Logo

6. Hukuk Dairesi2024/3351 E. 2024/4986 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı otelin, davacı tur şirketine karşı garantili oda rezervasyon sözleşmesinden doğan ücret alacağı davasında, mücbir sebep iddiası ve davacının tazminat talep edebilmesi için ispat yükümlülüğünün kapsamı.

Gerekçe ve Sonuç: Bozma kararına uyulmakla birlikte, davalı tarafın mücbir sebep iddiasının ispatlanamaması ve davacının, davalıya ayrılan odaların boş kaldığını kanıtlaması gerektiği, aksi halde tazminata hak kazanamayacağı gözetilerek yerel mahkemenin ret kararı onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tic. Mah. Sıf.)

SAYISI : 2022/56 E., 2024/97 K.

HÜKÜM/KARAR : Ret

Davacı vekili, taraflar arasında yapılan sözleşme uyarınca davalı tarafın davacı firmaya ait otelde 10 oda garantili olarak sözleşme imzalandığını ve bu odaların bloke edildiğini, daha sonra davalı ile 5 oda garantili olarak anlaşıldığını, davalının daha sonra bunu 2 odaya düşürmek istediğini ve Lübnan'da bulunan kriz gerekçe gösterilerek hiç konaklama yapılmadığını, oda sayısındaki indirim talebinin kabul edilemez olduğunun davalı tarafa bildirildiğini ve muaccel hale gelen borcun ödenmemesi üzerine başlatılan takibe haksız olarak itiraz edildiğini ileri sürerek itirazın iptaline, takibin devamına ve %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili, sözleşmeye göre 5 oda kiralandığını, Lübnan’da yaşanan “Arap Baharı” olayları nedeni ile ve aynı zamanda Türkiye’deki “Gezi Olayları” nedeni ile Lübnan'dan bir çok rezervasyon iptali gerçekleştiğini, oda sayısının 2'ye düşürülmesi gerektiği, aksi takdirde sözleşmenin feshedileceği konusunda davalıya ihtar çekildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.

Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, Kültür ve Turizm Bakanlığının cevabi yazısına göre; 2013 yılında Lübnan’dan gelen turist sayısında önemli bir azalma olmadığı ve bu nedenle davalı savunmasının mücbir sebep sayılamayacağı, davacı 10 oda bedeli talep etmiş ise de, sözleşmeye ek olan belge altında 5 oda için garanti verildiğinin anlaşıldığı, davacı tarafça sözleşme konusu hizmetin hiç ifa edilmemiş olması nedeni %20 nesafet indirimi yapılması gerektiği gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne, dava tarihi itibari ile satış kuru üzerinden hesaplanan icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesinin bu kararına karşı davalı vekilinin temyizi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 23. Hukuk Dairesi’nin 2019/2443 Esas, 2020/3776 Karar sayılı ilamı ile davacının tazminatı hak edebilmesi için davalı için ayrılan odaları boş olarak bırakmış olduğunu ispatlaması gerektiği, otel kayıtları ile mahalli kolluk birimlerine bildirilen konaklama listelerinin incelenerek davalı için ayrılan 5 odanın belirtilen garanti tarihleri arasında boş tutulup tutulmadığı tespit edilmesi, boş olduğunun anlaşılması halinde ise davacının konaklama hizmeti vermemiş olması nedeni ile tasarruf ettiği miktarlar düşülerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği belirtilerek bozulmuştur.

İlk Derece Mahkemesinin bozma üzerine verdiği karara karşı taraflar vekillerince süresinde temyiz yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Kamu düzenine aykırılık halleri ile uyulan bozma ilamının içeriği ve usuli kazanılmış hak ilkesinin re'sen gözetildiği; kararın dayandığı gerektirici sebepler ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı dikkate alındığında, davacı ve davalı vekillerinin temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle taraflar vekillerinin tüm temyiz sebeplerinin reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan kararın ONANMASINA, alınması gereken harçlar peşin olarak yatırıldığından taraflardan yeniden harç alınmasına yer olmadığına, 19.12.2024 gününde oy birliğiyle karar verildi.