"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki menfi tespit, istirdat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekilince duruşma istemli temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 23.01.2024 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.
Belli edilen günde davacı vekili Avukat ... ile davalı vekili Avukat ...'nun gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen saatte Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı yüklenici vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin taraflar arasında imzalanan 31/07/2014 tarihli sözleşme ile"Kırka Bor İşletme Müdürlüğü İlave Yemekhane Binasının" yapım işini üstlendiğini, işin geçici kabulünün 02/11/2015 tarihinde yapıldığını, davalı idarenin bir kısım imalatlardaki ayıpların giderilmesini talep ettiğini, davacıya verilen sürede eksikliklerin giderilmediğinden bahisle işçilerin sahaya girmesine izin verilmediğini ve davacıyı zarara uğratmak kastı ile eksik işlerin 294.429,49 TL bedelle başka bir firmaya ihale edildiğini, gerçekte eksik ve kusurlu olduğu belirlenen işlerin giderim bedelinin bu miktarın altında olduğunu belirterek KDV dahil 294.429,49 TL'den ve kesilen günlük 250,00 TL gecikme cezasından müvekkilinin sorumlu olmadığının ve davaya konu binanın kesin kabul aşamasına geldiğinin tespitini, mahkemece bu talebin uygun görülmemesi halinde belirlenen bedelin ve gecikme cezası miktarının fahiş olması sebebiyle indirilerek tespitini talep etmiş; 08/02/2018 tarihli ön inceleme duruşmasında menfi tespit taleplerini istirdada dönüştürmüştür.
II. CEVAP
Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; kış ayında açık teraslardan, yemekhane binasının kullanılmaya başlanmasıyla mutfak ve bulaşıkhanelerden aşağıda bulunan katlara su akıntısının olduğunun tespit edildiğini, davacı yükleniciye ayıplı işlerin giderilmesi için farklı zamanlarda yazılar gönderildiğini, ancak davacının tüm ayıpları gidermediğini, bunun üzerine Yapım İşleri Genel Şartnamesinin 25. maddesi uyarınca eksik ve kusurlu işlerin yüklenicinin nam ve hesabına yaptırılması için pazarlık usulüyle ihale yapıldığını, ihale sonucunda en düşük teklifi veren firmayla 263.000,00 TL bedel üzerinden 16/02/2017 tarihinde sözleşme imzalandığını, davacıyı zarara uğratmak adına piyasa fiyatlarının üzerinde işin yapıldığı iddiasının gerçeği yansıtmadığını, Şartnamenin 44. maddesi uyarınca davacıdan günlük gecikme cezası tahsilinin mümkün olduğunu, bu nedenle eksik ve kusurlu işler yapılıncaya kadar geçecek her gün için günlük 250,00 TL ceza uygulanacağının yükleniciye bildirildiğini, ...’in 41. maddesinin 5. fıkrasının (b) bendine istinaden sözleşmede öngörülen günlük gecikme cezası olan 1.716,50 TL'nin yaklaşık %15'i olan 250,00 TL/Gün'lük cezanın uygulanmasının uygun bulunduğunu, binanın kullanılmasını engelleyen durumlar söz konusu olduğu için yüklenicinin nam ve hesabına yaptırılan işler ikmal edilmeden kesin kabul işlemlerinin yapılmasının mümkün olmadığını belirterek, davanın reddini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
... 22. Asliye Hukuk Mahkemesi 201/239 Esas, 2019/620 Karar ve 17.12.2019 tarihli kararı ile özetle; yargılama aşamasında alınan ve birbirini teyit eden 16/01/2019 tarihli rapor ile 21/05/2019 tarihli rapora itibar etmek suretiyle gizli ayıplı işlerin giderim bedelinin 309.900,00 TL hesaplandığı, davalı idarece davacıdan 294.429,49 TL eksik ve ayıplı ... bedeli talep edildiği, dolayısıyla talep edilen eksik ve ayıplı ... bedeline yönelik itirazın yerinde olmadığı, taraflar arasındaki sözleşme gereği yüklenicinin edimini süresinde yerine getirmediği anlaşılmakla, davalı idare tarafından sözleşme kapsamında tahakkuk ettirilen gecikme cezası kesintisinin uygun olduğu ve günümüz ekonomik koşullarına göre fahiş olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararını süresi içinde davacı vekili istinaf etmiştir.
