Logo

6. Hukuk Dairesi2022/3589 E. 2023/3468 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil talebinin zamanaşımı nedeniyle reddedilmesine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Zamanaşımının maddi hukuktan doğan bir defi niteliğinde olup cevap dilekçesiyle ileri sürülmemesi ve ilk itiraz olmayıp HMK 141. madde kapsamında değerlendirilememesi gözetilerek, mahkemenin zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar vermesi usul ve yasaya aykırı görülerek bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 31. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/357 E., 2022/450 K

DAVA TARİHİ : 28.05.2018

HÜKÜM/KARAR : Esastan Red

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kırşehir 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/253 E., 2022/108 K.

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalıların murisi Rıza Tevfik Altay ile davacı yüklenici arasında kat karşılığı inşaat sözleşmesi ile ek sözleşme imzalandığını, bu sözleşmeler uyarınca arsanın tapusunun inşaatın su basmanı çıktığında, müteahhidin istediği şahıslara veya bizzat müteahhide tapu ferağının verileceği düzenlenmesine rağmen taşınmaz tapusunun verilmediğini, mirasçılarla 24.06.2011 tarihli 5122 yevmiye numaralı ek sözleşme akdettiklerini ancak mirasçıların da tapuyu devretmediklerini ileri sürerek; 1 nolu parselde 3 tapu hissesi, 2 nolu parselde 2 tapu hissesi olmak üzere toplam 5 bağımsız bölümün tapusunun adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı ..., davacının kendi edimlerini yerine getirmeden davalılardan sözleşmede bulunan şartların ifasının istenemeyeceğini, binanın sözleşmeye ve ruhsata aykırı olarak inşa edildiğini, murisin eksikliklerin tamamlanması için işçilik ve malzeme gideri olarak geri ödenmesi şartıyla 20.000,00 TL nakit para verdiğini, davacının eksiklikleri gidermeyerek parayı da geri ödemediğini, davacının davaya konu inşaata projede olmayan ve ruhsatsız olarak dükkan inşa ettiğini, davacının hakkı olmayan bir malı elde etmeye çalıştığını, sözleşmenin yapılmasından itibaren 20 yıl geçtiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kat karşılığı inşaat sözleşmesine dayanan uyuşmazlıklarda TBK 126. Maddesine uyarınca 5 yıllık zamanaşımı süresi belirlenmiş olup, zamanaşımının başlaması için taraflar arasındaki ilişkinin sonlandırılmış olması gerektiği, davalı arsa sahiplerine ihtarnamelerden anlaşılacağı üzere 2010 yılından yaklaşık 12 yıl önce yani 1998 tarihinde dairelerin teslim edildiği, bu tarih itibariyle taraflar arasındaki sözleşmeden kaynaklı ilişkinin sonlandırıldığı,normal şartlarda Borçlar Kanunu'nun 126/4. maddesinde yazılı olan 5 yıllık sürenin 2003 tarihi itibariyle dolduğu ancak 24/06/2011 tarihli sözleşme ile de kat mülkiyeti masraflarının daire sahiplerine ait olacağı ve müteahhide tapu ferağlarının 24/06/2011 tarihten itibaren 1 ay içinde verileceği taraflar arasında belirlenmiş olup, dairelerin müteahhit tarafından davalılara teslim edildiği ve aralarındaki borç ilişkisinin ek sözleşme ile taraflarca kabul edildiği ve kabul edildiği şekliyle sonlandırıldığı anlaşıldığından 24/06/2011 tarihinden itibaren 5 yıllık zamanaşımının 24/06/2016 tarihinde dolduğu belirtilerek, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; zamanaşımı itirazının usul ve yasaya uygun bir ileri sürülmediğini, ileri sürülmüş olsaydı dahi TMK'nın hüsnüniyet kuralları gereğince dikkate alınamayacağını, somut uyuşmazlıkta 10 yıllık genel zamanaşımı süresi uygulanması gerektiğini belirterek yerel mahkeme kararın kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; mahkemece, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilerek yasal düzenlemelere uygun ve isabetli gerekçeyle karar verilmiş olduğu, davacı vekili tarafından ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde, istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri temyiz nedeni olarak ileri sürmüştür.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 141. Maddesi, 369 ncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 nci maddeleri.

3. Değerlendirme

3.1. Zamanaşımı, alacak hakkının belli bir süre kullanılmaması yüzünden dava edilebilme niteliğinden yoksun kalabilmesini ifade eder. Zamanaşımı def'i kelime anlamıyla ileri sürülmesi halinde alacağın dava veya icra takibi yoluyla istenmesini engelleme imkanını sağlar. Zamanaşımının dolması da sürenin geçmesiyle hakkın düşmesi sonucunu doğurmaz. Zamanaşımı borçluya defi hakkı verdiğinden borçlu ya da davalı tarafından süresi içinde ileri sürülmesi halinde davanın zamanaşımı nedeniyle reddi imkanını sağlar.

3.2. Davacı dava dilekçesinde iddiasının dayanağı olan vakıaları (HMK 119/1-e), davalı da cevap dilekçesinde savunmasının dayanağı olan vakıaları (HMK129/1-e) gösterir. 6100 sayılı HMK'nın 141/1. maddesinde tarafların yargılamada iddia ve savunmalarını ne zamana kadar değiştirebilecekleri düzenlenmiştir. Bu madde uyarınca tarafların cevaba cevap ve ikinci cevap dilekçeleri ile serbestçe, ön inceleme aşamasında ancak karşı tarafın açık muvafakati ile ön inceleme duruşmasında taraflardan birisi gelmez ise gelen tarafın, karşı tarafın muvafakati aranmaksızın iddia ve savunmanın genişletilmesi yahut değiştirilmesi mümkündür.

3.3.Zamanaşımı, dava tarihinde yürürlükte olan HMK 141. madde kapsamında bir ilk itiraz olmayıp maddi hukuktan kaynaklanan bir def'i ve savunma aracı olup 6100 sayılı HMK’nın 141. maddesi gereğince cevap veya ikinci cevap dilekçesi ile yapılması zorunludur. Cevap ve ikinci cevap dilekçesinde ileri sürülmemiş ise aynı maddenin 2. bendine göre karşı tarafın açık muvafakati veya ıslah ile ileri sürülmesi de mümkündür.

3.3.Yukarıda yapılan açıklama ve sözü edilen kurallarla birlikte somut olay değerlendirildiğinde; davalı tarafa dava dilekçesi 01.06.2018 tarihinde tebliğ edilmiş, davalılar vekili ise cevap dilekçesi ile açıkça zamanaşımı definde bulunmamış olup, o halde zamanşımı def'i bulunmadığı gözetilerek işin esasının incelenmesi gerekirken, zamanaşımının def'i niteliği gözetilmeksizin itiraz gibi değerlendirilip zamanaşımı süresinin geçtiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi doğru olmamış, kararın temyiz eden davacı yararına bozulması gerekmiştir.

I. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

25.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.