"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki tazminat davasından dolayı bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne-kısmen reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı kooperatifin üyesi olan müvekkilinin üzerine düşen tüm edimlerini yerine getirmiş olmasına rağmen kur’a ile müvekkiline isabet eden A blok 8. kat 24 no.lu bağımsız bölümün müvekkiline devredilmediğini ileri sürerek dava konusu taşınmazın tapu iptali ile müvekkili adına tescilini talep etmiş, yargılama sırasında dava konusu taşınmazın satılmış olması nedeniyle davaya tazminat davası olarak devam ettiklerini bildirmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 27.02.2019 tarihli ve 2016/741 Esas, 2019/186 Karar sayılı kararıyla; davacının yaptığı ödemeler yönünden endeksleme yapılması sonucu davacının 46.410,00 TL tazminat isteme hakkı olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 03.12.2020 tarihli ve 2019/1669 Esas, 2020/1582 Karar sayılı kararıyla; kooperatif üyesi olan davacıya kur’ada isabet eden dairenin davalı borcu için satıldığından davacıya tahsis edilecek daire kalmadığı, kendisine konut tahsis edilemeyen ortağa verilecek tazminatı hesaplama formülüne göre davacının 223.026,94 TL talep edebileceği gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurularak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 10.03.2022 tarihli ve 2021/2586 Esas, 2022/1313 Karar sayılı ilamıyla, davalı vekili temyiz dilekçesi ekinde davacının 09.12.2019 tarihli dilekçesi ile kooperatif ortaklığından ayrıldığını bildirdiğine, 20.12.2019 tarihinde de kooperatif yönetim kurulunca istifanın kabul edildiğine dair belgeler sunduğu, Dairemizin yerleşik içtihatlarına göre; kooperatif üyeliğine bağlı olarak açılan davalarda yargılama süresince üyelik sıfatının devam etmesi gerektiği, bu durumda mahkemece davacının kooperatif üyeliğinden istifa edip etmediği araştırılıp, istifa etmiş ise kooperatif üyelik sıfatının devamına ve üyeliğe sıkı sıkıya bağlı dava konusu tazminatı isteyemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi gerektiği, bozma nedenine göre, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmediği gerekçesiyle karar bozulmuştur.
B.Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı vekilince temyiz dilekçesine davacının 07.12.2019 tarihli kooperatif üyeliğinden istifa dilekçesi ve davalı koperatif yönetim kurulunun 20.12.2019 tarihli istifanın kabulüne ilişkin karar suretinin eklendiği, davacının kooperatif üyeliğine bağlı tazminat isteyebilmesi için üyelik sıfatının yargılama sonucuna kadar devam etmesi gerektiği, davacının davalı kooperatif üyeliğinden 07.12.2019 tarihinde istifa ettiği ve istifasının davalı kooperatif yönetim kurulunca kabul edildiği ve davacının da duruşmada istifa ettiğini kabul etmiş olması karşısında, yargılama sırasında davacının istifa nedeniyle kooperatif üyeliği sona erdiği, ancak üyeliğe bağlı olarak tazminat talep edilebileceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde;davalı kooperatifçe inşaat yapımına devam edilmediği gibi müvekkiline konut teslim etme imkanı da bulunmadığını, eldeki dava kabul edilse dahi müvekkilinin ortaklık sıfatı devam edeceğinden kooperatif tarafından ödeme talep etme yetkisinin olacağını, kooperatifçe bu durumdan yararlanılarak müvekkiline yüklü miktarda borç çıkartılıp ihtarname gönderildiğini, istifa etmemesi halinde maaş ve diğer malvarlığına el konulacağının söylendiğini, müvekkilinin kandırılarak istifaya zorlandığını, kooperatifin faaliyetine devam edip konut teslim etmesinin imkansızlığı karşısında müvekkilinin daha fazla zarara uğrayacağını belirterek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, konut tahsis edilemeyen kooperatif ortağının tazminat istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri,
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunun 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
09.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.