Logo

6. Hukuk Dairesi2023/653 E. 2023/697 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Feshedilen hizmet sözleşmesi nedeniyle oluşan zararın tazmini istemine ilişkin davada, yerel mahkemenin Yargıtay’ın bozma kararına uyması sonucu verilen tazminat hükmünün temyizi.

Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay bozma ilamında belirtilen hususlar ile yerleşik Yargıtay içtihatları gözetilerek, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine ve yerel mahkeme kararının harç hususunda düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

HÜKÜM/KARAR : Kabul

Taraflar arasında görülen tazminat davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay 23. Hukuk Dairesince Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; ... ... Devlet Hastanesinin 2010 yılı malzemeli hasta ve personel yemek hizmeti alım sözleşmesinin 25/12/2009 tarihinde 981.972,00 TL üzerinden davalı şirket ile akdedildiği, ancak davalının SGK prim borcu yoktur yazısının sahte olduğunun anlaşılması üzerine sözleşmenin feshedildiği ve davalı teminatının irat kaydedildiği, şirket yetkilileri hakkında Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulduğu, davalı ile yapılan sözleşmenin feshedilmesinden sonra ikinci en iyi teklifi veren firma ile 1.046.856 TL bedel üzerinden sözleşme yapıldığı, iki sözleşme arasında 64.884,00 TL zarar ortaya çıktığını ileri sürerek, bu tutarın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmişlerdir. talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; sözleşmenin yersiz feshedildiği, müvekkili şirket yetkilileri hakkında ... 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2014/179 karar sayılı ilamı ile beraat kararı verildiği, sözleşmenin 27. maddesine giren bir durum olmamasına rağmen sözleşmenin feshedildiği, davacının kendisinin zararın ortaya çıkmasına sebep olduğu, davacı tarafından teminatın irat kaydedilmesi suretiyle zararının tazmin edildiğini beyanla davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 08.12.2015 tarihli ve 2014/874 Esas, 2015/1077 Karar sayılı kararı ile davacının sözleşmenin feshinden dolayı uğramış olduğu menfi zararının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 01.07.2020 tarihli ve 2019/1138 Esas, 2020/2403 Karar sayılı kararıyla, davacı ile davalı arasında ihale sonucunda hastane ve personel yemek hizmeti alım sözleşmesi imzalandığı ve davalının kusurundan dolayı sözleşmenin haklı olarak feshedildiği, davacı kurumun daha sonra ikinci en iyi teklifi veren firma ile sözleşme imzaladığı, davacı kurumun yapılan sözleşme şartlarına göre, iki ihale arasındaki farkı zarar olarak talep etme hakkına da sahip olduğu, sözleşme hükümleri Yerleşik Yargıtay İçtihatlarına göre de irat kaydedilen teminatın zarardan düşülmesi de gerekmediği, bu durumda mahkemece feshine karar verilen sözleşmeye dayanak ihale bedelinin 981.972,00 TL, buna en yakın ikinci teklifin ise 1.046.856 TL olduğu aradaki farkın davacı zararı olarak talep edilebileceğine göre davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, reddi doğru bulunmamış karar davacı yararına bozulmuştur.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda mahkemece başkaca bir inceleme yapmaksızın, davacının davasının kabulü ile, 64.884,00-TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili davacıya ödenmesine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde; ceza yargılaması neticesinde müvekkili şirket yetkililerinin beraat ettiği, davalıya atfedilecek herhangi bir kusuru olmadığını, bilirkişi raporunda herhangi bir zararın olmadığının belirlendiği, ortada herhangi bir zarar yokken tazminat talebinin kabulünün hangi gerekçeye dayandığının anlaşılamadığını, teminatın idarenin olası bir zararını karşılamak amacı ile yüklenici tarafından verildiğini, ancak somut olayda hem teminatın irat kaydedilmesi hem de ayrıca tazminata hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğunu, irad kaydedilen teminatın ise zaten iki ihale arasındaki farktan yüksek olduğunu beyanla, kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, hizmet sözleşmesinin feshinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun (1086 sayılı Kanun) 428 nci maddesi, 438 nci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 ncu maddesinin ikinci fıkrası, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu, 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu, diğer ilgili mevzuat.

3. Değerlendirme

1.Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 nci maddesi ile 439 ncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; davalı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

3.Re'sen yapılan incelemede Mahkemece davacı taraf harçtan muaf olduğundan harç hususunda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş ise de, dava kabul edilmiş olup davalının harçtan sorumlu olduğu ve harçtan muaf olmadığı anlaşılmaktadır. Kararın bu nedenle bozulması gerekirse de, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 6100 sayılı HMK’nın geçici 3. maddesi yollamasıyla HUMK’nın 438/VII. maddesi uyarınca kararın düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile re'sen yapılan inceleme ile Mahkeme kararının hüküm fıkrasının (2) numaralı bendinde yer alan "Davacı taraf harçtan muaf olduğundan bu hususta karar verilmesine yer olmadığına ” cümlesinin çıkartılarak yerine "4.432,22 TL nispi karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına” cümlesinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

22.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.