"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2191 E., 2023/25 K.
DAVA TARİHİ : 22.07.2022
HÜKÜM/KARAR : Esastan Reddine
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2022/562 E., 2022/638 K.
Taraflar arasındaki konkordato davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin borçlarını vadesinde ödeyememe tehlikesi altında bulunduğunu belirterek, yaşanabilecek kısa süreli bir likidite darlığı nedeniyle gerçekleşebilecek olası bir iflastan kurtulmak üzere konkordato mühleti istemiştir.
II. CEVAP
Bir kısım alacaklı müdahil vekilleri davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile komiserler kurulu raporuna göre geçici mühlet tarihi itibariyle davacı şirketin reel varlıklarının reel özvarlığın (-) 51.566.210,32 TL ve varlıkların borçları karşılama (finansal kaldıraç) oranının ise yüzde 72,6 olduğu, bu haliyle şirketin borca batık durumda bulunduğu; geçici mühlet sürecinde işletmenin devamlılığı için gerekli olan kira ve elektrik gibi işletme giderleri ile personel ücretlerinin ödenemediği; davacının projesinin “Faizsiz ve tenzilat talep etmeksizin, tasdik tarihinden itibaren 17 aylık ödemesiz dönem ve bu dönemden sonra 37 ay vade adi konkordatosu” şeklinde olduğu ve mevcut durumu itibariyle hedeflenen ciro düzeyini tutturamayacağı ve konkordato ön projesinin uygulanabilir olmadığı, davacı şirket yetkilisinin de raporun doğruluğunu teyit eder beyanda bulunduğu gerekçesiyle İcra ve İflas Kanunu'nun 292’nci maddesinin birinci fıkrasının b bendi uyarınca konkordato talebinin reddine ve davacının iflasına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili, konkordato projesinde açıklandığı üzere şirketin geçmiş yıllardaki ticaret hacmi ile konkordatoya tabi borçlarını ödeyebilme potansiyelinin bulunduğunu, süreç içerisinde yapılacak proje revizeleri, alacaklıların alacaklarının bir kısmından vazgeçmeleri ve/veya ödeme konusunda vade tanınması halinde taraflar açısından iflas kararından daha avantajlı bir durumun yaratılmasının mümkün olduğunu; kesin mühlet aşamasına geçilerek bu teklifin alacaklıların önüne götürülmesi ve projenin oylamaya sunularak alacaklıların yasal çoğunluğuyla kabul edilmesi imkânının tanınmadığını ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve özellikle konkordatonun başarıya ulaşma olasılığının bulunmadığı durumlarda kesin mühlet verilmesine de gerek bulunmamasına göre kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1-b.1 düzenlemesi gereğince konkordato talep eden vekilinin istinaf başvuru sebeplerinin esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili, istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü hususları tekrar ederek bölge adliye mahkemesi kararının bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, konkordato istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, İcra ve İflas Kanunu’nun İİK’nın 286 vd.,
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Konkordato talep eden davacı şirketin komiser rapor ile sabit olduğu üzere geçici mühlet sürecinde işletmenin devamlılığı için gerekli olan kira ve elektrik gibi işletme giderleri ile personel ücretlerinin ödenemediği; mevcut durumu itibariyle hedeflenen ciro düzeyini tutturamayacağı, davacı temsilcisinin de duruşmadaki beyanı ile komiser raporunu kabul ettiği temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Alınması gereken harç peşin olarak yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
20.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi