"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2160 E., 2022/1937 K.
HÜKÜM/KARAR : Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2021/56 E., 2022/646 K.
KARAR
Taraflar arasındaki kooperatif üyesi olunmadığının tespiti davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli edilen günde davacı asil ... ve vekili Avukat ... geldiler. Tebligata rağmen başka gelen olmadığı anlaşılmakla duruşmaya başlanarak hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen saatte Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
1- İlk derece mahkemesince, davacının, hileli işlemlerle kooperatif üyesi yapıldığı iddasıyla açtığı davanın, TBK’nın 39 uncu madddesi uyarınca, bir yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığı gerekçesiyle, reddine karar verilmiştir.
2-İlk derece mahkemesi kararına karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
3-Bu karara karşı davacı vekilince süresinde duruşmalı olarak temyiz yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü;
Kamu düzenine aykırılık hallerinin resen gözetildiği, istinaf nedenleriyle sınırlı ve usulüne uygun olarak istinaf inceleme ve denetiminin yapıldığı; dosya içeriği, kararın dayandığı gerektirici sebepler ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı, keza; davacının 17.12.2012 tarihinde kooperatif üyelik kaydının yapılmasına ve en geç 2017 yılında kooperatif aidat alacağının tahsili için başlatılan icra takibi üzerine açılan itirazın iptali davasında, kooperatif üyelik kaydının yapılmış olduğunu öğrenmiş olmasına göre, aldatma hukuksal nedenine dayalı olarak, kooperatif üyelik devrine ilişkin sözleşmenin iptali istemiyle 26.01.2021 tarihinde açılan işbu davada, TBK’nın 39 uncu maddesinde belirtilen bir yıllık hak düşürücü süre her halükarda geçmiştir. Bu nedenle, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi kararına ilişkin davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 30.04.2024 tarihinde kesin olarak oybirliği ile karar verildi.