"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2024/780 E., 2024/995 K.
KARAR : Alacaklılar T.C. Ziraat Bankası A.Ş., T. Ekonomi Bankası A.Ş. ve T. Vakıflar Bankası Türk Anonim Ortaklığı vekillerinin İstinaf Başvurusunun Ayrı Ayrı Esastan Reddine
İLK DERECE MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2019/542 E., 2022/163 K.
Talep eden vekili; müvekkilinin bilgi teknolojileri sektöründe faaliyette bulunduğunu, ancak son dönemdeki ekonomik koşullar nedeniyle nakit akışında öngörülemeyen sıkıntılar yaşanmaya başladığını ileri sürerek, konkordato projesinin tasdikini talep etmiştir.
Bir kısım alacaklılar vekilleri talebin reddini istemişlerdir.
İlk Derece Mahkemesince, talep edenin konkordato projesinin tasdiki durumunda iflas halinde alacaklıların eline geçecek olan miktardan daha çoğunun geçeceği, teklifin kaynaklarla orantılı olduğu, adi alacaklar yönünden teklifin nitelikli çoğunluk tarafından kabul edildiği, konkordatonun tasdiki koşullarının tümünün oluştuğu gerekçesiyle, adi alacakların 01.01.2023 tarihinden itibaren, yıllık % 6,75 oranında faizle toplamda 42 ay eşit taksitler halinde ödenmek üzere konkordato projesinin tasdikine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararına karşı alacaklılar T.C. Ziraat Bankası A.Ş., T. Finans Katılım A.Ş., T. Ekonomi Bankası A.Ş., T. Vakıflar Bankası T.A.O. , ... Su Hizmetleri A.Ş. vekillerince istinaf yoluna başvurulması üzerine, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi tarafından alacaklı ...vekilinin yasal süresi içerisinde istinaf başvurusunda bulunmadığı, konkordato projesinin iflasa nazaran alacaklıların lehine olduğu, İİK’nın 302/2-a maddesi uyarınca koşulların sağlandığı, teklif edilen tutarın borçlunun malvarlığı ile orantılı olduğu gerekçesiyle, alacaklı ... Su Hizmetleri A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun usulden, diğer alacaklılar vekillerinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bu karara karşı alacaklılar T.C. Ziraat Bankası A.Ş. ve T. Vakıflar Bankası T.A.O. vekillerince süresinde temyiz yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
Somut olayda, talep eden şirketten alacaklı olan bazı alacaklıların alacaklarının üçüncü kişiler tarafından temlik alındığı, bazı temlik ilişkilerinde aynı alacağın parçalanarak birden fazla kişiye temlik edildiği, temlik alacaklısının kaç alacaklının alacağını temlik aldığına bakılmaksızın tek oy hakkına sahip olduğu kabul edilerek hesaplama yapıldığı, kabul edilen bu hesaplamaya göre kaydedilmiş toplam adi alacaklı sayısının 21 ve toplam adi alacak tutarının 7.642.863,86 Türk Lirası, 13 adi alacaklının kabul oyu verdiği ve kabul oyu verilen adi alacak toplamının 4.592.067,85 Türk Lirası olduğu görülmüştür. Her ne kadar temlik alacaklısının kaç alacaklının alacağını temlik aldığına bakılmaksızın tek oy hakkına sahip olduğu kabul edilerek hesaplama yapılmış ise de, kabul oyu verilen toplam 4.592.067,85 Türk Lirası adi alacak tutarının 3.446.992,73 Türk Lirasının temlik alanların alacak tutarı olduğu anlaşılmıştır. Bu durumda temlik alacaklılarının talep eden şirket ile bağlantılı olduğu, bazı temlik ilişkilerinde aynı alacağın parçalanarak birden fazla kişiye temlik edildiği, temlik alacaklılarının temlik aldıkları toplam alacak miktarı dikkate alındığında konkordato projesinin temlik alacaklılarının kabul oyu kullanmalarıyla İİK’nın 302. maddesinde aranan çoğunluk nisabının sağlandığı, bu nedenle temlik alacaklılarının oylama ve nisabı etkilediğinden iyi niyetli sayılamayacağı gözetilerek konkordatonun tasdiki talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır.
Öte yandan, İlk Derece Mahkemesince talep eden şirketin konkordato projesinin tasdikine 23.02.2022 tarihinde karar verildiği, ödemelerin yaklaşık 10 ay ödemesiz dönem sonrasında 01.01.2023 tarihinden itibaren başlayacağı ve vadenin 42 ay olduğu görülmüştür. Talep edenin konkordato tedbirlerinden yararlandığı tarihler de nazara alındığında ödemelerin başlaması için yaklaşık 10 ay beklenmesi ile 42 ay gibi uzun vade verilmesi talep eden şirketin kaynakları ile uyuşmayıp alacaklılar ile borçlu arasındaki menfaat dengesini borçlu lehine bozar mahiyette olduğundan konkordatonun tasdiki talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır.
Bütün bu açıklamalar ışığında mahkemece, konkordato tasdik talebinin reddine, yeniden yapılacak değerlendirme sonrasında rayiçlere göre talep eden şirketin borca batık olması halinde talep edenin iflasına karar verilmesi gerekirken, projenin tasdikine dair İlk Derece Mahkemesi kararı ile bu karara karşı istinaf isteminin reddi kararı usul ve yasaya aykırı görülmüştür.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle İlk Derece Mahkemesi kararı ile bu karara karşı yapılan istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya aykırı olması nedeniyle HMK'nın 373/1. maddesi gereğince İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi kararı KALDIRILARAK; İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/542 E., 2022/163 K. sayılı kararının BOZULMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesine gönderilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden taraflara iadesine, 23.10.2024 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.