Logo

6. Hukuk Dairesi2022/3221 E. 2023/2139 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı tarafından, borçluya ait maaşa haciz konulması sebebiyle sıra cetveline itiraz edilerek, davalının alacağının muvazaalı olduğu iddiasıyla kendi alacağının öncelikli tahsilini talep etmesi üzerine, muvazaa iddiasının ispatlanıp ispatlanamadığı noktasında oluşan hukuki uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının muvazaa iddiasını ispatlayamadığı, davalı ile borçlu arasındaki ilişkiyi kanıtlayacak yeterli delil sunamadığı ve ilk derece mahkemesi ile bölge adliye mahkemesi kararlarında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gözetilerek, istinaf başvurusunun reddine ve ilk derece mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/879 E., 2022/492 K.

DAVALILAR : 1-... 2-... vekili Avukat ...

DAVA TARİHİ : 18.10.2018

HÜKÜM/KARAR : Esastan Red

İLK DERECE MAHKEMESİ : Adana 9. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2018/135 E., 2020/24 K.

Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı borçlu ...'dan olan alacağının tahsili için kambiyo senetlerine özgü icra takibi yaptıklarını, takip kesinleştikten sonra borçlu ...'nın Sosyal Güvenlik Kurumu Müdürlüğünden aldığı maaşına haciz yapıldığını, müvekkili dosyasının 9. sıraya alındığını 1. sırada davalı ...'ün alacaklı olduğu dosyanın bulunduğunu, davalı ...'ün alacağının senede dayalı olduğunu, davalı ile borçlu arasında hiçbir alacak, borç ve iş ilişkisi bulunmadığını, dosyada sadece maaş haczi yapıldığını, davalı ...'ün alacağının muvazaalı olduğunu ileri sürerek 9. sırada bulunan müvekkili alacağının 1. sıraya alınmasını talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, davaya konu talebin zamanaşımına uğradığını, ispat yükünün davacıda olduğunu müvekkilinin borçlu ...''dan olan alacağına karşılık senet alındığını ödenmemesi üzerine takip yaptıklarını borçlunun maaşına haciz konulduğunu uzun süredir kesinti yapıldığını, davacı ile borçlunun anlaşarak bu davayı açtıklarını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; borçlu ...'nın ön inceleme duruşmasında anlaşmalı olarak senedi diğer davalı ...'e verdiğini beyan ettiği, bu ikrarın tek başına yeterli olmadığı, davalı ...'ün cevap dilekçesinde davalı ile borçlu ...'nın arasında anlaşıp işbu davayı açtığını ileri sürdüğü, davacının delil olarak sunduğu banka kayıtlarının ve fotoğrafın tek başına muvazaanın varlığına delil teşkil etmediği, fotoğraftaki kişinin kim olduğu, kimin sosyal medya hesabında paylaşıldığı, nereden alındığı hususunda davacı tarafın beyanı dışında başka bir delil ile desteklenmediği, davalı ...'ün tanığının, davalıyı destekler beyanda bulunduğu, ispat yükü kendisine olan davacının iddiasını ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili İstinaf dilekçesinde; borçlu ...'nın duruşmadaki ikrarının dikkate alınmadığını, davalı ...'le ilgili yapılan araştırmada maddi gelirinin iyi olmadığının tespit edildiğini, kredi çekerek; borç verildiği iddia edilse de bu durumun hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, davalı aleyhine icra takibi bulunduğunu, maaşından kesinti yapıldığını, davalı tanığının beyanlarının çelişkili olduğunu, davalı ... ile davalı borçlu ...'nın kardeşinin yakın arkadaş olduklarını, davalı ...'ün borçlu ...'nın kardeşinin çektiği krediye kefil olduğunu, savunmanın genişletilmesi yasağı uyarınca Ziraat Bankasından gelen kayıtların delil kabul edilemeyeceğini istinaf nedeni olarak ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının dayandığı bononun tanzim tarihinin davalılar arasında yapılan takip tarihinden daha sonraki bir tarih olduğu, dolayısıyla davacının alacağı henüz doğmadan önce davalılar arasındaki borç ve bonodan dolayı takibin başladığı, ilk derece mahkemesine ait kararda usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri temyiz nedeni olarak ileri sürmüş ayrıca davanın TBK'nın 19. (818 sayılı BK'nın 18) maddesinde düzenlenmiş muvazaa iddiasına dayalı iptal istemine ilişkin olduğunun kabul edildiğini ve bu tür davalarda borcun doğum tarihinin bir önemi olmamasına rağmen, davalılar arasındaki takip, müvekkilin alacağı doğmadan önce yapıldığı gerekçesiyle istinaf sebeplerinin değerlendirilmemesinin usule ve yasaya açıkça aykırı olduğunu temyiz nedeni olarak ileri sürmüştür.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, muvazaa nedenine dayalı iptal istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 369 ncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 nci maddeleri, TBK'nın 19. (818 sayılı BK'nın 18) maddesi

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunun 371 nci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanunun 370 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

31.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.