"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/468 E., 2022/790 K.
HÜKÜM/KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2021/151 E., 2021/1175 K.
Taraflar arasında tenfiz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının imzalanan hizmet sözleşmesi kapsamında davalının Litvanya'daki işçileri için yemek hizmeti verildiğini, bu hizmet karşılığı faturaların vadesinde ödenmemesi üzerine davacı tarafından Litvanya Cumhuriyeti Vilnius İli Bölge Mahkemesinde açtıkları davanın 28.09.2020 tarihli E2-2961-933/2020 sayılı kararı ile kısmen kabul edildiğini, kararın mahkeme tarafından usulüne uygun olarak onaylanmış sureti ve buna ilişkin apostille şerhi ve anılan ilamın noter onaylı Türkçe tercümesinin sunulduğunu, kararın davalı tarafından temyiz edilmediğini ve kesinleşerek 28.10.2020 tarihinde yürürlüğe girdiğini ileri sürerek yabancı mahkeme ilamının tenfizine karar verilmesini verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; iki ülke arasındaki sözleşmenin 20 nci maddesi gereğince kararın alındığı ülkenin iç hukukuna göre kesinleşmiş ve icra edilebilir olması ve karar ülkesinde verilmiş olan akit tarafın yetkili olması ve tarafların müdafaa hakkından mahrum edilmemiş olması koşullarının açıkça sayıldığını, dava konusu olayda bu koşulların oluşmadığını, kararın müvekkili şirkete usulüne uygun tebliğ edilmediğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Litvanya Medeni Usul Kanunu'nun ilgili maddeleri kapsamında (m.121,122,175 gibi) mahkeme ile davalı avukatları arasındaki yazışmaların mail yolu ile yapıldığı ve mahkemenin davalı avukatlarına iletmek istediği yazıları mail adreslerine gönderdiği, bu kapsamda Vilnius Bölge Mahkemesi tarafından davalı avukatlarına mail ile gönderilen 30.09.2020 tarihli E2 -2961-933/2020 sayılı yazıda mahkemenin uyuşmazlık konusunda 28.09.2020 tarihinde karar verdiği belirtilerek kararın hüküm kısmının yazıldığı, buna göre Litvanya Kanunları uyarınca CPC madde 805 gereğince davalı adına düzenlenen belgelerin dosyaya dahil edilerek davalıya usulüne uygun şekilde tebliğ edilmiş sayılacağı, Litvanya Hukukuna göre Vilnius Bölge Mahkemesi kararına karşı 30 gün içinde temyiz yoluna başvurulmadığı, kararın kesinleştiği, Türkiye ile Litvanya Arasında Hukuki ve Ticari Konularda Adli Yardım Sözleşmesi'nin 20. maddesinde kararın tenfizi için aranan tüm şartların gerçekleştiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yabancı mahkeme kararının müvekkiline tebliğ edilmediğini ve kararın kesinleşmediğini, mahkemenin mail yoluyla kararı tebliğ etmiş olduğunun kabulü ile hüküm kurulmasının hatalı olduğunu, dosya kapsamında kesinleşme şerhi içeren bir yabancı mahkeme kararı bulunmadığını, gerek adli yardım sözleşmesi gerekse de MÖHUK'un aradığı tenfiz şartlarının oluşmadığını beyanla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; 5718 sayılı MÖHUK, hukuki ve adli işbirliği anlaşma hükümleri, dosya kapsamı, mail yazışmaları neticesinde kesinleşmiş olan yabancı mahkeme kararının tenfiz talebinin kabulünde bir isabetsizlik görülmediğinden davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili, temyiz dilekçesinde istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri temyiz nedeni olarak ileri sürmüştür.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, yabancı mahkeme kararının tenfizi istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
Türkiye ile Litvanya Arasında Hukuki ve Ticari Konularda Adli Yardım Sözleşmesinin 19 ilâ 23 ncü maddeleri, 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanunun (MÖHUK) 50 ilâ 59 ncu maddeleri, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 369 ncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 nci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunun 371 nci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanunun 370 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,11.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.