Logo

6. Hukuk Dairesi2023/1452 E. 2024/2281 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Fazla ödenen iş bedelinin iadesi ve bakiye iş bedelinin tahsili istemiyle başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali.

Gerekçe ve Sonuç: Düzenlenen faturaların davacıya tebliğ edildiği, davacının bu faturaları ticari defterlere işlediği ve taraf defter kayıtlarının birbirini teyit ettiği gözetilerek, davacı-birleşen davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle istinaf kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi

HÜKÜM/KARAR : Kısmen Kabul

İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi

SAYISI : 2015/486 E., 2019/91 K.

Taraflar arasındaki asıl davada tazminat, birleşen davada itirazın iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın reddine, birleşen davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraflar vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacı birleşen davalı vekilinin asıl ve birleşen davaya yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı birleşen davacı ... Hizmetleri San. ve Tic. Ltd. Şti. vekilinin birleşen dava yönünden yapmış olduğu istinaf başvurusunun kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı-birleşen davalı ... Sanayi ve Ticaret A.Ş. vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 25.06.2024 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.

Belli edilen günde asıl davada davacı-birleşen davada davalı vekili Avukat ... ile asıl davada davalılar-birleşen davada davacı vekili Avukat ...'ın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen saatte Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

KARAR

1-Asıl davada, fazla ödenen iş bedelinin iadesi, birleşen davada ise, bakiye iş bedelinin tahsili istemiyle başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkar tazminatı talep edilmiştir.

İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda asıl davada davalı yüklenicinin davacı iş sahibine verdiği hizmetlerin bedelini içeren faturaları düzenleyip davacıya gönderdiği ve davacının bu faturaları ticari defterlerine işlediği, akdi ilişkinin sona erdiği 09.03.2015 tarihine kadar da bu fatura bedellerinin haksız olarak düzenlediği hususunda davalıya herhangi bir ihtarda bulunmadığı, söz konusu faturaların davacı ile davalı arasındaki sözleşmeye uygun olarak düzenlendiği ve davacı tarafından da onaylanmak suretiyle benimsendiği, dosyaya sunulan ve tarafların ticari defterlerinde yer alan kayıtlara göre davacıdan fazla tahsilat yapılmadığı gerekçesiyle asıl davanın davalı yüklenici şirket bakımından reddine, davacı iş sahibi ile davalı şirketin ortakları olduğu anlaşılan davalılar ... ve ... arasında sözleşme ilişkisi bulunmadığından bu davalılar aleyhine açılan davanın ise, pasif husumet yokluğu nedeni ile reddine; birleşen davada ise, her iki tarafın ticari defter kayıtlarına göre, davacı yüklenicinin, davalıdan takip tarihi itibariyle 232.367,54 TL alacaklı bulunduğu gerekçesiyle itirazın kısmen iptali ile, takibin 232.367,54 TL asıl alacak üzerinden asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek yıllık %10,50'den aşağı olmamak kaydı ile değişen oranlarda ticari avans faizi uygulanmak sureti ile takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, hüküm altına alınan alacağın %20'si üzerinden hesaplanan 46.473,51 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline, reddedilen alacağın %20'si üzerinden hesaplanan 1.733,41 TL kötüniyet tazminatının davacıdan tahsiline karar verilmiştir.

2-İlk derece mahkemesi kararına karşı taraflar vekillerince istinaf yoluna başvurulması üzerine, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi’nce, asıl davada davacı–birleşen davada davalı iş sahibinin istinaf başvurusunun esastan reddine; asıl davada davalı–birleşen davada davacı yüklenici vekilinin istinaf başvurusunun ise, birleşen davada davalı tarafça talep edilmediği halde davalı yararına reddedilen miktar üzerinden hükmedilen kötüniyet tazminatına hükmedilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının bu yönden kaldırılmasına karar verilmiştir.

3-Bu karara karşı süresinde davacı–birleşen davada davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

Kamu düzenine aykırılık hallerinin resen gözetildiği, istinaf nedenleriyle sınırlı ve usulüne uygun olarak istinaf inceleme ve denetiminin yapıldığı; dosya içeriği, kararın dayandığı gerektirici sebepler ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı, yine; asıl davada davalı yüklenici tarafça düzenlenen faturaların davacıya tebliğ edildiği, davacının bu faturaları ticari defterlere işlediği, taraf defter kayıtlarının birbirini teyit ettiği anlaşılmakla, davacı–birleşen davada davalı vekilinin temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi kararına ilişkin davacı–birleşen davada davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 17.100,00 TL duruşma vekalet ücretinin asıl davada davacı–birleşen davada davalıdan alınarak, Dairemizdeki duruşmada vekille temsil olunan asıl davada davalı-birleşen davada davacıya verilmesine, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 25.06.2024 tarihinde kesin olarak oybirliği ile karar verildi.