Logo

6. Hukuk Dairesi2022/3671 E. 2024/196 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Eser sözleşmesinden kaynaklanan kesin teminat alacağının talep edilebilmesi için gerekli şartların oluşup oluşmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı idarenin kesin kabul işlemlerini henüz sonuçlandırmadığından ve sözleşme hükümleri uyarınca kesin teminatın iadesi için gerekli şartların oluşmadığı değerlendirilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 31. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki eser sözleşmesinden kaynaklı alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı şirketle arasında 04.07.2016 tarihli ve 05.01.2017 tarihli Mekanik Montaj ... Kaplama yapılması işleri alt yüklenici sözleşmelerinin imzalandığını, müvekkilinin her iki sözleşmeye uygun olarak işini tamamladığını, sözleşmelere ilişkin geçici kabullerin yapıldığını, ancak davalı şirketin kesin kabul başvurusu yapmaktan kaçındığını, her iki sözleşme bakımından toplam 629.157,09 TL %6 teminat kesintisini alamadığını, müvekkili şirketin iki alt yüklenici sözleşmesinde de bahsi geçen SGK dan ve vergi dairesinden ilişiksiz belgesi alıp teslim ettiğini, mevcut şartlar altında kesin kabulün gerçekleşmesi yönünde herhangi bir engel olmadığını, aynı işle ilgili başka bir alt yüklenici şirkete müşavir firma olan Toplu Konut - Büyükşehir Belediyesi İnşaat ... Mimarlık ve Proje A.Ş. tarafından ihtarnamenin taraflarına tebliğinden itibaren bir hafta içinde kesin kabulün yapıldığı sayılacağını bildiren cevabı yazı gönderildiğini, aynı projedeki farklı alt yüklenici şirketlere ayrı muamele yapılmasının TMK 2 ye aykırı olduğunu davalının kesin kabul başvurusundan kaçındığını ileri sürerek alt yüklenici sözleşmelerinden kaynaklı alacakların tespit edilmesi ile davalı uhdesinde bulunan teminatların fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının tespit talebi bakımından davanın usulden reddi gerektiğini, tespit davası açmasında hukuki yararı bulunmadığını, %5 geçici teminatların davacı şirkete ödendiğini, kesin teminatların iadesine ilişkin davacı taleplerinin sözleşme hükümleri uyarınca kabule şayan olmadığını, kesin teminat iadesinin idarenin kesin kabulü sonrasında eksik ve kusurlu bir imalat kalmadığının tespiti neticesinde yapılacağının açık ve net bir şekilde sözleşmede belirtildiğini, kesin kabul için gerekli başvuruların yapıldığını savunarak davanın usul ve esastan reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; taraflar arasında imzalanan iki ayrı sözleşme kapsamında davacının hak edişinden yapılan %6’lık teminat kesintisinin idare tarafından kesin kabul ve kesin hesabın yapılmamış olması nedeniyle sözleşmenin 14,27 ve 30 maddeleri gereğince iade şartlarının oluşmadığı, idare tarafından kesin kabul işlemlerinin henüz sonuçlandırılmadığı, üst ... veren ... tarafından 3. şirketle yapılan yazışmada davacının iddiasının aksine kesin kabulün bir hafta içinde yapıldı sayılacağına ilişkin bir kabulün olmadığı, aksine iddia ve taleplerin kabul edilmediğinin belirtildiği, dava tarihi itibariyle davacının %6’lık kesin teminat tutarlarının iadesi talep şartlarının mevcut olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde; davanın menfi tespit davası olmasına rağmen alacak davası olarak değerlendirildiğini, işi eksiksiz olarak tamamladıklarını, geçici kabul yapıldığını, kesin kabul şartlarının oluştuğunu, davalının gönderilen ihtarlar sonrası arabuluculuk aşamasında kesin kabul için başvurduğunu, müvekkilinin 2017 ve 2018 yıllarına ait teminatlarının halen davalının uhdesinde olduğunu, kesin kabul için makul 1 yıllık sürenin geçtiğini, aynı projede farklı alt yüklenicilere farklı muamele yapıldığını, davalının dürüstlük kuralına aykırı davrandığını, taleplerinin davalının teminatı sebepsiz kullanmak için kesin kabul başvurusu yapmadığının tespiti yönünde olduğunu, yerinde inceleme yapılmadığını, asıl işverene ve idareye işin eksiksiz yapılıp yapılmadığının sorulmadığını, kesin kabul şartlarının 2018 den beri oluştuğunu belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını istinaf nedeni olarak ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı tarafın dava dilekçesinde harcını yatırarak eda talebinde bulunduğu, İlk Derece mahkemesi kararının yasal düzenlemelere uygun ve isabetli gerekçeyle verilmiş olduğu, davacı vekili tarafından ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri temyiz nedeni olarak ileri sürmüştür.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, eser sözleşmesinden kaynaklı alacak istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 369 ncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 nci maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 470 vd. maddeleri,

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunun 371 nci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle ;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanunun 370 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

17.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.