2.4.Somut olayda, davacı dava dilekçesinde ve ön inceleme duruşmasında kendisine tahsis edilen dava konusu bağımsız bölüme ek imalatlar yaptığını ileri sürmemesine ve davalı tarafın bu hususta davanın genişletilmesine muvafakatı bulunmamasına rağmen talep aşılarak 73.600,00-TL imalat bedeline hükmedilmesi de HMK'nın 26. maddesindeki taleple bağlılık ilkesine aykırı görülmüştür.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. “Değerlendirme” bölümünün “1 nci” bendi uyarınca davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, “2 nci” bendi uyarınca kabulü ile, temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

16.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.