"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2019/713 E., 2022/694 K.
DAVA TARİHİ : 18.09.2014
HÜKÜM/KARAR : Esastan Red
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2014/686 E., 2018/826 K.
Taraflar arasındaki rücuen tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalıidare arasında hizmet alım sözleşmesi bulunduğunu, sözleşme kapsamında çalıştırılan dava dışı işçilerinin müvekkili aleyhine açtığı işçilik alacakları ile ilgili davanın işçiler lehine sonuçlandığını ve bu kapsamda müvekkili tarafından dava dışı işçilere icra takibi sonucunda ödeme yapıldığını, yapılan bu ödemeden davalı idarenin sorumlu olduğunu ileri sürerek, müvekkili tarafından ödenen bedelin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, işçinin ücretlerinden davacının sorumlu olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile taraflar arasında imzalanan Hizmet Alımları Tip Sözleşmesinin 23. Maddesi ve Hizmet İşleri Genel Şartnamesinin 38. maddesi gereğince işçilerle ilgili hukuki sorumluluğun davacı yüklenicide olduğunun kararlaştırıldığı bu nedenle davacının kendi bünyesinde çalıştırdığı işçiler için ödediği tazminatı davalı idareden rücuen talep edemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili, hizmet işleri genel şartnamesinin 38. maddesinin ilgi tutularak davanın reddine karar verilmesinin son derece hatalı olduğunu, 38. maddenin işçinin aylık fiili çalışma ücretine ilişkin olduğunu, rücu talebinin dava dışı işçilere ödenen kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve yıllık izin ücreti alacağına ait olduğunu, kıdem ve ihbar tazminatının adı üstünde bir tazminat alacağı olduğunu, ücret alacağı olmadığını, dosyaya ibraz edilen emsal ilamlar olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve davanın kabulüne karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile taraflar arasındaki sözleşme ve sözleşmenin eki olan hizmet işleri genel şartnamesinin altıncı bölümünde yer alan 38. maddesi ve tarafları aynı olan dosya ile ilgili emsal Yargıtay bozma ilamı ve 6098 sayılı TBK’nın sözleşme hükümleri çerçevesinde, mahkeme hükmünün isabetli olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ve resen dikkate alınacak nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması ve davanın kabulüne karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, rücuen tazminat istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 369 ncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 maddesi
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunun 371 nci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanunun 370 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edenden alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, karardan bir örneğin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
16.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.