"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/853 E., 2022/365 K.
DAVA TARİHİ : 01.08.2018
HÜKÜM/KARAR : Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 23. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2018/492 E., 2019/472 K.
Taraflar arasındaki tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı yüklenici arasında 11.08.2016 tarihinde düzenlenen sözleşme ile 436 adet konut, 1 adet ticaret merkezi ile altyapı ve çevre düzenlemesi işinin kararlaştırıldığını, davalının iş programını aksatması ve acz içine düşmesi sebebiyle 06.06.2017 tarihinde sözleşmenin feshedildiğini, kalan işin başka bir firmaya ihale edilmesi nedeniyle oluşan menfi zararı isteme hakkının doğduğunu ileri sürerek, 4.064.418,27 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek ticari reeskont faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı davaya cevap vermemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile hüküm kurmaya yeterli mahiyette bulunan bilirkişi raporları birlikte değerlendirilerek, ikinci ihale bedelinin 57.432.000,00 TL olduğu, davalının yaptığı imalatlar karşılığı davalıya ödenen 500.418,27 TL’nin indirimi ile 56.931.581,73 TL’ye ulaşıldığı, ilk ihalede yüklenicinin verdiği teklife en yakın teklif 53.868.000,00 TL olduğundan 3.063.581,73 TL fark bedele ulaşıldığı, ikinci ihalede Erme İnş. San.ve Tic. Ltd. Şti. aleyhine artırılan pursantaj bedellerinin 99.834,09 + 399.583,27 = 499.417,36 TL’nin düşümü ile davacının talep edebileceği bedelin 3.063.581,73 - 499.417,36 = 2.564.164,37 TL olduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, 2.564.164,37 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle, menfi zarar miktarı 4.064.418,27 TL olduğu halde davalıya yapılan ödemenin ikinci ihale bedeline ilave edilmek yerine düşülmesi ve pursantajlar arasındaki fark denilerek hesaplama yapılmasının hatalı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Yargıtay'ın yerleşik içtihat ve uygulamaları gereğince menfi zararın, sözleşmesi feshedilen yüklenicinin yapmadığı kalan imalâtın ilk ihalede yükleniciden sonraki en düşük teklifi veren teklif sahibine verilmiş olması halinde ödenmesi gereken bedel (kaçırılan fırsat) hesaplanıp, fesih tarihinden itibaren dava dışı ikinci yükleniciye kalan işin verildiği ikinci ihalenin makul süre içerisinde ve aynı koşullarda yapılmış olması halinde ikinci ihale bedeli ile kaçırılan fırsat olarak adlandırılan ve hesaplanan bedel arasındaki fark olduğu ve ikinci ihalenin makul süre içerisinde yapılmaması ya da feshedilen sözleşme ve onunla ilgili ihaleden farklı koşullarla yapılması, ilk ihaleye dahil olmayan bir imalâtın ikinci ihaleye ilave imalât olarak dahil edilmesi halinde ikinci ihalenin makul süre içinde, ilk ihale ile aynı koşulda ve özelliklerde yapılması halinde olması gereken ikinci ihale bedeli hesaplattırılarak bulunacak rakam ile kaçırılan fırsat olarak adlandırılan ilk ihalede yükleniciden sonra en düşük fiyatı veren teklif sahibine işin verilmesi halinde kalan işlerin tamamlattırılması için o teklif sahibine ödenmesi gereken fark olduğu ( Yargıtay 6. H.D., 23.12.2021, 147/2545), somut olayda davacı iş sahibi tarafından işin %0,99 seviyesinde kaldığı gerekçesiyle sözleşmenin 06.06.2017 tarihinde feshedildiği, kalan işin ikmali için 21.08.2017 tarihinde ihale yapıldığı ve 15.09.2017 tarihinde 57.432.000 TL + KDV bedelli ikmal sözleşmesinin akdedildiği, davalı tarafça yapılmış imalat kalemlerinin de ikinci ihaleye dahil edildiği, ikinci ihalede bazı imalat kalemlerinde pursantaj oran artışı, bazılarında azalış olduğu ve ilk ihalede davalıya en yakın teklifin 53.868.000 TL+KDV olduğu mahkemece, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilerek yasal düzenlemelere uygun ve isabetli gerekçeyle karar verilmiş olduğu, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçelerle temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 369 ncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 nci maddeleri, 6098 sayılı TBK 470-486. maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunun 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Bölge Adliye Mahkemesince verilen karar davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde belirtilen gerekçelerle temyiz edilmiş ise de, istinaf mahkemesince yukarıda belirtilen değerlendirmeler usul ve yasaya uygun olduğundan davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
3.Temyizen incelenen karar, tarafların iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanunun 370 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz eden ilgiliden alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
02.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.