"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2018/103 E., 2022/290 K.
DAVACILAR : 1-... 2-... 3-... 4-...
vekili Avukat ...
DAVALILAR : 1-... 2-Öz Yıldız Deri Konfeksiyon San . ve Tic. Ltd. Şti.
vekili Avukat ... 3-... 4-... ve diğer 5 kişi
DAHİLİ DAVALILAR : 1-... 2-... vekili Avukat ...
MÜTEVEFFA : ...
DAVA TARİHİ : 10.09.2009
HÜKÜM/KARAR : Kabul
Taraflar arasındaki sözleşmenin uyarlanması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davalılar ... vekili, Öz Yıldız Deri Konfeksiyon San. ve Tic. Ltd. Şti. vekili, ... vekilince duruşmalı, diğer davalılar vekilince duruşmasız olarak temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 09.07.2024 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.
Belli edilen günde davalılardan Öz Yıldız Deri Konfeksiyon San ve Tic. Ltd. Şti yetkilisi...ile davacılar vekili Avukat ... geldiler. Tebligata rağmen başka gelen olmadığı anlaşılmakla duruşmaya başlanarak hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen saatte Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1. Davacı arsa sahipleri vekili asıl ve birleşen dava dilekçesinde özetle; müvekkilleri ile davalı yüklenici arasında Eyüp 1. Noterliği'nin 20.05.2005 tarih ve 11248 yevmiye no.lu gayrimenkul satış vaadi ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi akdedildiğini, davalı şirketin sözleşme ile yüklenen hiçbir edimini yerine getirmediğini, inşaatın yapılması, aksi halde sözleşmenin feshedileceğinin davalıya bildirildiğini, davalı şirketin cevabı ihtarnamesi ile maliyetlerin yükselmesi nedeniyle ilk sözleşme şartlarına göre inşaatın yapılamayacağının, yeni dairelerin verilmesi gerektiğinin bildirildiğini ileri sürerek, sözleşmenin geriye etkili şekilde feshine karar verilmesini talep etmiştir.
2.Birleşen Gaziosmanpaşa 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2019/118 Esas sayılı dava dosyasında davacı arsa sahipleri vekili dava dilekçesinde özetle; davalıların sözleşmeye konu taşınmazın diğer malikleri olduğunu, bozma ilamında değinildiği üzere söz konusu maliklerin de davada yer alması gerektiğinin belirtilmesi nedeniyle iş bu davanın açıldığını belirterek, sözleşmenin feshini talep etmiş, mahkemece 10.05.2019 tarihinde dosyanın asıl dava dosyası ile birleştirilmesine karar verilmiştir.
II. CEVAP
Davalı yüklenici vekili cevap dilekçesinde özetle; değişen imar durumu ve azilname sebebiyle inşaata başlamanın mümkün olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİNİN İLK KARARI
Gaziosmanpaşa Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2010/209 Esas, 2014/122 Karar, 25.03.2014 tarihli kararında özetle; arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince yapılması gerekli işlemlerin davalı yüklenici tarafından yapılmadığı, taşınmazda yapılan keşifte yüklenicinin bugüne kadar inşaata başlamadığı anlaşıldığından, davanın kabulü ile arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshine karar verilmiştir.
IV. BİRİNCİ BOZMA KARARI
A. Bozma Kararı
1. İlk derece mahkemesinin yukarıda belirtilen kararını süresinde davalı vekili temyiz etmiştir.
2. Yargıtay (Kapatılan) 23. Hukuk Dairesi'nin 2014/8386 Esas, 2016/1 Karar, 11.01.2016 tarihli kararı ile kararın onanmasına karar vermiştir.
3. Daire onama kararına karşı davalı yüklenici vekili karar düzeltme talebinde bulunmuştur.
4. Yargıtay (Kapatılan) 23. Hukuk Dairesi'nin 2016/3508 Esas, 2018/2009 Karar, 01.03.2018 tarihli kararı ile özetle; davada, 20.05.2005 günlü düzenleme şeklindeki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi talep edilmiştir. Dosya kapsamındaki belgelerden, sözleşmenin konusu olan 1613 Ada 13 (yeni 17) parsel numaralı taşınmazda, davacılar dışında paydaşlar olduğu, bu kişilerle de 17.12.2003 tarihli sözleşme imzalandığı anlaşılmaktadır.
