"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi
HÜKÜM/KARAR : Şikayetin Kabulü
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 15. İcra Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen sıra cetvelinde sıraya itiraz davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına) karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
1
I. DAVA
Şikayetçi vekili, müvekkilinin icra takibin kesinleşmesi üzerine borçluya ait taşınmaz üzerine 22.04.2015 tarihli haciz şerhinin işlendiğini, düzenlenen sıra cetvelinde kendilerinin ikinci sırada yer aldığını, ancak alacak miktarlarının eksik yazıldığını, İİK'nun 100. maddesi gereğince birinci sıradaki alacaklı ile aynı sırada olmaları gerektiğini, hacze iştirak şartlarının oluştuğunu ileri sürerek 24.06.2016 tarihli sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Şikayet olunan vekili; şikayetin reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen sayılı kararıyla; sıra cetvelin birinci sırasında yer alan şikayetçinin haciz tarihinin 19.12.2013 davacının takip konusu ilamın alındığı dava tarihinin 19.09.2013 olduğu, ...100/2 maddesi gereğince davacının ikinci sırada bulunan haczinin ilk hacze iştirak hakkının bulunduğu gerekçesi ile sıra cetvelinin iptaline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesi’nin 11.03.2021 tarih ve 2018/1597 Esas, 2021/351 Karar sayılı kararıyla; mahkemenin gerekçesinin yerinde bulunmadığı, İcra ve İflas Kanunu Yönetmeliğinin 59. maddesi uyarınca alacaklıların ad ve soyadları, talep edilen, kabul ve reddedilen para miktarlarının, alacak hakkındaki kararın ne olduğu ve hangi sıraya kabul edildiği, alacaklılara pay ayrılırken bedeli paylaşıma konu malın satıldığı tarihteki anapara, fer'iler ve takip masrafından oluşan toplam alacak miktarının satış tarihi itibariyle kesin miktarı belirlenerek, sonucuna göre bu alacak miktarını paylaştırmada gözeten bir sıra cetveli düzenlenmesi gerektiği gerekçesiyle yeniden karar verilerek şikayetin kabulüne karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1.Bölge Adliye Mahkemesinin 11.03.2021 tarih ve 2018/1597 Esas, 2021/351 karar sayılı kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
2.Dairemizin 21.09.2022 tarih ve 2021/3478 Esas, 2022/3942 Karar sayılı kararıyla; uyuşmazlığı çözer mahiyette sıra cetvelinin hangi bedellerle ve ne şekilde düzenleneceği konusunda HMK 297/2. maddesinde belirtildiği şekilde infazı kabil bir karar oluşturulmadığı gerekçesiyle kararın bozulmasına ve İlk derece mahkemesinin kararı kaldırılıp Bölge Adliye Mahkemesince yeniden karar verildiğinden şikayet olunan vekilinin ilk derece mahkemesinin kararına karşı ileri sürdüğü temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
2
B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen sayılı kararıyla; bozmaya uyularak davacının ilk sıradaki haczine iştirak şartların oluştuğu, bu nedenle satış tarihi itibarıyla 222.460,54 TL olarak hesaplanan davalının takip konusu ettiği alacağı ile satış tarihi itibarıyla 85.108,97 TL olarak hesaplanan davacının takibe konu ettiği alacağı arasında garameten paylaştırılmak suretiyle 116.856,81 TL'sinin davalıya, 44.727,19 TL'nin de davacıya verilmesi gerektiği gerekçesi ile sıra cetvelinin iptaline karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayet olunan vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Şikayet olunan vekili temyiz dilekçesinde; şikayetçinin sadece garameten paylaşım yapılması gerektiğini belirterek sıra cetveline itiraz ettiğini, müvekkilinin alacağı olan 309.144,00 TL'ye itiraz etmediğini, bu nedenle müvekkilinin bu alacak miktarının kesinleştiğini, garameten paylaşım yapılırken davalı müvekkilinin alacağının 309.144,00 TL olarak kabul edilmesi ve bu miktar üzerinden garamaten paylaşım yapılması gerektiğini, müvekkili aleyhine vekalet ücreti verilmesinin yanlış olduğunu, temyiz sebepleri olarak ileri sürmüştür.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, sıra cetveline şikayet istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (6100 sayılı Kanun) 369 ncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 nci maddeleri, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 142 nci maddesinin üçüncü fıkrası.
3. Değerlendirme
1. HMK’nın “Taleple bağlılık ilkesi” başlıklı 26/1 maddesinde hakimin tarafların talep sonuçlarıyla bağlı olduğu ve talepten fazlasına veya başka bir şeye karar veremeyeceği hüküm altına alınmıştır. Bu hüküm, emredici hüküm niteliğinde olduğundan mahkemece kendiliğinden dikkate alınması gerekir. Öğreti ve uygulamada taleple bağlılık olarak adlandırılan bu kural, sadece sonuç istem yönünden değil, sonuç istemi oluşturan her bir alacak kalemi yönünden de uygulanır.
2.İlk Derece Mahkemesi’nce hükme esas alınan 02.02.2018 tarihli bilirkişi raporunda şikayet olunanın alacağı yeniden hesaplanmış, sıra cetvelinde 309.144,00 TL olan alacak miktarı, 222.460,54 TL’ye düşürülmüştür. Bölge Adliye Mahkemesi kararının gerekçesinde de şikayet olunanın alacak miktarı, 222.460,54 TL olarak garame hesabında dikkate alınmıştır. Şikayetçinin, şikayet olunanın alacak miktarına bir itirazı olmadığından taleple bağlılık ilkesine aykırı olarak talep aşılarak karar verilmiştir.
Bu nedenle yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir.
3
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının şikayet olunan yararına BOZULMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,
Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
07.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
4