"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/1 E., 2022/257 K.
KARAR : Asıl davanın kısmen kabulü, birleşen davaların karar verilmesine yer olmadığı
1- İlk derece mahkemesince asıl ve birleşen davalarda arsa sahibi tarafından açılan asıl davanın reddine, birleşen 2012/347 E. sayılı davanın kısmen kabulüne, yüklenici tarafından açılan birleşen 2012/581 ve 2012/584 E. sayılı davaların reddine karar verilmiştir.
2- İlk derece mahkemesinin kararına karşı arsa sahiplerinin temyizi üzerine dairemizin 26.09.2016 tarihli, 2016/2461 E. ve 2016/4044 K. sayılı ilamıyla arsa sahiplerinin diğer temyiz istemleri reddedilerek; asıl dava yönünden; mahkemece yaptırılan bilirkişi incelenmesinde, tasdikli projeye aykırı imalâtlar olduğu ve bunların da tadilat projesine rastlanılmadığından kaçak inşaat olduğunun saptandığı, belediyenin cevabi yazısında, proje tadilatı halinde yapılmasının mümkün olacağı bildirildiği, yüklenicinin iş bedeline hak kazanabilmesi için inşaat sözleşmeye ve projesine uygun imâl etmesi gerektiği, bu haliyle inşaatın yasal olmadığı anlaşıldığından yükleniciye uygun süre verilmek suretiyle inşaatın yasaya uygun biçimde tadilat projesi yaptırılarak, yasal hale getirmediğinde bilirkişilerden ek rapor alınarak gerekli masraflar hesaplattırılıp asıl davanın bu miktar üzerinden dava kabul edilmesi, yasal hale getirmesi durumunda ise şimdiki gibi davanın reddedilmesi gerektiği gerekçesiyle karar bozulmuştur.
3- İlk derece mahkemesince bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda; asıl davanın kısmen kabulü ile İzmir 6. İcra Müdürlüğü'nün 2012/1598 E. sayılı dosyasında 3.905,00 Türk Lirası asıl alacak yönünden davacıların borçlu olmadıklarının tespitine, fazlaya ilişkin talebin reddine, Birleşen İzmir 13. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2012/581-274 sayılı dosyası ile birleşen İzmir 11. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2012/584-199 sayılı dosyaları yönünden davacının açmış olduğu davaların reddine, Birleşen İzmir 7. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2012/347-431 sayılı dosyası yönünden; davacıların davalıdan talep etmiş oldukları inşaata ilişkin yapılan masrafların kısmen kabulüne kısmen reddine, 469,93 Türk Lirası'nın davalıdan tahsili ile diğer taleplerin reddine karar verilmiştir.
4-Bu kararın arsa sahipleri tarafından temyizi üzerine Dairemizin 04.02.2019 tarihli 2018/4794 E. 2019/416 K. sayılı ikinci bozma ilamı ile bozmadan sonra hükme esas alınan raporu düzenleyen bilirkişi kurulundan yüklenici tarafından değil, arsa sahipleri tarafından tadilat projesi yapılarak yasal hale getirildiği anlaşılan iş ve imalatla ilgili yasal hale getirme masraflarının dava tarihi itibariyle mahalli piyasa rayiçlerine göre bedeli konusunda gerekçeli ve denetime elverişle rapor alınıp asıl davada tadilat projesi bedeli ve hesaplanacak tadilat masrafları toplamı üzerinden borçlu bulunulmadığının tespitine karar verilmesi gerekirken, bozmaya uyulmasına rağmen tadilat masrafları belirlenip hesaplatılmadığından asıl davada yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmadığı gerekçesiyle, kararın asıl dosya davacıları yararına ikinci kez bozulmasına karar verilmiştir.
5- İlk derece mahkemesince bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda; asıl dava yönünden; İzmir 6. İcra Dairesi’nin 2012/1598 E. sayılı dosyasındaki bonodan dolayı borçlu olmadığının tespitine ilişkin davacılar Rıdvan ve ...'ların açtığı davanın kısmen kabulü ile İzmir 6. İcra Müdürlüğü’nün 2012/1598 E. sayılı dosyasında 41.260,00 Türk Lirası asıl alacak yönünden davacıların borçlu olmadıklarının tespitine, fazlaya ilişkin talebin reddine, bu dava ile ilgili olarak davalının istemiş olduğu kötü niyet tazminatının reddine, diğer birleşen davalar yönünden karar bozma ilamı ile kesinleştiğinden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
6-İlk Derece Mahkemesinin bozma üzerine verdiği karara karşı arsa sahipleri vekillerince süresinde temyiz yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Kamu düzenine aykırılık halleri ile ve usuli kazanılmış hak ilkesinin re'sen gözetildiği; dosya içeriği, kararın dayandığı gerektirici sebepler ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı ve yine bozma ilamı doğrultusunda Yargıtay denetimine elverişli bilirkişi raporu doğrultusunda karar verilmiş olmasına göre taraf vekillerinin temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle İzmir 13. Asliye Hukuk Mahkemesi kararına ilişkin arsa sahipleri vekillerinin tüm temyiz sebeplerinin reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan kararın ONANMASINA, aşağıda yazılı harçların temyiz edenlerden alınmasına, dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine, 08.10.2024 gününde oy birliğiyle karar verildi.