Logo

6. Hukuk Dairesi2024/3079 E. 2025/742 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Hizmet sözleşmesinden kaynaklanan fiyat farkı alacağının ödenmesi talebi üzerine, davacı tarafından kabul edilmiş hakedişlere itiraz edilip edilemeyeceği ve davanın belirsiz alacak davası mı yoksa kısmi dava mı olduğuna ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı vekilinin, davacının hakedişleri ihtirazi kayıt olmaksızın kabul ettiği ve dava konusu kurul kararının tarafları bağlayıcı olmadığı yönündeki iddialarının reddedilmesi ve davacı vekilinin katılma yoluyla yaptığı temyiz başvurusunun süresinde yapılmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 36. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/657 E., 2024/503 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Safranbolu 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/190 E., 2021/712 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili ve katılma yoluyla davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü.

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki sözleşme kapsamında 31.05.2018 tarihli ve 2018/DK.D-113 Sayılı Düzenleyici Karar'ın yayım tarihinden itibaren yapılmış olan ve kesin hakediş dahil toplam 13 adet hakediş ödemesi için hesaplanan fiyat farkı tutarlarının anılan Düzenleyici Karar'ın fiyat farkı katsayılarına ilişkin hükümleri uyarınca yeniden belirlenmesi ile müvekkil lehine tahakkuk edecek alacağın dava tarihinden itibaren işletilecek en yüksek yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu 13 tane hakedişin davacı tarafından ihtirazi kayıt belirtilmeksizin kabul edildiğini, hakedişlerin yüklenici açıcısından kesinleştiğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile taraflar arasındaki sözleşme gereği davacı tarafın hak ediş taleplerinin haklı olduğunu, hükme esas alınan bilirkişi raporu ile taleple bağlı kalınarak ıslah miktarında talep edilen 1.102.451,22 TL üzerinden davacının davasının kabulüne karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresinde taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

1-Davalı vekili temyiz dilekçesinde; davacı tarafça davasını belirsiz alacak davası olarak tanımlamış olmasına rağmen yerel mahkemece dava kısmi dava olarak kabul ederek hüküm kurulduğunu, 6100 sayılı Kanun'un 186/1 maddesi kapsamında sözlü yargılama için ayrı bir gün verilmesi taleplerinin ret edilerek usule aykırı karar verildiğini, taraflar arasındaki sözleşmede açıkça fiyat farkına ilişkin değişiklik yapılması mümkün olmadığının belirtildiğini, davaya dayanak 31.05.2018 tarihli kurul kararının tarafları bağlayıcı bir düzenleyici işlem olmadığını, dava konusu hakedişlerin davacı tarafça ihtirazı kayıt ileri sürmeden kabul edildiğini beyan ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

2-Davacı vekili katılma yoluyla sunduğu temyiz dilekçesinde; davanın belirsiz alacak davası olduğunu, yargılamada sunulan dilekçenin bedel artımı dilekçesi verdiğini, 10.05.2021 tarihli bilirkişi raporunda belirlenen miktar üzerinden fiyat farkı verilmesi gerektiğini beyan ederek, kararın bozulmasını talep etmiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Uyuşmazlık, hizmet sözleşmesinden kaynaklı alacak istemine ilişkindir.

1-Davalı vekili temyizi yönünden;

Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.

Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, davalı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

2-Davacı vekilinin katılma yoluyla sunduğu temyizi yönünden;

HMK 366. maddenin yollaması ile temyiz yolunda da uygulanan 348/1. madde uyarınca, İstinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvurma hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile iki haftalık süre içerisinde vereceği cevap dilekçesi ile temyiz yoluna başvurabilecektir.

Davacı taraf kararın kendisine tebliği üzerine süresinde temyiz isteminde bulunmayıp davalının temyizine katılmak suretiyle temyiz dilekçesi vermiş, ancak davalının temyiz dilekçesi, katılma yoluyla temyiz isteminde bulunan davacı vekiline 19.05.2024 tarihinde tebliğ olmuş, davacı vekili tarafından temyiz dilekçesi ise yasal süre geçirildikten sonra 20.06.2024 tarihinde verilmiştir. Katılma yolu ile kararı temyiz eden davacı vekilinin 6100 sayılı HMK’nın 348 inci maddesi gereğince temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1-Davalı vekilinin temyiz isteminin Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370/1. maddesi hükmü uyarınca ONANMASINA,

2-Davacı vekilinin katılma yoluyla temyiz isteminin süreden REDDİNE,

Davacıdan peşin alınan harcın istek halinde iadesine,

Aşağıda yazılı harcın temyiz eden davalıdan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

26.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.