"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/366 E., 2022/755 K.
HÜKÜM/KARAR : İstinaf Başvurusunun Esastan Reddine
İLK DERECE MAHKEMESİ : İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2021/348 E., 2021/962 K.
Taraflar arasında tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında davalının Mardin Organize Sanayi bölgesi Taha Doğalgaz Kombine Çevrim Santral şantiyesinde bulunan yemekhanesine yemek tedarikine dair hizmet sözleşmesi imzalandığını, sözleşme bitim tarihinden 1 ay evvel ihbar edilmediği için sözleşmenin 01.01.2017 tarihine kadar uzadığını, davalı firmanın 31.01.2016 tarihinde şifahen 01.02.2016 tarihinde ise başka firmadan yemek temin ederek, müvekkilinin yemek servise engel olarak malzemelerini dışarı atarak fiilen ve hukuken sözleşmeyi haksız olarak feshettiğini ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı tutarak, sözleşmenin 6.05. Maddesi uyarınca cezai şart olarak kararlaştırılan 3 aylık hizmet bedeli karşılığı 10.000,00-TL'nin, yoksun kaldığı kazanç karşılığı 1.000,00-TL'nin, 1-2-3 Şubat 2016 tarihlerinde günde 3 öğün toplam 9 öğün telef olan yemeğin çöpe atılmak zorunda kalınmasından oluşan zarar nedeniyle 1.000,00-TL'nin 01.02.2016 tarihinden itibaren reeskont faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davacı vekili 15.05.2018 tarihli dilekçe ile talebini ıslah etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın sözleşmenin 3.10, 3.12, 3.13 maddelerine aykırı hareket ettiğininden çok defa uyarıldığını, sözleşme gereği davalı tarafa ibraz edilmesi ve onaylarının alınması gereken yemek listelerinin verilmediğini, yemek tedarik hizmetinin sık sık aksatıldığını, 08.02.2016 tarihli ihtarname ile davacıdan hizmet beklendiğinin aksi takdirde sözleşmenin fesih edileceğinin ihtar edildiğini, ancak davacının bu ihtara cevap vermediğini, 11.02.2016 tarihli ihtara rağmen herhangi bir alacak bildirilmediğini, davacının yemek tedarikini kesmesi ile müvekkili şirketin çok daha yüksek fiyattan yemek almak zorunda kaldığını, sözleşmede başka firmadan yemek alınamayacağına dair hüküm bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kısmen kabulüne 123.453,00-TL cezai şart ile 12.038,00-TL yoksun kalınan kazanç olmak üzere 135.491,00-TL'nin 11.02.2016 tarihinden itibaren reeskont faiziyle davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı vekili istinaf dilekçesinde; müvekkili lehine hükmedilen tazminat miktarının az olduğunu, müvekkili ile aralarında kararlaştırılan dava neticesi lehe hükmedilen miktarın tüm fer'ileriyle birlikte toplam tutarının %10'u teşkil eden avukatlık ücretinin davalıya yükletilmesini, ayrıca 5,000.00 TL disiplin para cezasına çarptırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; cevap dilekçesindeki beyanlarını tekrar ederek davacının sözleşme süresince yemek hizmetini sık sık aksattığı hususu tanık beyanları ile sabit olduğunu, davacının kötü niyetli olarak gizli kameralar ile fabrikaya gelerek dava için delil toplama çabasına girdiğini, Değişik iş dosyasında yapılan tespitin sadece işçilerin yemek yemeleri üzerine olduğu, sözleşmenin feshi ile ilgili yada başka firmayla sürekli anlaşıldığı yönünde tespit bulunmadığını, müvekkili firmanın davacı tarafından verilmeyen hizmet nedeniyle geçici çözümler üretme zorunluluğu doğduğunu, kaldı ki taraflar arasındaki sözleşmenin iş bitimine haftalar kala feshedilerek daha yüksek fiyatla dışarıdan yemek alınması ticari hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, sözleşmeyi feshettiği iddia edilen kişilerin şirket çalışanı dahi olmadığını, mahkemenin müvekkili şirketin sözleşmeyi haksız yere feshettiğine dair gerekçesine yaptığı tespitlerin delillerle çeliştiğini davacı yanın ihtara rağmen yemek getirmediğini, mahkemenin somut delil olmaksızın sadece davacı yanın beyanlarına dayanarak karar verdiğini, davacının iddialarını ispatlar kanıt sunmadığını, 2 ve 3 Şubat tarihlerinde yemek hazırlayıp getirdiğine ilişkin kayıt sunmadığını, davacı tanıklarının şüpheli ve çelişkili ifadelerinin göz ardı edildiğini, tanık Hayati Ensarı devlet memuru olduğu halde 01-02-03 Şubat tarihlerinde nasıl davacı şirket yetkilisinin yanında olduğunun araştırılması ve bu hususta görev yaptığı kuruma yazı yazılarak o günlerde izinli olup olmadığının sorulmasını talepleri hakkında karar verilmediğini, mahkemenin sözleşme hükümlerini hatalı yorumladığını, sözleşmenin 3.14 maddesi gereği davacının yemek tedarik hizmetini ancak davalının rızası halinde durdurabileceğini, bir günlük dışarıdan yemek almanın sözleşmenin feshedildiği anlamına gelmediğini, cezai şart uygulanması halinde şirketin mali açıdan zor durumda kalacağını, fahiş olup indirilmesi gerektiğini, cezai şarttan kaynaklı edimler arasında orantısızlık bulunduğunu ileri sürerek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı tarafın yemekleri fiilen almadığı halde gönderdiği ihtarda sözleşmeye aykırılıkların giderilmesini istediği, 2. ihtarda da sözleşmeyi feshettiği, davalının sözleşmeyi fesih usülü aykırılıkların giderilmesi için 2 ihtarın yapılmaması nedeniyle sözleşmeye uygun olmadığı, bu haliyle sözleşmenin haksız olarak feshedildiği kanaatine varıldığı, davacının davalıdan sözleşmenin 6.05 maddesi uyarınca 3 aylık hizmet bedeli tutarında cezai şart talep edebileceği, bilirkişiler tarafından bu tutarın 123.453,00-TL olarak hesaplandığı, alınan ek rapora göre mahkemece cezai şarttan indirim yapılmaması halinde davalının mahfına neden olmayacağının değerlendirilmesinde usulsüzlük bulunmadığı, sözleşmenin ikinci ihtarın gönderildiği 11.02.2016 tarihi itibarı ile haksız olarak feshedildiği, taraflar arasındaki sözleşmenin 6.01 maddesine göre sözleşmenin 15 gün sonra fesh edilmiş sayılması gerektiği, bu süre içinde davacının kar mahrumiyetini isteyebileceği, bilirkişi tarafından hesaplanan kar mahrumiyetinin 12.038,00-TL olduğu anlaşılmakla bu tutar için kabulüne karar verilmesinde bir usulsüzlük bulunmadığı gerekçesiyle istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde, istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri temyiz nedeni olarak ileri sürmüştür.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, taraflar arasındaki sözleşmenin feshi nedeniyle cezai şart, yoksun kalınan kazanç ve uğranılan zararların tazmini istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 369 ncu maddesinin birinci fıkrası, 370 ve 371 nci maddeleri,
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunun 371 nci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanunun 370 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,25.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.