"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki alacak-tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında, yabancı bir TV kanalında yayınlanacak ... ... adlı programda, davalı şirketin hastanelerinde tedavi gören yabancı uyruklu hastaların tedavi süreçlerinin yayınlanması amacıyla 19.01.2014 tarihli Sponsorluk Sözleşmesi imzalandığını, sözleşmenin 3.4 nolu maddesine göre davalı sponsorun bölüm başına 4.000 EURO + KDV olmak üzere 35 bölüm karşılığı KDV dahil 165.200 EURO ödeyeceğini, 01.09.2014 - 31.12.2014 tarihleri arasında gerçekleştirileceği kararlaştırılan faaliyetlere 01.09.2014 tarihinde iki hasta ile başlandığını, ancak davalının hastanelerde çekimler için uygun ortam olmadığı gerekçesiyle çekimleri geciktirdiğini ve en son çekimin 15.09.2015 tarihinde yapılabildiğini, sözleşmede, faaliyete başlanmasından sonra Eylül ayı içerisinde davalının ödeme yapması kararlaştırılmasına rağmen davalının hiçbir ödeme yapmadığını, müvekkilinin program için TV kanalını ve alt yapımcı şirketlere ödemede bulunduğunu ayrıca bankadan kredi çekildiğini, 02.01.2016 tarihinde yayınların başlamasına rağmen davalının ödeme yapmaması üzerine ödenmesi gereken 165.200.00 EURO tutar için fatura düzenlenerek davalıya gönderildiğini ancak davalı şirketin ihtarname keşide ederek; -müvekkili şirketin yükümlülüklerini yerine getirmediği gerekçesiyle sözleşmenin 21.10.2015 tarihli ihtarname ile feshedildiği, sözleşmedeki tarihler arasında verilen bir hizmette olmadığı, bu nedenle fatura bedeli ve muhteviyatının kabul edilmediği gerekçesiyle faturayı iade ettiğini, müvekkiline 21.10.2015 tarihli fesih ihbarının tebliğ edilmediğini, feshin öne sürüldüğü tarihlerde ve sonrasında çekimlerin yapıldığını ileri sürerek sözleşme kapsamında hazırlanarak yayınlanan 9 adet bölüm ile yayıma hazırlanan ancak davalı şirketin müdahalesi sonucu yayınlanamayan 4 adet bölüm olmak üzere toplam 13 adet bölümün KDV hariç 52.000 EURO tutarındaki bedeli ile çekimleri ile hazırlıkları yapılarak giderleri ödenmiş 22 bölüm için ise kar yoksunluğu ile yapılan giderler için şimdilik 50.000 EURO olmak üzere toplam 102.000 EURO alacağın fiili ödeme günündeki kur üzerinden hesaplanacak Türk Lirası karşılığının dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının sözleşme ile belirlenen 01.09.2014 - 31.12.2014 tarihleri arasında taahhüt ettiği program çekimini ve yayımını gerçekleştiremediğini, sözkonusu tarih üzerinden uzun bir süre geçmiş olmasına rağmen çekimler yapılmadığı gibi ... kanalında herhangi bir programının olmadığının anlaşıldığını, bunun üzerine 21.10.2015 tarihli ihtarname ile sözleşmenin feshedildiğini, davacının buna rağmen fatura düzenleyerek gönderdiğini ancak haksız olarak düzenlenen bu faturanın müvekkiline ait kayıtlara alınmadığını ve iade edildiğini, feshe rağmen davacı yetkililerinin pilot deneme kapsamındaki çalışmaların devam edilmesini istemesi üzerine görüşmelere iyiniyetli olarak devam edildiğini, yapılan deneme çalışmalarının kurgu ve prodüksiyon kalitesinin müvekkilinin iletişim politikasına ve marka değerine uygun olmaması ve düşük kalitede olmasından dolayı bu şekilde yayınlanmasının mümkün olmamasından dolayı sözleşmenin yenilenmediğini, karşılıklı ihtarlara ve sözleşmenin feshine rağmen davacının haksız ve mesnetsiz bir şekilde dava açtığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı yapımcının, davalı sponsorun da görüntülerini içeren programları yapma ve ilgili TV kanalında yayınlama faaliyetini 01.09.2014 ila 31.12.2014 tarihleri arasında gerçekleştireceği kararlaştırılmasına rağmen, bu yükümlülüğünü yerine getiremediği, davacının bu yükümlülüğü davalıdan kaynaklı nedenlerle yerine getiremediği iddiasını ispat edemediği, davacı sözleşme ile belirlenmiş tarihte borcunu ifa etmediğinden TBK'nın 117/2 fıkrasına göre yasa gereği temerrüte düştüğü, bu durumda davacının yeniden süre vermeden sözleşmeyi feshetme hakkının bulunduğu, davacının ediminin 31.12.2014 tarihine kadar yerine getirmemesi nedeniyle davalının haklı olarak 21.10.2015 tarihli ihtarname ile sözleşmeyi feshettiği, davalının sözleşmeyi feshinden sonra davacının pilot/deneme kapsamında çalışmaya devam etmesi hususunda taraflar arasında yeni bir anlaşma olduğu, davacı yapımcının hazırladığı pilot/deneme amaçlı 9 adet bölümün, davalıya ait hastanelerin görüntülerinin doğal akışına uygun ve herhangi bir televizyon kanalında yayınlanabilir nitelikte bulunduğu, bu nedenle davacının 9 adet bölümün bedeli olan 4.000 EURO X 9 = 36.000,00 EURO + 6.480,00 EURO KDV olmak üzere toplam 42.480.00 EURO 'luk bedeli talep etme hakkı bulunduğu, davacının bunun dışında alacağı bulunmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 42.480,00 Euro alacağın dava tarihinden itibaren kamu bankalarınca döviz cinsinden açılan 1 yıllık mevduata uygulanan en yüksek faiz oranı uygulanarak davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazla istemin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1-Davacı vekili, müvekkilinin 2014 yılı Eylül ayında iki hasta ile programın yapım faaliyetine başladığını, ancak davacının Eylül ayı içinde yapması gereken ödemeyi yapmayarak programın gecikmesine kendisinin neden olduğunu, borcun ifa edilmemesinde temerrüde düşülmesi halinde, TBK'nın 125/2 fıkrası uyarınca hemen sözleşmeden dönülmesi gerektiğini, bu hakkın derhal kullanılmaması halinde borcun ifa edilmesi için yeniden süre verilmesi gerektiğini, oysa davalının 31.12.2014 tarihinden uzunca bir süre geçtikten sonra 21.10.2015 tarihli ihtarname ile sözleşmeyi feshettiğini, bu fesih ihbarının müvekkiline de ulaşmadığını, davalının sözleşmeyi derhal feshetmeyerek ve çekimlere izin vererek gecikmiş ifayı beklediğini, bu nedenle sözleşmenin belirsiz hale geldiğini ve müvekkiline ifa için ek süre verilmesi gerektiğini, müvekkilinin yapımını tamamladığı bölümlerin TV kanalında yayınlandığını, raporda yayınların eksiksiz ve kaliteli olduğunun tespitte edildiğini, davalının bir yandan sözleşmeyi feshettiğini belirtmesine rağmen bir yandan da müvekkili ile görüşmelere devam ettiğini, çekimlerinin tamamlanmasından sonra ödemeye yanaşmadığını belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve davanın tam kabulüne karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
2-Davalı vekili, davacı yapımcının sözleşmede kararlaştırılan tarihte borcunu ifa etmediğini ve temerrüde düştüğünü, müvekkilinin sözleşmeyi feshinden sonra davacının deneme kapsamında çalışmaya devam ettiğini, yapılan deneme çalışmalarının kurgu ve prodüksiyon kalitesinin müvekkilinin iletişim politikasına ve marka değerine uygun olmaması ve düşük kalitede olması nedeniyle sözleşmenin yenilenmediğini, çekimi yapılmış yayınların yayınlanmasına izin vermediklerini, bu nedenle yeniden şifahi olarak ikinci bir sözleşme yapıldığını kabul etmenin hukuken mümkün olmadığını belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile sözleşmenin 5.3 maddesi uyarınca davacının gerçekleştirmeyi üstlendiği programların çekim ve yayımlanmasına ilişkin yükümlülüğünü 31.12.2014 tarihine kadar ifa etmesi gerektiğinden, davacının TBK'nın 117/2 fıkrası uyarınca ihtara gerek olmaksızın temerrüde düştüğü, davalının da 21.10.2015 tarihli ihtarname ile davacının borcunun ifada temerüdde düşmesi nedeniyle sözleşmeyi haklı nedenle feshettiği, dava öncesi karşılıklı keşide edilen ihtarnameler ile davacının fesih ihbarına vakıf olduğu ancak sunulan ihtarnameler ve dosya kapsamından, davalının sözleşmeyi feshinden sonra davacının pilot/deneme kapsamında çalışmaya devam etmesi hususunda taraflar arasında yeni bir anlaşma olduğu, davacı yapımcının hazırladığı pilot/deneme amaçlı dokuz adet bölümün, davalıya ait hastanelerin görüntülerinin doğal akışına uygun ve herhangi bir televizyon kanalında yayınlanabilir nitelikte bulunduğu, 9 adet bölümün TV kanalında yayımlandığı, tarafların tacir olup, TTK'nın 20 maddesi uyarınca ticari işletmesi ile ilgili bir ... gören tacirin ücret isteyebileceği, bu nedenle davacının 9 adet bölüm bedeli toplam 42.480.00 EURO'yu talep edebileceği gerekçesiyle taraf vekillerinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1-Davacı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ve resen dikkate alınacak nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması ve davanın tam kabulüne karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
2-Davalı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ve resen dikkate alınacak nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, sponsorluk sözleşmesi kapsamında alacak istemi ile çekimleri ve hazırlıkları yapılmasına rağmen yayımlayan bölümler için kâr yoksunluğu ve masrafların tazmini istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 369 ncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 nci maddeleri, TBK'nın 117/2 maddesi, TTK 20. maddesi
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunun 371 nci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanunun 370 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Fazla yatırılan temyiz peşin harcın talep halinde davacıya iadesine,
Aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz eden davalıdan alınmasına,
Dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğin ilgili Bölge Adliye Mahkemesine
gönderilmesine,
18.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.