B. İstinaf Nedenleri
Davacı vekili istinaf başvurusunda özetle; davalı idarece nam ve hesaba yapılan sözleşme bedelinin fahiş olduğunu, somut olayda pazarlık usulü ihale yapılmasını gerektirecek şartların gerçekleşmediğini belirterek istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile özetle; geçici kabul ile kesin kabul arasında, 22/09/2016 tarihinde ve sonrasında binanın çeşitli mahallerinde gizli ayıplar tespit edildiği, bu ayıpların yükleniciye bildirildiği, yükleniciye ayıpların giderilmesi için önce 30 gün, daha sonra yüklenicinin talebi ile 40 gün olmak üzere toplam 70 gün süre verildiği, bu sürenin 19/12/2016 tarihinde dolduğu, bu tarihten sonra makul süre olarak kabul edilen 16/02/2017 tarihinde dava dışı İzomer İzolasyon ve ... Ocak ile sözleşme imzalandığı, sözleşme bedeli 263.000,00 TL + KDV =310.340,00 TL olarak belirlendiği, mahkemece hükme esas alınan 3. bilirkişi heyetinin kök ve ek raporunda; 16/02/2017 tarihli nama ifa sözleşmesinde yapılması kararlaştırılan işlerin, davalı ... sahibi idarenin davacı yükleniciye bildirdiği eksik ve ayıplı işler kapsamı ile örtüştüğü, davalı ... sahibince nama ifa ihalesi öncesi bu eksik ve ayıplı işlerin yaklaşık maliyetinin tespit ettirildiği ve teklif verenler arasında en düşük teklifi kabul ederek sözleşme imzaladığı, piyasadan tespit edilen ... yaklaşık maliyeti, KDV hariç 301.836,96 TL iken, sözleşmenin 263.000,00 TL bedelle, yani yaklaşık %14,7 tenzilatla imzalandığı, bu nedenle sözleşme bedelinin fahiş olmadığı, yine bina kullanılmaya başlandığında, binanın işlevini yerine getirebilmesi için en hayati kısımların, mutfak ve bulaşıkhane olup, gizli ayıplar nedeniyle binanın işlevini yerine getirebilmesi ve yapım amacına uygun olarak kullanılabilmesi için kullanıma mani olan gizli ayıpların ivedilikle giderilmesi gerektiğinin tespit edildiği, bununla birlikte geçici kabul tutanağında çalışır durumda olduğu belirtilen soğuk sebze deposu bedeli olan 8.000,00-TL'nin nama ifa kapsamındaki sözleşme bedelinden düşülmesi gerektiğinin belirtildiği, davalı idarece yapılan nama ifa işleminin sözleşme eki Yapım İşleri Genel Şartnamesi'nin 25. ve 44. maddelerine uygun olduğu, nama ifa sözleşmesi kapsamında davacı yükleniciden talep edilebilecek toplam bedelin (263.000 TL– 8.000,00 TL) x1,18 KDV= 300.900,00 TL olup, dava değeri 294.429,49 TL olmasına göre, mahkemece bu kalem yönünden talebin reddedilmesinde bir isabetsizlik görülmediği, yine davalı ... sahibi idare gecikme cezasının, davacı yükleniciye verilen son 40 günlük süresinin dolduğu 19/12/2016 tarihi ile nama ifa sözleşmesi kapsamında yapılan geçici kabul tutanağının onaylandığı tarihten bir gün öncesi olan 06/06/2017 tarihine kadar günlük 250,00 TL olmak üzere toplam 42.250,00 TL gecikme cezası hesapladığı, sözleşmenin eki olan ... 44/6 maddesine göre ... sahibi idarenin eksik ve kusurların giderilmesine kadar davacı yükleniciye gecikme cezası uygulamasının mümkün olup, talep edilen gecikme cezası miktarının 35.570,51 TL olmasına göre, mahkemece bu kalem yönünden de davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmediği gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge adliye mahkemesinin yukarıda belirtilen kararını süresi içinde davacı vekili temyiz etmiştir.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili, istinaf dilekçesinde belirtilen gerekçelerle kararı temyiz etmiştir.
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, geçici ile kesin kabul arasında ortaya çıkan gizli ayıplı işlerin giderilmesi için yapılan nama ifa sözleşme bedelinden ve gecikme cezasından borçlu bulunmadığının tespiti, olmazsa hakkaniyet çerçevesinde indirilerek tespiti, yargılamada dava konusu alacak tahsil edildiğinden istirdatına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
TBK’nın 470 vd maddeleri, Sözleşme ve Eki Yapım İşleri Genel Şartnamesinin 25 inci ve 44 üncü maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Temyiz olunan ... Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi’nin 2022/561 Esas, 2022/1023
Karar ve 19.10.2022 tarihli kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca
ONANMASINA,
2. 17.100,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak Yargıtay duruşmasında vekille temsil
olunan davalıya verilmesine,
Aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
23.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.