Logo

6. Hukuk Dairesi2023/1700 E. 2024/142 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalıya ait taşınmazın satış bedelinin paylaştırılmasında kullanılan sıra cetvelinin, davalı ile ipotek alacaklısı banka arasında yapılan temlikin muvazaalı olduğu iddiasıyla iptali istenmiştir.

Gerekçe ve Sonuç: Davalının ipotek borcunu ödediğine dair banka dekontlarının bulunması ve davacı tarafından ileri sürülen muvazaa iddiasına dair yeterli delil sunulamaması gözetilerek, yerel mahkemenin sıra cetvelinin iptali talebini reddeden kararının onanmasına hükmedilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki sıra cetvelinin iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının dava dışı borçlu şirketten alacaklı olduğunu ve takip başlattığını, borçluya ait taşınmazın bedelinin paylaşımı için sıra cetveli düzenlendiğini, taşınmaz üzerinde dava dışı Vakıfbank’ın ipoteği olduğunu, esasında ipotek borcunu borçlu ödemesine rağmen davalının muvazaalı olarak ipoteği devraldığını, temlikin şeklen de geçersiz olduğunu ileri sürerek davalıya ayrılan payın davacıya ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalının temlik alacaklısı olan bankaya 590.000,00 TL ipotek borcunu ödediğini, ipoteğin davacının alacağından önce doğduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile banka makbuzları ile davalının 590.000,00 TL'yi ödediğinin sabit olduğu muvazaanın söz konusu olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; dava dilekçesi içeriğini tekrar ederek kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın süresinde açıldığı, bedeli paylaşıma konu taşınmaz üzerinde 1.100,000,00 TL bedelle 10.06.2015 tarihinde ipotek tesis edildiği, bankanın ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip başlattığı, banka ile davalı arasında 04.11.2020 tarihinde temlik sözleşmesi yapıldığı ve icra dosyasına sunulduğu, banka kayıtlarından ödemenin davalı tarafından yapıldığı anlaşıldığı, borçlu ile banka arasına muvazaa olduğunun iddia edilmediği, davacı temlikin resmi şekilde yapılmadığını iddia etmiş ise de temlik sözleşmesinin noterde düzenlendiği gerekçesi ile başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili dava dilekçesi ve istinaf dilekçesi içeriğini tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, muvazaa nedeni ile sıra cetvelinin iptali istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, İİK’nın 142. maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunun 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanunun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

15.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.