TMK’nın 692. maddesi gereğince, paylı taşınmaz malın özgülendiği amacın değiştirilmesi, korumanın veya olağan şekilde kullanmanın gerekli kıldığı ölçüyü aşan yapı işlerine girişilmesi olağanüstü tasarruflardan sayıldığından, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinin feshi, tüm paydaşların muvafakatlarıyla mümkündür. Bu durumda, mahkemece, davacı tarafa; davada yer almayan ..., ..., ......... ve ...isimli paydaşların davaya muvafakatlarının alınması, muvafakat vermeyen paydaşlar hakkında ise, ayrı bir dava açması için süre verilmesi, dava açılması halinde eldeki dava ile birleştirilmesi ve bu şekilde taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esasına girilip, sonucuna uygun bir hüküm kurulması gerektiği, mahkeme kararının bozulması gerekirken, Dairece sehven onandığı, bu kez yapılan incelemede anlaşıldığı gerekçesiyle mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
V. İLK DERECE MAHKEMESİNİN SON KARARI
Gaziosmanpaşa 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2018/103 Esas, 2022/290 Karar, 20.05.2022 tarihli kararı ile özetle; davalı yüklenicinin imar durumu almak için belediyeye başvurduğuna ve inşaat projesini yaptığına dair herhangi bir yazılı belgeye rastlanmadığı, dava konusu arsanın boş olduğu, üzerinde herhangi bir yapılaşmanın olmadığı, sözleşme gereğince yapılması gerekli işlemlerin davalı tarafından yapılmadığı anlaşıldığından sözleşmenin feshine karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk derece mahkemesinin yukarıda belirtilen kararını davalılar vekilleri temyiz etmiştir.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davalı arsa sahipleri ..., ..., ..., ......... vekili temyiz dilekçesinde özetle; arsanın sorunsuz ve borçsuz şekilde teslim edilmediğini, tüm hissedarlarca sözleşmenin imzalanması ve işlemler için vekaletnamelerin verildiği tarihin 20.05.2005 olduğunu, davalı yüklenici tarafından yapılan işlemlerin değerlendirilmediğini, arsa sahibi ... mirasçılarının yükleniciye vekalet vermediğini, değişen mevzuat uyarınca yapılan ek sözleşmenin davacılarca imzalanmadığını, 03.04.2009 tarihinde davacı ...’ın yükleniciyi vekaletten azlettiğini, tanık beyanlarının dikkate alınmadığını, davanın açılmasına sebebiyet vermediklerinden yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu belirterek, kararı temyiz etmiştir.
2. Davalı ..., ..., ...vekili temyiz dilekçesinde özetle; davanın açılmasına sebebiyet vermediklerinden yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu belirterek, kararı temyiz etmiştir.
3. Davalı yüklenici vekili temyiz dilekçesinde özetle; birleşen dava davacılarının sözleşmenin feshini talep etmediklerini, ek rapor alınması yönündeki taleplerinin reddine karar verilmesinin doğru olmadığını, delillerinin değerlendirilmediğini, daire ve arsa değeri üzerinden harç alınmasının hatalı olduğunu, sözleşmedeki değer üzerinden harç ve vekalet ücreti hesabı yapılması gerektiğini belirterek, kararı temyiz etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
TMK’nun 692. maddesi.
3. Değerlendirme
1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 1086 sayılı Kanun'un 437 nci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme yapılarak hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı yüklenici ve davalı arsa sahipleri ..., ..., ..., ..., ..., ... vekillerinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
3. Davalı arsa sahipleri ..., ..., ... vekilinin temyiz itirazları ile davalılar ..., ..., ..., ..., ..., ... vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince;
Davalı arsa sahipleri, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin konusu olan taşınmazda hissedar olup, aralarında zorunlu dava arkadaşlığı olduğundan ve davanın açılmasına sebebiyet vermediklerinden aleyhlerine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesi doğru olmamıştır.
4. Mahkemece arsa değeri ve inşa edilmeyen bina değeri üzerinden davacıların arsa hissesi oranında harç tamamlatılmış ise de, sözleşmenin feshi talep edildiğinden sözleşme değeri üzerinden harç alınması gerekmektedir. Mahkemece, ayrıca sözleşme değeri tespit edilmediğinden sözleşmede, sözleşme bedeli olarak 1.000.00 TL belirtildiği için bu bedel üzerinden harç alınması gerekmektedir.
Yapılan bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 1086 sayılı HUMK’un 438/7. maddesi uyarınca kararın düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur.
VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.“Değerlendirme” bölümünün “2” nci bendi uyarınca davalı yüklenici ve davalı arsa sahipleri ..., ..., ..., ..., ..., ... vekillerinin diğer temyiz itirazlarının reddine, “3” üncü bent uyarınca davalı arsa sahipleri ..., ..., ...ile davalılar ..., ..., ..., ..., ..., ...’ın temyiz itirazlarının kabulüne, “4” üncü bent uyarınca davalı yüklenici vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının “2, 3 ve 4” üncü bentlerinin hükümden çıkartılmasına, yerine “2” inci bent olarak “68,00 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 15,60 TL ve 9.946,55 TL tamamlama harcından mahsubu ile bakiye 9.894,15 TL harcın talebi halinde davacıya iadesine” cümlesinin, “3” üncü bent olarak “Davacılar yararına takdir olunan 1.000.00 TL vekalet ücretinin davalı yüklenici Öz Yıldız Deri Konfeksiyon...Ltd. Şti’den alınarak davacıya verilmesine” cümlesinin, “4” üncü bent olarak “Davacı tarafından yatırılan 15,60 TL peşin harç, 68,00 TL karar harcı, 1.118,20 TL yargılama giderinin davalı yüklenici Öz Yıldız Deri Konfeksiyon...Ltd. Şti’den alınarak davacıya verilmesine” cümlesinin yazılmasına, kararın değiştirilmiş bu haliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2. Davalılar Yargıtay duruşmasında vekille temsil olmadıklarından lehlerine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Peşin alınan harçların istek halinde temyiz edenlere iadelerine,
Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
09.07.2024 tarihinde oy birliği ile karar verildi.