"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
SAYISI : 2019/189 E., 2023/110 K.-Birl. Dosya 2009/1013
KARAR : Asıl ve Birl. Davanın Usulden Reddi
Asıl ve birleşen davada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı yükleniciden bağımsız bölüm satın aldığını belirterek asıl davada değer kaybı için maddi tazminat, manevi tazminat ve gecikme tazminatı, birleşen davada ise bağımsız bölümdeki eksik işler sebebiyle satışında oluşan değer kaybını talep ve dava etmiştir.
Asıl ve birleşen davada davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; bağımsız bölümde eksiklik bulunmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, Yargıtay (Kapatılan) 13. Hukuk Dairesi 04/07/2018 tarih 2018/1951 Esas 2018/7620 sayılı Karar ilamı ile hüküm ile gerekçe çelişkisi gerekçesi ile bozulmuştur.
İlk Derece Mahkemesince, davacı tarafa gider avansı ücretinin yatırılması için yapılan ihtarata rağmen yatırılmadığı gerekçesi ile asıl ve birleşen davanın usulden reddine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesinin bozma ilamına uyarak verdiği asıl ve birleşen davanın usulden reddine ilişkin kararın asıl ve birleşen davada davacı vekili tarafından duruşma istemli temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyize konu edilen kararda dava değerinin duruşma sınırının altında olduğu anlaşıldığından istemin reddine, incelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verilerek dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
Bozmaya uyulduktan sonra, İlk Derece Mahkemesince verilen karar, mahkemenin 25/10/2022 tarihli ara kararında ek rapor alınması için talep edilen, davacının yatırmasını istediği meblağ delil avansı olup, Mahkemece, esasen somut uyuşmazlık yönünden genel hukuk bilgisi ile çözülmesi mümkün bir konuda davacıya bilirkişi ücreti yatırması için kesin süre verilmesi, kesin süre verilirken de bilirkişi ücretinin delil avansı olduğu ve yatırılmama halinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 324 ncü maddesinin ikinci fıkrası uyarınca ilgili delile dayanmaktan vazgeçmiş sayılma sonucunu doğuracağının kabulü gerekirken, delil avansı olan bilirkişi ücretinin gider avansı olarak değerlendirilip, ihtaratta verilen kesin süre içerisinde bilirkişi ücretinin ikmal edilmemesi halinde, eldeki diğer delillere göre karar verileceği ifade edilmeyerek, mehilin sonuçları da hatalı belirtilmek suretiyle asıl ve birleşen davanın usulden reddine karar verilmesi nedeni ile usul ve yasaya aykırı görülmüştür.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle Bakırköy 3. Tüketici mahkemesince verilen karar usul ve yasaya aykırı olduğundan davacı vekilinin temyiz istemlerinin kabulü ile kararın davacı lehine BOZULMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, GÖNDERİLMESİNE, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.