Logo

6. Hukuk Dairesi2022/4135 E. 2023/2442 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: İflas kararı verilmiş bir kişiye iflas masasına ödenmesi gereken paranın sehven ödenmesi nedeniyle sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayalı alacak davası açılıp açılamayacağı.

Gerekçe ve Sonuç: İflas masasına ödenmesi gereken paranın sehven iflas etmiş kişiye ödenmesi halinde, bu alacağın iflas masasına kayıtlı alacak olmadığı ve iflastan sonra doğan alacak niteliğinde olduğu, dolayısıyla davanın iflas idaresine karşı açılması gerektiği gözetilerek, mahkemenin pasif husumet yokluğundan davanın reddine ilişkin kararının sonucu itibarıyla doğru bulunmuş ve gerekçesi değiştirilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

SAYISI : 2012/1421 E., 2013/274 K.

DAVA TARİHİ : 14/11/2012

HÜKÜM/KARAR : Davanın reddine

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının müvekkili şirket nezdinde üç adet birikimli hayat sigortası bulunduğunu, Ankara İflas (21. İcra) Müdürlüğü'nün 2006/19 Esas sayılı dosyasından müvekkili şirkete gönderilen yazıda davalı adına kayıtlarda tespit edilen her türlü hak ve alacağın üzerine iflas şerhi işlenmesi ve neticesinden haber verilmesinin talep edildiğini, davalıya... ve ... numaralı poliçeler için iştira talebi üzerine 15.10.2008 tarihinde sehven 19.106 USD ödeme yapıldığını, davalının 28.03.2012 tarihlinde IU 14381 numaralı poliçe için iştira talebinde bulunması üzerine ... ve ... numaralı poliçeler için iştira bedelinin sehven ödendiğinin tespit edildiğini, iflas masasının açık olup olmadığı açıksa ödeme yapılacak hesap numaralarının bilgisi talep edildiğini, gelen bilgi üzerine iflas masasının bildirdiği hesap numarasına 20.07.2012 tarihinde 19.106 USD karşılığı 34.274,25 TL ödeme yapılmak durumunda kalındığını, iflas masasına ödenmesi gerekirken davalıya ödenmiş olması sebebiyle iflas masasına yapılan mükerrer ödemeye istinaden sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince davalıdan talep edilmesi gereği hasıl olduğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydı ile 19.106-USD nin fiili ödeme tarihindeki efektif satış kuru üzerinden hesaplanacak karşılığı ile işleyen ve işleyecek ticari reeskont faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı taraf cevap dilekçesinde özetle; davacının sehven olduğunu iddia ettiği ödemeyi yapmış olmasının kendi kusuru olduğunu, hakkında Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2006/478 K. sayılı kararı ile iflas kararı verildiğini, bu çerçevede herhangi bir malvarlığının ve gelirinin bulunmadığını, davacı şirketin talep ettiği ödemeyi iflas masasına kaydettirilmesi gerektiğini beyan etmiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, iflastan sonra yapıldığı iddia edilen ödemenin de müflise değil iflas masasına yapılması gerekirken müflise yapılmış olsa bile bu paranın iadesinin yine iflas masasından istenebileceği, davacının öncelikle iflas masasına kayıt kabul isteminde bulunması ve istemi red edildiği takdirde kayıt kabul davası açması hukuken zorunlu bulunduğu gerekçesiyle pasif dava ehliyeti yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; sehven ödemenin davalı hakkında verilen iflas kararından sonra yapıldığını, iflas kararından sonra meydana gelen borçlarda müflisin sorumluluğu devam ettiğini, kararın usul ve yasaya aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, sebepsiz zenginleşmeden kaynaklı alacak istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun geçici 3 ncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427 nci ve devamı maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. İflas alacağı, masa borcu ve iflastan sonra doğan genel nitelikli alacak olmak üzere üç grup alacak bulunmaktadır. Alacak, iflastan sonra doğmuş ve masa borcu da değilse, sırasına ve esasına itiraz edilebilecek, İİK'nın 235. maddesine dayalı kayıt kabul istemine konu olabilecek müflis borçlarından olmayıp, iflastan sonra doğan ve müflisin genel hükümlere göre sorumlu olduğu ve iflas masasının dağıttığı iflas (garame) hissesi oranında değil, tasfiyede bakiye kalırsa alacaklıya ödenecek olan bir alacak niteliğindedir. İflas tarihinden sonra doğan böyle bir alacağın varlığı ve miktarı konusunda bir uyuşmazlık bulunmasa da, inceleme, alacağın dayandığı hukuksal ilişkiye göre genel hükümler doğrultusunda iflas masası aleyhine açılan davada genel mahkemelerce tespit edilecektir. Böyle bir davada, davacı, davalı müflisten alacaklı olduğunu iddia eden alacaklı olup, davalı ise iflas idaresidir. İflastan sonra oluşan alacağın masaya kaydı istenemez, tasfiyede bakiye kalırsa nazara alınır.

3. Dava konusu somut olayda davacı şirket davalıya iflas kararının varlığına rağmen sehven ödeme yapıldığını aynı miktarın iflas masasına ödenmesi nedeniyle davalının sebepsiz zenginleştiğini ileri sürerek alacak isteminde bulunmuştur. Mahkemece her ne kadar davacının öncelikle iflas masasına kayıt kabul isteminde bulunması ve istemi reddedildiği takdirde kayıt kabul davası açmasının hukuken zorunlu olduğu belirtilerek pasif dava ehliyeti yokluğundan davanın reddine karar verilmiş ise de yukarıda açıklandığı üzere dava konusu alacak, iflastan sonra doğmuş olup masa borcu da olmadığına göre İİK'nın 235. maddesine dayalı kayıt kabul istemine konu olabilecek müflis borçlarından değildir. Dava konusu alacak, genel hükümler doğrultusunda iflas masası aleyhine açılan davada genel mahkemelerce tespit edilecektir. Bu halde eldeki davanın iflas idaresine karşı açılması gerekirken davalıya karşı açılması nedeniyle pasif husumet yokluğundan reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle karar verilmesi doğru olmamıştır.

Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, sonucu itibarıyla doğru bulunan mahkeme kararının 6100 sayılı HMK’nın geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’nın 438/son maddesi gereğince gerekçesi değiştirilerek onanması gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,

2.Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile sonucu itibarıyla doğru olan kararının gerekçesinin değiştirilmek suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

İstek hâlinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine,

Karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,

20.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.